Dünya
Türkiye siyonistleri köşeye sıkıştırdı
7 Ekim’den bu yana Gazze’de soykırım gerçekleştiren İsrail ve destekçileri, Türkiye’nin başlattığı diplomasi atağıyla iyice köşeye sıkıştı. BM Genel Kurulu’nda Gazze’de ateşkes tasarısına 10 hayır oyuna karşılık 153 oyla kabul edilmesi, İsrail’e ve destekçisi ABD’nin yalnızlaşmaya başladığını gösterdi. AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, Türkiye’nin hamleleriyle İsrail’i destekleyen ülkelerin sayısının dibe vurduğunu söyledi.
Diplomasi hamleleri
TBMM Dışişleri Komisyonu Sözcüsü, AK Parti İzmir Milletvekili ve Yerel Yönetimler Başkan Yardımcısı Ceyda Bölünmez Çankırı, konuya ilişkin Akit’e yaptığı değerlendirmede şunları dile getirdi: “ABD’nin İsrail’e kayıtsız şartsız desteğini çekmesi ve kalıcı ateşkesin sağlanması bugün bu drama sırtını dönen tüm ülkelerin tarihi sorumluluğundadır. Gazze’de yaşanan insanlık dramına bir ön önce son verilmesi için Türkiye’nin yürüttüğü başarılı diplomasi hamleleri BM Genel Kurulu’nda etkisini gösterdi. Nitekim İsrail’i destekleyen ülkelerin sayısı ise dibe vuruyor. Amerika ‘ahlak’ konusunda kendisiyle yüzleşmekte. İsrail de politikasının ne kadar akıl dışı olduğunu yaşadığı ağır kayıplarla yüzleşerek görmekte. Siyonist ülkelerde çıkarlar ters düşünce politikalar da değişiklik göstermekte. Türkiye dünya ülkelerinin her platformda dış sesi olmaktadır. Dünyanın hangi köşesinde olursanız olun bir kargaşa söz konusu ise arabulucu olarak sadece Türkiye’yi görmek istiyorlar. Çünkü Türkiye’nin barışçıl çözümler kisvesi altındaki işgalcilere karşı duruşu artık her yerde bilinmektedir. İsrail’in saldırılarının olumsuz sonuçları Türkiye’nin garantörlük teklifini gündeme taşımaktadır. 1967 sınırlarının hatırlatılması, başkenti Kudüs olan bağımsız egemen bir Filistin için en makul ve kalıcı çözüm de ancak bu şekilde gerçekleşebilir.”
Türkiye'nin başarısı
Güvenlik Stratejileri Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Zelka da şunları söyledi: “İsrail’in Gazze’deki mazlumlara yönelik insanlık dışı saldırıları başladığından itibaren Türkiye büyük bir kararlılıkla İsrail’in karşısında durmuş, dünya kamuoyunu da ateşkesin sağlanması hususunda harekete geçirmeye çalışmıştır. Türkiye’nin İslam alemindeki yeri tarihi misyonunun verdiği bir sorumluluktur bu. Bu stratejik bir zorunluluktur aynı zamanda. Biliyorsunuz Türkiye’nin Güneydoğusundaki 22 ili Yahudilerce arz-ı mevud sınırları içinde gösteriliyor. Türkiye’nin topraklarında gözü olan bir ülke İsrail. Ülkeler, savaşı kendi sınırları dışında karşılamak zorundadır. Türkiye’nin gerek Suriye gerek diğer bölgelerde mevcudiyetini göstermesi de bu açıdan bir zorunluluktur.
Dünyada öfke dalgası
Öte yandan bütün dünyada İsrail’e karşı büyük bir öfke dalgası meydana geldi. Türkiye yoğun bir şekilde İsrail’in haddini bilmesi, çizgiyi aşmaması noktasında çaba gösteriyor. Gazze’de yaşanan bir savaş değil, tam manasıyla bir soykırımdır. Çünkü bir tarafta savunmasız bir halk, diğer tarafta ise en modern silahlarla donatılmış güçlü bir ordu var. İsrail korkakça saldırıyor. İleride kendilerine düşman olacak çocukları öldürmesi bunu gösteriyor. Aklını başına devşirmesi gerekir. BM’de ABD ve İsrail’in yalnız kalması, Türkiye’nin başlattığı yoğun diplomasi atağının başarılı olduğunu gösteriyor. Yakın coğrafyadaki ülkelerde de kımıldanmalar var. Türkiye’nin diplomatik alanda öncülüğünü yaptığı tepkilere diğer bölge ülkelerinin daha fazla katılmaya başladığını göreceğiz. İsrail’e verdiği destek yüzünden bütün dünyada tepki çeken ABD de artık durumdan rahatsızlık duymaya başladı. ABD artık İsrail’in Gazze’de yürüttüğü katliamları, soykırımı daha fazla taşıyamayacağını anlamış durumda. Bu nedenle son günlerde Biden ve Dışişleri Bakanı açıklamalarında İsrail ile anlaşmazlık sinyalleri veriyorlar. Bunda da Türkiye’nin saldırıların başından beri yürüttüğü yoğun diplomasi trafiği ve İsrail’in Gazze’de başarısız olmaya başlamasının büyük rolü olduğunu görüyoruz.”