AKİT MENÜ

Gündem

Kayseri ve Suriye’nin kuzeyinde yaşanan senkronize provokasyonda aktörler belli! İçeride sabıkalılar dışarıda PKK’lılar

Türkiye-Suriye ilişkilerinin en üst düzeyde açıklamalarla normalleşme yoluna girmesi üzerine panikleyen karanlık güçler, kirli elleriyle Kayseri’de ve Suriye tarafında karşılıklı provokasyonlar düzenleyerek, barışı dinamitlemeye kalktılar.

MUHAMMET KUTLU  BUĞRA KARDAN

Her fırsatta Suriyeliler gitsin diyenler şimdi ise Suriyelilerin gitme ihtimali güçlenince türlü oyunlar devreye sokmaya başladı... Türkiye-Suriye ilişkilerinin en üst düzeyde açıklamalarla normalleşme yoluna girmesi üzerine panikleyen karanlık güçler, kirli elleriyle Kayseri’de ve Suriye tarafında karşılıklı provokasyonlar düzenleyerek barışı dinamitlemeye kalktılar. Provokasyonun fitili önce Kayseri’de ateşlendi. Ardından Suriye tarafında düğmeye basıldı. FETÖ’nün ve MOSSAD gibi istihbarat servislerinin devreye girdiği Kayseri’de provokasyonun ardından Suriye’de de Türkiye’nin kontrolü altındaki bölgelerde saldırılar gerçekleşti. Buradaki saldırılarda da başrolü, PKK/YPG ve DAEŞ ile bağlantılı Şam Cephesi (Şamiyye) örgütünün oynadığı ortaya çıktı.

ABD ve İsrail'in düzeni bozuldu

Olaylara ilişkin akit’e değerlendirmede bulunan Gaziantep Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi, Stratejist Doç. Dr. Ali Fuat Gökçe, şunları dile getirdi: “Erdoğan ve Esed arasındaki medya diyaloğu, Türkiye ve Suriye’nin arasının düzelmesini istemeyen bölgedeki bazı dinamikleri harekete geçirdi. Terör örgütlerinin bölgeden çıkarılması hangi ülkeyi ya da hangi grupları rahatsız ediyorsa bu provokasyonu da onlar gerçekleştirdi diyebiliriz. Türkiye ve Suriye ilişkilerinin düzelmesi bölgede kaos isteyen başta ABD olmak üzere Batılı devletler ile özellikle İsrail’in işine gelmemektedir. Jeoekonomik açıdan bakıldığında ise bölgede oldukça geniş ticaret ağı bulunmaktadır.”

MOSSAD ve CIA parmağı

Güvenlik Uzmanı Ersan Ergür de, şunları söyledi: “Günümüzde nükleer savaş yerine vekalet ve psikolojik harp devreye girmeye başladı. Gezi olayları, 6 Ekim Kobani olayları buna örnektir. Kayseri ve Suriye’de meydana gelen olayların zamanlamasına baktığımızda manidar. Ancak Türk İstihbaratı ve emniyet birimleri özellikle 15 Temmuz sonrası tamamen yerli ve milli bir yapıya kavuştuğundan bu ve benzeri provokatif olayların etkisinin önlenmesi kolay ve hızlı gerçekleşebilmektedir. Halkımızın ferasetli olarak olaylara yaklaşması da provokatif eylemlerin büyümesine fırsat vermemiştir. MOSSAD ve gerekse CIA ile birlikte batılı istihbarat birimlerinin ortaklaşa operasyonlarla Türkiye’yi karıştırmak istemeleri normaldir.”

Senkronize olaylar

Stratejist Yusuf Alabarda ise şunları ifade etti: “El-Bab ve Kayseri’de vuku bulan olaylar senkronize. Bu olaylarda Amerika’nın, Rusya’nın, İran’ın, İsrail’in parmağı var. Bölük pörçük Suriye, en çok İsrail’in elini kuvvetlendirecek. Enterasandır Ukrayna’da birbirini yiyen Amerika ve Rusya, Suriye’de kol kola. Demek ki orkestra şefi böyle arzu ediyor. Demek ki burada İsrail’in güvenliği ve istikbali önemli. Kılıçdaroğlu, seçimlerde yenildiği için ve tezkere devam ettiği için başka planlar ya da oldu bittiler devreye sokuluyor. El-Bab ve Kayseri vakalarını böyle ele almakta fayda var. Tükiye’nin Suriye’de atacağı adımlar da çok önemli. Ben Erdoğan’ın Esed’le görüşmesi gerektiğine inanıyorum ancak sığınmacılar içen eskiye dönmek zaman alacak. Özgür Özel, Ümit Özdağ gibi muhalifler Suriyelilerin ülkelerine gönderilmelerini savunup duruyorlar ama metoda değinmiyor. Onlar da bilmiyor.”

Kimin eli kimin cebinde

Emekli istihbaratçı Albay Coşkun Başbuğ da şunları kaydetti: “Çok dikkatli olmalıyız. Mutlaka ve mutlaka Suriye’de varlığımızı devam ettirmeliyiz. Amerika’nın tertibini görmeliyiz. Rusya’ya ve Suriye’ye karşı da temkinli olmalıyız, içtenliğine inanmamalıyız. Görünen o ki Rusya, Amerika’nın Lübnan’a geleceğini öğrenince bizi yanına çekme kaygısına kapıldı. Amerika’nın bizim için büyük bir tehlike olduğunu aklımızdan çıkarmamalıyız. Bizim Suriye’de yapacağımız yeni hamleler Amerika için tehdit. Bu nedenle El-Bab’da ve Kayseri’de olaylar çıktı. El-Bab ve Kayseri olaylarını bağımsız görmemeliyiz. Başka illerimize yayılan olayları ele almalıyız. Tabii kim kiminle belli değil. Yani İran, Amerika’yla bir arada. Bu ikisi için temel olan Türkiye’nin bölgeyi normalleştirmesini önlemek. Evet, karşımızda bir sinsi planlar var. El-Bab ve Kayseri’de karşı karşıya kaldığımız olaylar ilintili. Burada gaye ise Türkiye-Suriye çatışmasını başlatmak. Provokatif eylemlere tanık oluyoruz. Ülkeyi geren eylemlere karşı önlemler alınıyor ama yine de ihtiyat elden bırakılmamalı ve kararlı şekilde yola devam edilmeli.”

Yorumlara Git

20 Eylül 2024: Günün Âyet ve Hadisi

Bu köpeklere hala dur diyen yok! Saldırı anı kamerada

20 Eylül 1238: Mahmûd B. Ahmed Nâsîrî'nin vefatı (Alim)

İsrail’den skandal talimat! Savaş kuzeyde resmen başladı

Amerikalılar Trump’ın mitinginde dehşeti yaşadı! Gizli Servis bilerek müdahale etmemiş