Siyaset
Kudüs’ün İslami kimliği yok edilemez
Davutoğlu, BM Filistin Halkının Vazgeçilmez Haklarının Kullanılması Komitesi Toplantısı’na katıldı.
ANKARA - Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Kudüs’ün korunmasının insanlık vicdanına ve insanlığın tarihi serüvenine karşı “bir borç” olduğunu söyledi.
Davutoğlu, BM Filistin Halkının Vazgeçilmez Haklarının Kullanılması Komitesi Toplantısı’na katıldı. Açılış konuşmasını yapan Davutoğlu, son derece önemli ve tarihi bir toplantı olduğunu vurgulayarak, bu senenin BM tarafından Filistin Halkıyla Dayanışma Yılı ilan edildiğini, bu dayanışma yılında Türkiye olarak, BM ve İİT ile Kudüs toplantısına ev sahipliği yapmaktan büyük bir onur duyduklarını ifade etti.
Dışişleri Bakanı ve bir Kudüs sevdalısı olarak bu toplantıya ev sahipliği yapmaktan büyük onur duyduğunu vurgulayan Davutoğlu, şunları kaydetti: “Tarihte öyle şehirler vardır ki o şehirleri anladığınızda insanlığın vicdanını, insanlığın tarih boyunca yaşadığı serüveni derinlemesine anlarsınız. Eğer böyle bir şehirler sıralaması yapılsa Kudüs şehri en başta yer alırdı. Kudüs için ‘tarih ile metafiziğin birleştiği büyük şehir’ demiştim. Gerçekten birçok kez bulundum ama iki kez Kudüs’te bulunduğumda bunu derinlemesine hissettim. Birisi 1983 yılında Sabra ve Şatilla katliamlarıının o hüzünlü atmosferinin yaşandığı günlerde Kudüs’teydim. Sokağa çıkma yasağı vardı ama o güne kadar Kudüs’le ilgili büyük bir hasretle beklemiş biri olarak, Kudüs’ü doyasıya yaşamak isteyen birisi olarak, sıradan bir insan olarak, bir Müslüman olarak kimse bana o sokağa çıkma yasağını izah edemezdi.”
Davutoğlu, genç yaşında Kudüs’ü sokak sokak gezmenin nasıl büyük bir irfan dersi olduğunu fark ettiğini belirterek, 2008’de bu kez Başbakan Başdanışmanı olarak, görüşmelerde bulunmak üzere Kudüs’te bulunduğunda, bütün bir Kadir Gecesi’ni “Kudüslü kardeşleriyle beraber Mescid-i Aksa’da ifa ettiğini” anlattı.
KUDÜS’ÜN KORUNMASI BİR BORÇTUR
Davutoğlu, Kudüs’ü anlayanın insanlığı anlayacağını vurgulayarak, Kudüs’ün insanlık tarihinin hülasası olduğunu söyledi. “Hz. İbrahim’in imanı, Hz. Süleyman’ın azameti, Hz. İsa’nın şefkati, Hz. Muhammed’in rahmeti, Salahaddin Eyyubi’nin dirayeti, Sultan 2. Abdulhamid’in feraseti, Hz. Ömer’in adaleti, hepsi Kudüs’te buluşmuştur” diyen Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz, Hz. İbrahim’i andığımızda Kudus’ü hatırlarız, Hz. Musa’yı andığımızda Kudüs’ü hatırlarız, Hz. İsa’yı andığımızda Kudüs’ü hatırlatırız. Onlar bugün başka dinlerin peygamberleri gibi görünse de bizim için İbrahimi geleneği, bizim Peygamberlerimizdir. Onların geleneğine, mirasına yapılacak en ufak bir tecavüz, bizim için insanlığa yapılan tecavüzdür.”
Davutoğlu, Kudüs’ün sadece siyasi bir mesele olmadığını belirterek, “Bizim için Kudüs’ün korunması, muhafazası, haklarının adalet içinde yerine getirilmesi sadece bir siyasi sorumluluk alanı değildir. Kudüs’ün korunması insanlık vicdanına ve insanlığın tarihi serüvenine karşı bir borçtur. Kudüs’ü bugün bütün mirasından arındırmak isteyenler aslında sadece Filistin halkına zulmetmekle kalmıyor, aynı zamanda insanlık tarihine karşı da büyük bir cürüm işlemektedir” ifadelerini kullandı.
“Kudüs’ü anlamayan, insanlığın varoluşunu, varoluş arayışını, insanlığın özgürlüğünü, onurunu anlayamaz” diyen Davutoğlu, Kudüs’ü hakkıyla anlayanın da bütün bunların Kudüs’te buluştuğunu göreceğini söyledi.
Mescid-i Aksa’nın, Müslümanların ezeli ve ebedi ibadet mekanı olduğunu vurgulayan Davutoğlu, “Ramallah ve Gazze’deki Müslümanların, Kudüs’e ulaşmasına engel olmak aslında o duvarları örmek, insanlık tarihiyle insanlık arasına duvar örmektir” dedi.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, ikinci sorumluluk alanının kültürel olduğuna değinerek, “Bu kültür mirası tek bir dine, tek bir etnisiteye indirgenemeyecek kadar derin ve köklü bir mirastır. Bu mirasa sahip çıkmak hepimiz için bir vecibedir” dedi.
Davutoğlu, Ortadoğu’da bir gün barış sağlanacaksa bunun yolunun Kudüs meselesinin çözümünden geçtiğini belirtti. Filistin meselesinin son yarım yüzyılın en önemli meselesi olduğunu dile getiren Bakan Davutoğlu, “Mescid- Aksa meselesi çözülmeden, Mescid-i Aksa’nın İslam kültür ve medeniyetinin ayrılmaz ve asli bir unsuru olduğunu tescil ve garanti altına alınmadan ne Kudüs meselesi çözülebilir ne de Filistin meselesi çözülebilir. “ diye konuştu. Davutoğlu, “Kimse Kudüs’te tek taraflı karar alıp hayata geçiremez. Geçirirse Ortadoğu barışına en büyük dinamit vurulur. Kudüs kıblemizdir. Kudüs meselesi halledilinceye kadar Ortadoğu barışı gerçekleşemez” dedi.