Habertürk’ün sunucusu Mehmet Akif Ersoy, Köfteci Yusuf ile ilgili yaptığı bir yayında izleyiciye “bu kadar da olmaz” dedirtti. Çünkü Ersoy’un Köfteci Yusuf ile ilgili verdiği bilgilerin neredeyse tamamı yanlış, manipülasyon amaçlı ve dindar vatandaşları zan altında bırakmaya yönelikti.

Mehmet Akif Ersoy, yaklaşık 5 dakikalık yayınında köfteci Yusuf için defalarca dindar, sakallı, namazında niyazında vurgusu yapması dikkat çekti. Ersoy haberini hakkıyla yaptığını vurgulamak için, Başka Yusuf Akkaş olmak üzere, Bursa milletvekilleri üst düzey yöneticiler, Tarım Bakanlığı gibi bütün kurum, kuruluş ve şahıslarla görüştüğünü üstüne basa basa vurguluyordu. Oysa Mehmet Akif Ersoy, Yusuf Akkaş’ın özel hayatı ile ilgili verdiği bilgilerin hiç biri doğru değildi.
yeniakit.com.tr haber merkezimizde staj yapan iki tane basın lisesi son sınıf öğrencisi Stayer muhabirlerimizin yaptığı araştırmada Ersoy’un yalanları bir bir ortaya çıktı. Stajyer muhabirlerimiz, Yusuf Akkaş’ın önce doğup büyüdüğü ve ilk şubesini açtığı İznik’teki mahalle ve çocukluk arkadaşlarına ulaştılar. Şehrin köklü aileleri, esnafı ve iş dünyasındaki partnerlerine ulaşan stajyer muhabirlerimiz, Köfteci Yusuf ile ilgili kamuoyunun bilmesi gereken tüm açık bilgilere elde ettiler.

İKİNCİ BİR AHMET HAKAN DOĞUYOR

Stajyer muhabirlerimizin ulaştıkları bilgilere göre Köfteci Yusuf hayatının hiçbir döneminde sakal bırakmamış. Namaz konusunda da klasik ortalama bir Türk vatandaşı davranışlarına sahip. Günlük yaşamında dindar hassasiyeti taşıyan biri değil. Mahalle ve çocukluk arkadaşları, Yusuf Akkaş’ın hem yaşam hem de iş kültürü olarak klasik Anadolu esnafı olduğuna ısrarla vurgu yaptılar.

Habertürk televizyonu sunucusu Mehmet Akif Ersoy’un stüdyoda ahkam keserek gerçek dışı sözleri bilgi olarak vermesi, akıllara, dönemin medya karteli Aydın Doğan’ın Garson Spikerini hatırlattı. Dalaksızlığı ile ünlenen bu garson muhabir de Aydın Doğan bu ülkenin insanlarını töhmet altında bırakacak yayınlar yapıyordu. Dalaksız Ahmet Hakan’ı sahipleri medya kuruluşu ile birlikte başka bir iş adamına satınca, kendisinin ve kaleminin de rotası tamamen değişti. Bu sefer sıklıkla hükûmet yanlısı yayıncılık yapan Ahmet Hakan’dan boşalan koltuğa Mehmet Akif Ersoy’un talip olduğu gözlemleniyor. Ersoy da Dalaksız Hakan gibi Müslümanları ve Müslümanca yaşamaya çalışanları üzerine basa basa töhmet altında bırakacak yayın yapıyor.

KÖFTECİ YUSUF KOMPLO KURBANI MI?

1992 yılında Bursa’nın İznik ilçesinde kurulan ve şu anda 280 şubeye ulaşan Köfteci Yusuf köftelere domuz eti kattığı iddiaları ile yeniden gündeme geldi.

Günlerdir Türkiye’nin gündemini işgal eden gıda sahtekarlarının arasında ülkenin en büyük köfteci zincirinin adının karışması toplumun büyük bir kesimi tarafından dikkatle karşılandı. Özellikle helal yiyecek konusunda hiç de özen göstermeyen kesim tarafından yerli marka olan Köfteci Yusuf’a saldırmaları ayrıca dikkat çekti.

280 şubesi bulunan Köfteci Yusuf’un sadece Ankara’da bulunan 2 şubesinde etlere binde bir oranında domuz etinin karıştığına dair rapor hazırlanmıştı. Akabinde bu işletmeye yönelik linç kampanyası ile birleştirilince ortaya tuhaf bir durum çıkmasına sebep oldu.

Çünkü Köfteci Yusuf restoran zincirinin yaptığı açıklamaya göre et üretimi yine kendilerine ait özel besihane ve çiftlikte yapılıyor. Ve bütün şubelere yine Nevşehir’deki bu özel besihane çiftlikten gönderiliyor. Bütün bunlar denetlendiği halde sadece Ankara’da iki şubede köftelere domuz etinin bulaştığına dair rapor çıkması kuşkulara sebep oluyor.

Çünkü daha önce organize suç çetesi lideri Sedat Peker adını kullananların bu işletmeye çökmeye çalışırken yaptıkları tehdit yeniden gündeme geldi. İddialara göre çetecilerle Köfteci Yusuf’un yöneticileri arasındaki Whatsapp yazışmalarında çete üyelerinin “bir şubenize domuz eti koyar ihbar eder markanızı bitiririz” şeklinde şantaj içerikli mesaj yazdıkları belirtiliyor.