AKİT MENÜ

Medya

Milli eğitimde "Sabancı" skandalı! Sermayenin kirli elleri eğitime böyle müdahale ediyor

Akşam gazetesi yazarı Eray Güçlüer, Türkiye'deki eğitim sistemine yönelik müdahaleleri ve sermaye sahiplerinin bu konudaki etkisini eleştirdi. Güçlüer, Sabancı Holding'in Milli Eğitim Bakanlığı'na yaptığı taleplerin milli eğitimi baltalamaya yönelik olduğunu ifade etti. Eğitim sisteminin milli değerlerle güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Güçlüer, bu konuda kararlı adımların atılması gerektiğini belirtti. Güçlüer, milli eğitimin doğru yolda ilerlediğini dile getirdiği yazısında şunları kaydetti:

Akşam gazetesi yazarı Eray Güçlüer, Türkiye'deki eğitim sistemine yönelik müdahaleleri ve sermaye sahiplerinin bu konudaki etkisini eleştirdi. Güçlüer, Sabancı Holding'in Milli Eğitim Bakanlığı'na yaptığı taleplerin milli eğitimi baltalamaya yönelik olduğunu ifade etti. Eğitim sisteminin milli değerlerle güçlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Güçlüer, bu konuda kararlı adımların atılması gerektiğini belirtti. Güçlüer, milli eğitimin doğru yolda ilerlediğini dile getirdiği yazısında şunları kaydetti:

"Hani bir hikâye vardır bilirsiniz. Tilkiye sormuşlar seni kümese müdür yapacağız kaç para maaş istersin diye. Tilki de cevap vermiş para istemem bu iş benim için milli bir görevdir. Nasıl ki tilki için kümese müdür olmak milli bir görevse Türkiye üzerinde sinsi emelleri olan emperyalist güçler için devletimizin kurumsal yapılarına müdahale etmek ve özellikle Milli Eğitim sistemini baltalamak da onlar için milli görevdir. Çünkü eğitimin çökmesi bir ulusun çöküşüdür. Ünlü bir Güney Afrika atasözü der ki; bir ülkeyi yok etmek için atom bombasına veya uzun menzilli füzelere ihtiyaç yoktur, bunun için eğitim seviyesini düşürmek ve kopya çekilmesine müsaade etmek yeterlidir. Bunun sonucunda; hastalar doktorların elinde ölür, Binalar mühendislerin elinde çöker, para ekonomistlerin elinde kaybolur, insanlık din adamlarının elinde ölür, Adalet hakimlerin elinde kaybolur.

SERMAYENİN EĞİTİME MÜDAHALE ÇABASI

Geçtiğimiz hafta Güler Sabancı'nın Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf TEKİN'i telefonla arayıp yeni hazırlanan Milli Eğitim müfredatının bu yıl değil de bir yıl sonra uygulanması talebinde bulunması oldukça yadırganması gereken bir durum. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin Milli Eğitim politikalarını belirleyen ve uygulayan Sabancı Holding değil, Türkiye'nin Milli Eğitim Bakanlığı'dır. Bu konudaki yetki ve sorumluluk da Güler Sabancı'da değil, Milli Eğitim Bakanı Sayın Yusuf Tekin'dedir. Yani birileri Sabancı Holding'e yatırımlarını bir yıl ertelemesi talebinde bulunsa sermaye sahipleri ne düşünürlerdi acaba? Ayrıca biri özel şirket diğeri devlet. Herkes işine baksın.

AMAÇ NEDİR?

12 Mayıs 2024 tarihli "Milli Eğitimin Milli Olma Hali" başlıklı yazımda binbir emekle hazırlanan yeni eğitim müfredatı ile ilgili oldukça detaylı bilgi vermiştim. Yeni eğitim müfredatı bir yıl ertelense ne olur? Çocuklarımız bir yıl Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Milli Mücadele Dönemi'nin ölümsüz kahramanlarını, yine başta büyük Atatürk olmak üzere Cumhuriyetin kurucu değerlerine bağlılığı inşa etmeyi öğrenmeyecekler, "Kalkınan, Gelişen ve Büyüyen Türkiye" kavramlarıyla açıklanan milli şuur ve vatan sevgisinden mahrum kalacaklar, bağımsızlığımızın kırmızı çizgisi "Mavi Vatan" kavramını bilmeyecekler, köklü geçmiş ve güçlü gelecek ortak mirasımız Anadolu'yu anlayamayacaklar, oyun temelli yaklaşımla korkulan değil sevilen matematiği, Türkçe dört temel dil becerisinin okul ve sosyal yaşamdaki etkilerini, yakın tarihimizin iz bırakanları-örneğin okçuluk dünya şampiyonu Mete Gazoz ve buna benzer daha pek çok önemli ismi hiç hatırlamayacaklar. O zaman Mahir Kaynak'ın dediği gibi bu kimin işine yarar?

MİLLİ EĞİTİM DOĞRU YOLDA İLERLİYOR

Sadece yeni Milli Eğitim müfredatı da değil, öğretmenlik meslek kanunu, Milli Eğitim akademisinin açılması, Türkiye'de faaliyet gösteren yabancı okulların Milli Eğitim sistemimize uyumlu hale getirilmesi, okul öncesi eğitimden başlayarak her yurttaşın son nefesine kadar eğitim imkanlarına kavuşacağı sürekli eğitim faaliyetlerinin geliştirilmesi, eğitim sistemimizin yeni eğitim tekniklerine ve altyapı imkanlarına kavuşturulması ve daha sayamayacağım pek çok önemli gelişmelerin yaşandığı bir dönemde bulunuyoruz. Millet olma şuuru ancak milli değerlerin bireylere kazandırılmasıyla mümkün hale gelebilir. Kültür erozyonunun ve algı mühendisliğinin özellikle ülkemizi bu kadar çok hedef aldığı bir ortamda bu saydığım gelişmeler ülkemizin bekası açısından son derece önemlidir. Bu vesileyle Sayın Milli Eğitim Bakanımız Yusuf TEKİN'e ve emeği geçen herkese şükranlarımızı sunuyoruz. Çok yaşa Türkiye'm."

 

 

Yorumlara Git

İdam sorusu Devlet Bahçeli'yi çileden çıkarttı: Böyle sapık ve yanlış sorularla...

Rusya'dan beklenmedik hamle! Rus basınından flaş iddia: Türk bankaları Rusya’dan çekiliyor!

Mansur Yavaş’tan muhalefete bomba çıkış! CHP’den ayrılacak mı?

Yavuz Ağıralioğlu’nun ekibinden şaşırtan ziyaret! Patrik Barthelomeos'a başvuran sözde 'milliyetçi' parti kadrosu

Bayraktar TB2 SİHA'lara karşı ABD'den İHA almışlardı! İHA denize düştü, siparişleri iptal edebilirler