Akşam gazetesi yazarı Hikmet Genç, “Aykırı düşüncenin ne kadar kıymetli olduğunu 'aklını' kullanan herkesin bilmesi gerekiyor. Aksini düşünmek gerek. Elma ağacının altında yatan Newton gibi. Newton kafasına düşen elmayı alır ve dünyanın en basit ve en aykırı sorusunu sorar: ‘Bu elma niye yere düşüyor da yukarıya doğru gitmiyor?..’ Bu aykırı düşünce Newton'un yerçekimi kanunu bulmasına yol açar" incilerini yumurtlayan Kemal Kılıçdaroğlu’nu çok fena ti’ye aldı. Genç, “Newton Kemal, elma, yerçekimi ve Arşimet!..” başlıklı yazısında şunları kaydetti:

“ “Aykırı düşüncenin ne kadar kıymetli olduğunu 'aklını' kullanan herkesin bilmesi gerekiyor" diyor Bye Kemal.

Haklı.

Ve bunu grup toplantısında bir örnekle anlatıyor;

"Aksini düşünmek gerek. Elma ağacının altında yatan Newton gibi. Newton kafasına düşen elmayı alır ve dünyanın en basit ve en aykırı sorusunu sorar: "Bu elma niye yere düşüyor da yukarıya doğru gitmiyor?.." Bu aykırı düşünce Newton'un yerçekimi kanunu bulmasına yol açar."

İşte budur!..

Seçimi değişimi konuşuyoruz, peki ya yerçekimi?!..

Kimsenin umurunda değil. Ama Bye Kemal hatırlatıyor.

Elma niye yere düşüyor da, yukarıya doğru gitmiyor?!..

"Newton neden elma ağacının altında yatıyor?" diye hiç sordunuz mu?..

Newton hindistan cevizi ağacının altında yatsaydı ve başına hindistan cevizi düşseydi ölebilirdi de...

O zaman yerçekimini kim bulacaktı peki?..

"İstifa et, koltuğu bırak" deyip duruyorsunuz.

Yahu bir durun hele. Mesele koltuk değil. Adam 'akıl' diyor, 'bilim' diyor, 'Newton, elma, yerçekimi' diyor.

Bir de Arşimet var tabii.

O da 'suyun kaldırma kuvvetini' bulmuştu.

Newton gibi aylak aylak gezip ağaçların altında yatmıyor Arşimet.

Titiz bir adam, çoğunlukla hamama gidiyor.

Arşimet bir gün hamama gider. 'Küvete girdiğinde su taşar', ya da diğer bir rivayete göre 'elindeki tası suya bırakır, tas yüzer..,' her ne ise, birden ayağa kalkar hamamdan çıkar. O sırada üzerindeki peştamal düşer, hızla hamamdan dışarı fırlar, elinde tas, anadan üryan bir halde deli gibi koşar sokaklarda. Bir yandan da "Evreka.., Evreka!.. (Buldum, buldum) diye bağırır Arşimet.

Konu komşuya ayıp olur ama sonunda suyun kaldırma kuvvetini bulur.

Bunlar da çok tuhaf insanlar.

Newton mesela. Ulan yıllardır elmanın yere düştüğünü görüyorsun. Kafana düşünce mi 'yerçekimi' olduğunu keşfettin?!..

Arşimet de öyle.

'Suyun kaldırma kuvvetini' keşfettin anladık da, hamamdan 'çırılçıplak' çıkmak nedir yahu?!.. Hadi peştamal düştü diyelim, bari elindeki tası kullansaydın.

Ulan her hafta 'aynı hamama' gitmişsin, daha önce kaç defa elinde 'aynı tasla' 'aynı küvete' girmişsin, neden onca hamam sefasından sonra suyun kaldırma kuvvetini keşfettin?!..

İşte bilim.., İşte CHP'deki değişim..,

Arşimet misali, 'eski tas eski hamam!..' ”