Buğra Kardan  İstanbul

Milli Görüş çizgisi ve AK Parti’nin 25 yıl yönettiği İstanbul’a şeriat gelmemiş, beceriksiz Ekrem İmamoğlu giderse gelecekmiş. Bunu kim söylüyor, Türkiye’nin önüne takoz olan seküler yobazlar... Millete tek icraatları “temel atmama töreni düzenlemek” olanlar, “İstanbul’u AK Parti kazanırsa laiklik elden gider” yaygarası koparmaya koyuldular. Gezi imamı İhsan Eliaçık’ın “Erdoğan’la Türkiye’de dini diktatörlük dönemi başlar”, CHP’nin eski tüfeklerinden Fikri Sağlar’ın “Belediye seçimlerini AK Parti kazanırsa Türkiye İslam cumhuriyetine dönüşür” iddiasının benzeri eski İP GİK Üyesi Bülent Gürsoy’dan geldi.

Son 'İP'sizlerin hezeyanı

Akşener’le yolunu ayıran Gürsoy, ‘İmamoğlu kaybederse ne olur?’ sorusuna şu cevabı verdi: “Erdoğan rahatlar. Önceki dönemde İstanbul’un kent rantından pay alan gruplar rahatlar. Erdoğan kamuoyuna ‘Ben İstanbul’u tekrar aldım, yükselme eğilimindeyim. 2028’de de Cumhurbaşkanı’yım. Herkes ayağını denk alsın’ mesajını verir. İslam devleti kurma ve hilafet emellerine, hedeflerine doğru adım atar.”

Kızıltaş: DEM'le ittifak

Seküler yobazların hezeyanlarını akit’e değerlendiren gazeteci-yazar Ekrem Kızıltaş ise, şunları söyledi: “Şu anda İmamoğlu’nda koltuk korkusu var. Doğal olarak DEM’le ittifaka gitmek için yırtınacak. İP de kenarda duruyor. Akşener ve ekibinin tek başına girmeyeceği muhakkak. İmamoğlu’nda panik var çünkü ittifaksız bir şey yapamayacağının farkında. Öyle ya da böyle yenilgiden kaçamayacağının farkında.

Halkı kandırdı

“DEM ve İP’le ittifak etse de kazanamazdı çünkü İstanbul halkı kendini kandıran birine oy vermez. Tabii birileri İmamoğlu’na yaranmak için çıkıp laflar ediyorlar. ‘Erdoğan kuvvetlenirse şu olur, bu olur’ diyorlar. Bunlar yakın tarihten bihaberler. Malum, 1994’te Erdoğan İBB Başkanı oldu. O dönemde çıkıp, ‘Yarın şeriat ilan edilecek’ yalanını ortaya atanlar baktılar ki bir şey olmayacak provokasyonlara giriştiler, tiyatrolar yaptılar. Bizim güzel bir sözümüz vardır. ‘Adama bakarım adam mı diye, lafa bakarım laf mı’ diye. Bülent Gürsoy’u tanımıyorum. Adam mı, değil mi bilmiyorum ama laf laf değil. Gürsoy’un lafının anlamı da müşterisi de yok. Yani ‘İBB Başkanı Kurum olursa hilafet gelir, laiklik elden gider’ iddiasında bulunanlara itibar edilmez. Eminim ki Gürsoy’un cümlelerini okuyanlar bıyık altından gülmüşlerdir. Hadi genel seçimler tamam ama yerel seçimler için duyulan kaygıyı anlamak, anlamlandırmak mümkün değil. İstanbul’dan söz ediyoruz. Aleyhinde kampanya yapılan veya korku pompalanan Erdoğan, AK Parti bu ilimizi yıllarca başarıyla idare etti, güzide eserler bıraktı. DEM’le ittifak yapma, terörle bağlantılı yapılanmayla güç birliğine gitme gayretine girenler seçimlerde hüsrana uğrayacaklar. Çünkü ne kadar saklanırsa saklansın DEM’in ne olduğu biliniyor. Proje üretmeyenlerin, eser vermeyenlerin, terörle bağlantılı yapılanmanın kapısını aşındıranların ülke için tehdit olduğu görülüyor. Boş ifadelere artık kimse kanmıyor.”

Biz zaten Müslümanız

Gazeteci-yazar Yakup Köse de şunları dile getirdi:

“Birilerinin çıkıp 31 Mart’ın ardından ‘Türkiye İslam devleti olacak’ demelerinin anlamı yok. Nihayetinde yüzde 90’ı Müslüman olan bir ülkeyiz. Müslümanları Müslümanlıkla mı korkutacaksınız? Karşımızda 15 Temmuz’da devletini, milletini koruyan bir halk var. 28 Şubat’ta yapılan zulme karşı AK Parti’yi iktidara taşıyan bir toplum var. AK Parti’nin 21-22 yıldır başta bulunan bir iktidar olduğunu dikkatten kaçırmamak gerek. Demek ki halk kendini dışlayanları, korkutanları, inancına ve kılık-kıyafetine karışanlara okkalı tokat attı. Başaramadılar, başaramıyorlar, başaramayacaklar. İstanbul seçimlerinde de provokasyonlar yapıyorlar. Müslüman Anadolu halkı provokasyonlara gereken cevabı verecek. AK Parti herkesin partisi. Sayın Cumhurbaşkanı’mız CHP’li seçmenlere ‘Sıkıntılarınızı biliyoruz. Buyurun bize gelin’ çağrısında bulundu. Böyle bir açıklama yapan Cumhurbaşkanı’mız için ‘Seçimleri kazanırsa şöyle, böyle yapar’ denilmesi fecaat. Kara propaganda yapanlara, 28 Şubatçılara itibar eden yok. Bunların dertleri İslam’la. Sorunları Müslümanlarla. Gayeleri ise Batı’ya şirin görünmek. Bu niyetler ve planlar boşa çıkarılacak inşallah.”