AKİT MENÜ

Medya

İşte Batı bu! Viyana’da PKK’ya destek, Filistin’e sessizlik! Sizin yatacak yeriniz yok

Taceddin Kutay, Viyana'daki PKK yanlısı protestoların Avusturya polisince korunduğunu ve ifade özgürlüğü adı altında savunulduğunu yazdı. Düşünce özgürlüğünün Batı'da çifte standartla uygulandığını belirten Kutay, İsrail’in Filistin’deki zulmüne sessiz kalanları eleştirdi. Kutay, Süleyman’ın adaletine atıfta bulunarak, sosyal medyada kendilerini var etmeye çalışanların samimiyetsizliğini sorguladı. İkiyüzlü yaklaşımların adaletle bağdaşmadığını vurgulayan Taceddin Kutay, Akşam gazetesindeki yazısında şunları kaydetti:

Taceddin Kutay, Viyana'daki PKK yanlısı protestoların Avusturya polisince korunduğunu ve ifade özgürlüğü adı altında savunulduğunu yazdı. Düşünce özgürlüğünün Batı'da çifte standartla uygulandığını belirten Kutay, İsrail’in Filistin’deki zulmüne sessiz kalanları eleştirdi. Kutay, Süleyman’ın adaletine atıfta bulunarak, sosyal medyada kendilerini var etmeye çalışanların samimiyetsizliğini sorguladı. İkiyüzlü yaklaşımların adaletle bağdaşmadığını vurgulayan Taceddin Kutay, Akşam gazetesindeki yazısında şunları kaydetti:

"Avusturya Parlamentosu'nun önünde çadır kurmuş PKK'lılar Abdullah Öcalan için özgürlük isterken, başlarında dikilen Viyana polisi kendilerini "nahoş" saldırılardan koruyor.

Aynı, Kur'an-ı Kerim yakan melunları korudukları gibi." Terör örgütü propagandası yapmak serbest mi Avusturya'da?" diye soruyorsun; ukala bir eda ile "Siz alışkın değilsinizdir, bunun adı fikir özgürlüğü" diyor.

Fikir özgürlüğünün ne anlama geldiğini ve sinirlerinin nereye kadar olduğunu tahmin edersiniz. "İsrail çocukları öldürüyor" diyen avukat Astrid Wagner linç ediliyor, antisemitizmle itham ediliyor, kapa çeneni deniyor.

Düşünce özgürlüğünün ne demek olduğunu sanırım hepimiz biliyoruz. Başkaları yiyebilir ama biz yemiyoruz.

Kurguladıkları dünyanın talim-terbiye kuruluna verdikleri isim düşünce özgürlüğü. İnsan hakları, eşitlik, terör-terörist ve bunun gibi onlarca ne olduğunu ancak kendilerinin bildiği tarifi kendi talim terbiye kurullarınca yapılan hudutlar dahilinde yaşamanızı talep ediyorlar.

İlginç bir biçimde, mutlu olmanızın ilk şartının sizin ve değerlerinizin beş para etmez, kötü; insanlığa zarar veren şeyler olduğuna ikna ediyorlar sizi.

Sonrasında, dünyanın her yerinde kabul gören makbul dünya vatandaşı oluveriyorsunuz. Buna gerçekten inanmış, tamamen ikna olmuş, hatta borazanlığını yapanlarla çepeçevreyiz.

Bir süredir Hazreti Süleyman'ın adalet sınavını düşünüyorum. Bu bebek benim diyen iki kadın arasındaki münazarayı çözmek için bebeğin kılıçla ortadan ikiye kesilmesini buyurmuştu da, bebeğin annesi feryat ile "tamam verin diğer kadına, yavrum yaşasın" demişti.

Instagram canlılarının kendilerini var kılmaya çalıştıkları alan uğruna "kesecekseniz kesin bebeği" deyişleri, bebekle gerçekten bir bağları olmadığının ispatıdır. İsmail Haniye ile ilgili ne düşünüp ne hissettiklerini bir önemi yok.

Ahmakların anlayamadıkları şey, ne düşünüp ne hissedeceklerine karar vermeye azmetmişlerin kölesi olma savaşı verdikleridir. Bahaneleri çeşitli. Kimi para kazanıyor bu mecrada, kimi kendi reklamını yapıyor.

Küçük çıkarları için istiklalimizi haleldar etmemiz gerektiğine gerçekten inanıyorlar. Dilediklerine inansınlar.

İkna edeceğiz diye kendimizi mi paralayalım? Bebeğin annesi yavrusunu düşünüyor, "bebek benim" diyen "kesin yarısını bana verin" diyor.

Fazla uzatmadan Süleyman'ın adaletine havale etmeli. Gerisini geçiniz..."

 

 

 

Yorumlara Git

Amerikalılar Trump’ın mitinginde dehşeti yaşadı! Gizli Servis bilerek müdahale etmemiş

İsrail’in vaadettiği serveti elinin tersiyle itti: Kanlı para istemem!

Bazı fakülte ve enstitülere kapatma kararı Resmi Gazete'de

Hukuk tarihinde bir ilk! Resmen başladı: Kirayı o belirleyecek…

Bayraktar TB2 o ülkeye yardımına koştu!