AKİT MENÜ

Gündem

Fitneciden akil adam olamaz!

Yazarımız Abdurrahman Dilipak, “Akil adam, sözü dinlenen, fitneye bulaşmamış, toplumun inanç ve geleneklerine bağlı kişilerden olmalı” dedi. Diyanet İşleri eski Başkanı Lütfü Doğan, “Bu komisyonun üyeleri Allah ve Peygamber inancına sahip olmalı” derken,

2013-03-26 21:18:18

MEHMET ÖZMEN / İSTANBUL
Terörün bitirilmesi için yürütülen sürecinde gündeme gelen “akil insanlar” konusundaki tartışmalar konusunda Akit’e konuşan duayen isimler önemli tespit ve önerilerde bulundu. Geçtiğimiz hafta boyunca ortaya atılan isimler üzerinde tartışmalar sürerken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın dünkü grup toplantısı konuşmasında yaptığı çıkış, magazinleştirilen konuda önemli bir mihenk taşı oldu. Başbakan Erdoğan, “belirleyeceğimiz isimler 783 milyon metrekare’nin düşüncesini yansıtan isimler olacaktır” derken, Akit, sürecin muhatabı olan hükümetin kendisine danışacağı komisyonda kimlerin olması ve Akiller’in hangi özelliklere sahip olması gerektiğini duayen isimlere sordu.
DOĞAN: İNANCI OLMALI,
HAK VE HUKUK BİLMELİ
Diyanet İşleri eski Başkanı Lütfü Doğan,  “akil insanlar” komisyonunun üyelerinin akl-ı selim, bilgi sahibi ve sorumluluğunu bilenlerden oluşması gerektiğini ifade ederek “Eğer böyle bir komisyon kurulacaksa üyeleri Allah’a ve peygambere saygılı, insanların hakkına, hukukuna riayet eden insanlardan olmalı” dedi.
PAKDEMİRLİ: VİZYONU GENİŞ,
TOPLUMU İDARE TECRÜBESİ OLMALI
Türkiye’yi dünyaya taşıyan  Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın yol arkadaşı ve eski Maliye Bakanı Ekrem Pakdemirli, akil insanlar komisyonunda düşüncesi geniş, vizyonu olan, devlet tecrübesi ve toplumu idare tecrübesine sahip isimlerden oluşması gerektiğini kaydetti. İstanbul Ticaret Üniversitesi’nde hocalık yapan Pakdemirli, “Bana göre akil insan düşüncesi geniş, vizyonu olan, devlet tecrübesi, toplumu idare tecrübesi olan insani problemleri çözmeye yatkın insanlardan olmalıdır. Böyle insanlar Türkiye de vardır tabii. Herkesin tarifi farklı olduğu için başka akil insanlar isimleri ortalıkta dolaşıyor” dedi.
AKSAY: ARTİSTLİK YAPAN
ADAMLARDAN AKİL ADAM OLMAZ
Akil adamları seçenlerin akil adam olması gerektiğini belirten bir başka duayen siyasetçi Devlet Eski Bakanı Hasan Aksay ise, “Akil adam halkın arasında, tecrübesiyle, bilgisiyle ve tarafsızlığıyla ön planda olan kişi demektir. İsimleri akil adam olarak geçen şahıslar akil adamı değil kavga adamlarıdır. Akil adam bir defa kavgadan uzak olması gerekir. Kavga adamlarından, artistlerden akil adam olur mu? Kendi kendini idam etmek gibi bir şey bu. Medyadan akil adam seçilir mi? Akil adam demek yaşamı boyunca yalpa yapmayan demektir. Günümüzde isimleri geçenler arasında yalpa yapmayan yok. Bence akil adamlar medyanın dışında olmalı. Halkın felsefesini yansıtabilecek, haktan yana olan insan, büyük kitlelerin gönlünü yansıtacak adam olmalı. Bunların dışında olan bir kişiyi ben kesinlikle akil adam olarak kabul etmem. Medyadan çok meşhurlar arasından, artistler arasından akil adam aramak doğru değil. Halkın arasında hakikaten sözü dinlenen, yüzlerce, binlerce kişiye hitap ettiği zaman sözü dinlenen kişilerden seçilmeli. Şöhretler arasından seçilmeye kalkılırsa medyadan kavga adamları seçmiş olursun. Kavga insanı adamlarıyla nereye varılabilinir ki? Politikadan, artistlerden, medyada kavga eden adamlardan akil adam olmaz. Söylediği sözün onun şahsiyetiyle etkinlik kazandığı kişi olmalı akil adam” dedi.
DİLİPAK: AKİL ADAM KAVRAMI
FIKHİ BİR KAVRAMDIR
Emri Bil-Maruf ve Nehyi Anil-Münker özelliklerine sahip kimselerin olması gerektiğine işaret eden yazarımız Abdurrahman Dilipak ise şu değerlendirmede bulundu: “Akil adam kavramı aslında fıkhi bir kavram. Bir kişinin kendi başına karar verebilmesi için akil ve baliğ olması gerekir. Baliğ biyolojik olgunluğa erişkin olması, akil ise mümeyyiz temyiz eden hak ile batılı, doğru ile yanlışı ayırt etme kabiliyetine sahip ve sorumluluk sahibi, ehliyet sahibi kişi demektir. Biyolojik olgunluk ve akli olgunluk sahibi olması gerekir. Bunun dışında zamana ve mekana tanıklık kriteri getirir yani içinde yaşadığı zamanın ve mekanın şartlarını biliyor mu? Tanık olduğu olaylar içinde hakka uygun olanı ikame etmek, hakkı tutup kaldırmak. Başka bir ifadeyle emr-i bil maruf ve nehy-i anil münker sorumluluğunu yerine getirmek anlamındadır. Bugünkü kullanım şekli aklı başında bu memleket için barışı ikame etmek için sorumluluk üstlenen hakemlik yapacak, irade sahibidir. Sözü dinlenen haliyle fitneye sebep olmamış sözleşmeye sadakati olan, söz verdiğinde sözünde duran, inancını yaşayan toplumunun tarihine, geleneğine tanıklık edip onları koruyup geliştirmek isteyen kişi demektir akil adam.”

Yorumlara Git

Ünlü oyuncudan estetik isyanı!

Resmi tarihi açıkladılar! ABD Irak’tan çekiliyor

HÜDA PAR’dan CHP’ye had bildiren açıklama! Flaş ‘Kemalizm’ çıkışı…

Çarpıcı rapor ortaya çıktı! Trump suikastinde şok eden İran detayı

Pegasus resmen duyurdu! Seferler iptal edildi