Buğra Kardan  İstanbul

Ateist ve Darwinist anlayışla inşa edilen eğitim müfredatları, Asım’ın neslinin yetişmesini önlüyor. Gelinen aşamada tevhidi olmayan müfredatlara yenisinin eklenmesinden korkuluyor. 28 Şubatçı bir klik, 2024-2025 döneminde geçerli olacak ve bu ay açıklanacak müfredatta da evrimci dilin hakim olması için gerekli her adımı atıyor. Milli Eğitim Bakanlığı’nda kümelenen ve yaradılış esaslı, yerli eğitime katlanamayan bu kliğin müfredatta Darwin’in temelsiz iddialarına yer verme teşebbüsü öfkeyle karşılanıyor. Toplumun kahir ekseriyeti tarafından sureta Hak’tan görünen bir grup bürokratın milli ve manevi değerlerden kopuk bir müfredat daha biçimlendirmesinin önüne geçilmesi uyarısı yapılıyor. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in de savunduğu yaradılış esaslı eğitim anlayışına direnen gruba kulak verilmemesi talep ediliyor. Eğitimciler de aynı görüştüler.

Yaradılış felsefesi esas alınsın

Nitekim yeni müfredatın Müslüman Anadolu halkını hayal kırıklığına uğratmasından kaygılanan öğretmenlerce Talim ve Terbiye Kurulu’na çalışmaları önemle ele alması tembihlendi. Kurulun milli ve manevi değerleri barındırmayan müfredata onay vermemesi gerektiği vurgulandı. Ayrıca “İspatlanmamış evrim teorisi yerine yaradılış felsefesine dayalı bir eğitim müfredatıyla yetiştirmenin vakti geldi, geçiyor” denildi. Akit’e konuşan eğitimci Orhan Göktaş, şunları kaydetti: “Gençlerimiz kendi kültürel ve dini değerlerinden uzaklaşmaktadır. Bu durumun sebeplerinden biri ve en önemlisi eğitim sistemi, müfredat içeriğidir. Cumhurbaşkanı’mız ve Milli Eğitim Bakanı’mızın yerli, milli müfredat programının yapılmasını haber vermesi, önlemeye tevessül eden evrimciler var. Bunlara karşı önlem alınmalı. Müfredata ispatlanmamış teorisini koymaya girişen bürokratlara ‘Dur’ denilmeli. Bunun yanında seküler medyanın haberleriyle, yorumlarıyla kültürel ve dini değerlerimize uygun müfredat programını engellemeye çalıştığını görüyoruz. Hem Milli Eğitim Bakanı’mız hem de Talim ve Terbiye Kurulu’muz dik duruş ortaya koymalı. Baskılara boyun eğmemeli. Mevcut müfredatın yıllardır sıkıntılarını çeken insanımız, kendi inanç kodlarını referans alan bir müfredata gereksinim duymaktadır. Baskılardan ötürü millet ve medeniyetimiz için faydalı olan çalışmalardan asla vazgeçilmemelidir.”

Eğitim-Bir-Sen eski Genel Başkan Vekili ve AK Parti Konya Milletvekili Latif Selvi ise şunları söyledi: “Evrimci bir müfredat arayışında olanlar var. Bu arayışta olanlara itibar edilmeyeceğini düşünüyoruz. Talim ve Terbiye Kurulu’nun temkinli ilerleyeceği, eğitimi evrimci dille şekillendirmeye kalkanları kale almayacağına inanıyoruz. Kurul, öteden beri müfredat çalışmalarına ehemmiyet verir. Çok titizdir. Evrimci dili dayatmaya yönelenlere de aldırmaz. Kurul, öğrencilerin kazanımlarına bakar. Ders konularında yenileme ya da eklemeye gider. Kaliteli, yerli eğitimi odağa oturtur. Kuşkusuz, Talim ve Terbiye Kurulu’nun önemli görevleri var. Kurulun bundan böyle daha ihtiyatlı olacağı, evrim teorisini müfredata katmaya kalkanlara prim vermeyeceği aşikâr. Kurulun materyalist anlayışlara, dayatmalara iltifat etmeyeceği net. Kurulun çocukları iyi yetiştirecek hamlelerde bulunacağı mutlak. Bunu biliyor, diliyoruz. Talim ve Terbiye Kurulu, faaliyetlerine devam ediyor. Araştırmacılarla, eğitimcilerle, öğretim üyeleriyle el ele veriyor. Eğitimi verimli kılacak bir müfredat yapıyor. Ateist ve Darwinist akımlara da kulak asmıyor, asmayacak. Kuşkusuz, 1800’lerden bu yana evrim teorisini basamak yaparak dünyayı veya hayatı yorumlama gayretine girenler var. Bunlara karşı koyanlar da var. Tartışmalar devam ediyor. Alimler de filozoflar da görüşüyorlar. İddialar da karşı iddialar da dile getiriliyor. Tabii, eğitimde de diğer alanlarda da topluma materyalist anlayışı dayatmaya yeltenen klik olduğunu görüyoruz. Ne var ki bu klik ve fikirleri demode oldu. Bu klik ve fikirleri hayatın tamamını gereklerini ifade edemiyor.”