Siyaset
Yapıcıoğlu: Seçim sürecinde ırkçı söylemlerle hedefe konulduk! Adana’daki vahşette zilletin de payı var
Seçim sürecinde Mersin’de, geçtiğimiz hafta sonu ise Adana’da HÜDA PAR’a düzenlenen saldırılarda kan aktı. Muhalefetin seçim sürecinde kendileri hakkında kara propaganda yürüttüğünü ifade eden Zekeriya Yapıcıoğlu, “Birileri üç kuruşluk siyasi menfaat uğruna ülke karışsın istiyor” dedi.
Partimizi hedef gösterdiler
Partilerinin hedef gösterildiğini belirten Yapıcıoğlu, şunları ifade etti: “Seçim sürecinde çok yoğun bir şekilde HÜDA PAR’ın aleyhine kara propaganda yapıldı. Birileri tarafından partimiz, arkadaşlarımız hedef gösterildi. Biz defalarca açıklamalarda bulunduk. Dedik ki ‘yapmayın, biz savaşa gitmiyoruz, seçime gidiyoruz.’ Ama buna rağmen bunlar devam etti. Birilerinin bir partinin önünden geçerken havaya ateş açması bütün basını meşgul etti ve bütün Türkiye’nin gündemine oturdu. Mersin adayımızın seçim bürosuna bomba atıldı, o kadar ses çıkarmadı. Arkasından yine standımıza silahlı, bıçaklı, sopalı saldırı yapıldı. Arkadaşlarımız yaralandı. Yine ses çıkmadı. Eğer o saldırılara yeterince tepki gelmiş olsaydı, belki geçtiğimiz cumartesi günü Adana’da yaşanan bu menfur hadise meydana gelmeyecekti.
“Oh olsun” diyenlere acıyoruz
Bu saldırı gerçekleştikten sonra bile hala birileri sosyal medya üzerinden ‘oh olsun. İyi olmuş. Biri eksildi’ diye tweet atabiliyorsa nasıl bir durumla, nasıl bir tabloyla karşı karşıya olduğumuz üzerine bizim bir daha oturup düşünmemiz lazım. Başkasını hedef gösterip birilerini onun aleyhine kışkırtmak bu kadar ucuz olmamalı. Dün bunu söyledik. Yarın yine söyleyeceğiz. Bugün bir daha söylüyoruz. Ama maalesef birileri kendilerini merkez kabul edip, kendilerini hâlâ hakikatin tek temsilcisi olarak görüp kendi dışında farklı düşünenleri hedef gösterip kökünü kurutmaktan bahsedebiliyor. Ya da ‘falanca şeyi söyleyenlerin ellerini kıracağız’ diyebiliyorlar ve bunu Meclis kürsüsünde yapıyorlar. Siz farklı siyasi görüşte olan insanları birbirine karşı kışkırtırsanız istikrar diye bir şey kalmaz ortada.
Kan ve gözyaşından besleniyorlar
Birileri kendi gemisini yüzdürecek diye kan akmasını istiyor. Birileri kendi gemisi yüzsün diye gözyaşı aksın istiyor. Ya da ekonomi batsın istiyor. Hatta ülke savaşa girsin istiyor. Seçim döneminde bunu gördük. Bunlar kendilerini vatansever olarak görüyorlar, kendileri dışındaki herkesi de ya hain görüyorlar, ya da farklı farklı olumsuz sıfatlarla yaftalıyorlar. Kendileri bu memleketin sahibi, diğerleri de kiracıymış, sığınmacıymış gibi görüyorlar. Maalesef bunların sesi çok çıkıyor. Her binanın başına her kişinin başına bir tane polis dikemezsiniz. Ortalığı geren insanların bir şekilde kendilerine çeki düzen vermesi gerekiyor. Yoksa siz insanları galeyana getirirseniz zaten millet burnundan soluyor. Galeyana gelecek ya da gönüllü tetikçilik yapacak yığınla insan bulmak zor değil.”