Buğra Kardan  İstanbul

Fırtınanın, gerilimin dinmediği CHP’de kılıçlar yeniden çekildi. Genel Başkan Özgür Özel, yerel seçimleri müteakip İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu sırtından atmaya yönelmesi koltuk mücadelesini kızıştırdı. İmamoğlu, Özel’i devreden çıkarmak ve CHP Genel Başkanı olmak için ilk adımı attı. Kapalı kapılar ardında Özel’i devirme planları yapan İmamoğlu, zoom toplantılarına ağırlık verdi. Ayrıca Özel’in yanında yöresinde bulunan isimleri markaja aldı. Özel’in emanetçi Genel Başkan olmanın ötesine geçmesiyle panikleyen İmamoğlu, tüzük kurultayını seçimli kurultaya çevirmeye odaklandı. İmamoğlu, kurultayda Kemal Kılıçdaroğlu’na uyguladığı yöntemlerle Özel’i yemeyi kafasına koydu. İmamoğlu, delegelere para ve hediye vererek Kılıçdaroğlu’nu koltuğundan indirmişti.

Babadan sonra kardeşi de

CHP’de bir dönem önemli görevlerde bulunan isimler ise, Özel’in İmamoğlu’nu korkutan bir figür hâline geldiğini vurguladılar. Özel’in Erdoğan’la buluşmasının bardağı taşıran damla olduğunun altını çizdiler. Buluşmayı takiben İmamoğlu’nun Özel’i bypass etme çabalarını hızlandırdığını anlattılar. “Geri planda yer almayı hazmedemeyen İmamoğlu, hançeri çekti. İmamoğlu, İBB imkânlarını kullanarak CHP’yi ele geçirme planını tatbik etmeye yöneldi. Babası Kemal Kılıçdaroğlu’nun ardından kardeşi Özgür Özel’i de devirmek için faaliyete koyuldu” görüşünü kaydettiler.

akit’e konuşan CHP’nin eski avukatlarından Mustafa Kemal Çiçek, İmamoğlu’nda Özel’in emanetçi Genel Başkan olmaktan çıkma korkusunun hakim olduğunu belirterek, şunları dile getirdi:

Erdoğan'ın istediği rakip

“İmamoğlu, her senaryoyu ele alıyor. Yakın arkadaşlarıyla devamlı bir araya geliyor. Toplantılar yapıp duruyor. 2026’da ülkenin seçime gideceğini tahmin ediyor. Erdoğan ya da Erdoğan’ın işaret edeceği bir adayla yarışmayı esas alıyor. CHP’nin ya Genel Başkanı ya da Cumhurbaşkanı adayı olmayı amaçlıyor. Bunun için ya tüzük kurultayını seçimli kurultaya dönüştürecek ya da delegelere Cumhurbaşkanı adayını belirleme yetkisini verdirecek. Adayı Parti Meclisi ya da milletvekilleri tayin ettiği takdirde İmamoğlu’na kapılar kapanır. Özel ve Kılıçdaroğlu’nun ekibi ona karşı çıkar. Yerel seçimlerde tek kazanan olsa İmamoğlu’nun eli güçlenirdi. Ancak CHP’nin oyları artınca Mansur Yavaş yüzde 60 oy alınca yeni hâl belirdi. Özgür Özel öne çıktı. Başarının mimarı olarak addedildi. Bunun dışında Cumhurbaşkanı tarafından muhatap alınınca lider konumunu elde etti. Tabii olarak İmamoğlu, ürkmeye başladı, gidecek yeri de yok. Büyük ihtimalle hedefine varamayacak. Kuvvetle muhtemel Özel, kurultayda Kılıçdaroğlu’ndan da güç alarak İmamoğlu’nun önünü tıkayacak. Erdoğan, 2026 yahut 2028’de rakip olarak Özel’i görmeyi temenni ediyor. Özel’i yeneceğinin farkında olup İmamoğlu’nu zayıflatma stratejisi güdüyor. İmamoğlu ise çıkmazda. Ya İBB’yi bir arkadaşına bırakıp CHP’nin başına geçmeye çalışacak ya da İBB’yi bırakmadan yoluna devam edecek. Delegelere ‘Cumhurbaşkanı adayını tayin edin’ deyip köşeye çekilecek ve 2026 yahut 2028 seçimlerine girecek. İmamoğlu’nun yapacağı başka bir şey yok.”

Özel'in eli güçlendi

CHP’nin eski kurmaylarından Mehmet Sevigen de şunları söyledi: “Özgür Bey, ön planda bulunuyor. CHP Genel Başkanı unvanını hak ediyor. 2023’te verdiği sözleri tutar, önseçimi getirirse koltuğunda kalıcı olur. Kuşkusuz, Özgür Bey’in ağırlığını artırmasından rahatsız olanlar var. Bu rahatsız olanlar Ekrem Bey ve ona yakın isimler. Ekrem Bey, artık işine gücüne bakmalı. İBB Başkanı olduğunu unutmamalı. Herkes, haddini hududunu bilecek. Ekrem Bey İBB Başkanı, Özgür Bey CHP Genel Başkanı. Ekrem Bey, bir tercih yapmalı. O, ya CHP Genel Başkanı ya da İBB Başkanı olarak kalmalı. Ekrem Bey, CHP Genel Başkanı olmaya da kalkmasın. Çünkü Özgür Bey, koltuğu ona bırakmaz. Böyle bir durumda Kemal Bey de Özgür Bey’in yanında olur. Uyarım kulak ardı edilmesin. Ekrem Bey, kraldan kralcılara aldanmasın. Gökhan Zeybek, Gökhan Günaydın gibi isimlere kanmasın. Zeybek, Günaydın gibi isimlerden kendisine de CHP’ye de zarar geleceğini aklından çıkarmasın. Şu da hakikat ki Ekrem Bey’in Fransa’ya gitmesinin anlamı yok. Özgür Bey, Genel Başkan olarak çalışırken sen neden Paris’e gidersin? Ekrem Bey, ülke yönetimine talip ise Özgür Bey’le iyi geçinmeli, arayı açmamalı. Yoksa 2028’de ülke yönetimine aday olamaz. Özgür Bey, yolunda kararlı şekilde yürüyor. Tayyip Bey’le görüşmesi önemli idi. Umarız, bu görüşmenin ardından her konuda anlaşmaya varılır. Anlaşmaya varılır da ortam yumuşar.”