CHP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, cumhurbaşkanı yardımcısı adaylığı, cumhurbaşkanı adaylığı, CHP içinde güç mücadelesi, yurt içi ve yurt dışı gezileri derken Ankara’ya, Ankaralının sorunlarına, belediyedeki makamına öyle yabancılaştı ki, Londra Belediyesi’nde gördüğü Belediye Meclisi salonunu yeni bir şey zannedip Türkiye’ye getirmeye kalktı. Şaka gibi olay, Yavaş’ın katıldığı Ankara Kent Konseyi’nin 2. Yürütme Kurulu Toplantısı’nda yaptığı konuşmayla ortaya çıktı. Londra’daki belediye başkanının bir heyet huzurunda diğer partili üyelere ve vatandaşa hesap verme uygulamasının Ankara Kent Konseyi’nde de uygulanmasını isteyen Yavaş, şunları söyledi: “Maalesef ülkemizde böyle bir şey yok ama ben Ankara Kent Konseyi’nin yönetmelik değişikliğine katkıda bulunmak isterim. Yöneticileri en azından kent konseylerinde oluşturulabilecek bir heyet huzurunda yılda bir veya iki defa sorguya çekme, hesap verme; karşılıklı fikir alışverişi derken, bütçenin nasıl harcandığı konusunda, Belediye Meclisinden hariç, halkın temsilcileri olan kent konseyi huzurunda hesap vermesini de yönetmeliğe koyması.”

Kent konseyi zaten var, o yok!

Mansur Yavaş’ın açıklamasını değerlendiren ABB Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Nihat Yalçın ise, şunları söyledi: “Artık Ankara’ya o kadar yabancılaştı ki, belediye meclis salonunu Londra’da görünce yeni bir şey zannediyor. Buraya getirmeye kalkıyor. Burada dediğiniz gibi bir düzen zaten var sayın Yavaş. Meclis diyorsanız Belediye Meclisimiz var. Parlamenter demokrasi diyorsanız burada Belediye Meclisi var. Ama kendisi 31 Mart seçimlerinden sonra Belediye Meclis toplantılarının hiçbirine katılmadı. Biz de kendisine yaptığı işler, yapılmayan işlere ilişkin hesap sormak istiyoruz ama bir türlü gelmiyor toplantılara. Önümüzdeki ay yapılacak bütçe toplantısına gelmek zorunda. Ama orada da bizlerin konuşmasını dinlemeden çekip gidecektir. Londra’da ayın belli günlerinde belediye başkanının hesap verdiğini söyledi. Ben de Meclis toplantısında ‘Londra’daki uygulamanın aynısı burada da var. Eğer samimiyseniz, hesap vermek istiyorsanız biz de size hesap soracağımız günü sabırsızlıkla bekliyoruz’ dedim.

Gel bize hesap ver

“Hatta CHP’li üye arkadaşlardan biri çıktı ‘Ne biçim konuşuyorsun hesap sormak ne demek?’ diye tepki gösterdi. Ben de ‘Ankara’daki felç olmuş trafiği, eskiden on dakikada gittiğimiz altı-yedi kilometre yolları şimdi bir buçuk saatte gidiyoruz. Bunun hesabını tabii ki Mansur Yavaş’a soracağız. Başka kime soracağız?’ dedim. Altyapı sorunlarını, iki damla yağmur yağdığında her yer göl oluyor. Millet sele kapılıyor bunun hesabını kime soracağız, tabii ki Mansur Yavaş’a soracağız’ dedim. Toplu taşımada inanılmaz sorunlar yaşanıyor, bırakın bir santimetre metro açmayı, eskiden kalan metro hatlarının bakımını yapamıyorsunuz. Otobüsler seferlerine yetişemiyor. Uzun kuyruklarda bekliyor. Gelse bunları soracağız dedim. Bunların hesabını soracağımızı çok iyi bildiği için Belediye Meclis toplantılarına katılamıyor. 31 Mart yerel seçimlerinin üzerinden neredeyse 6,5 ay geçti, hiç gelmedi.

Kendi meclisine saygı duymuyor

“Senin yerel parlamento sayılabilecek Belediye Meclisi’ne saygın yok ki. Parlamenter sistem burada var. Tıkır tıkır işleyen sistem. Ama senin buraya saygın yok ki. Sen bir de bu meclisin başkanısın. ABB’nin yasama organı ABB Belediye Meclisi’dir. Sen bunun başkanısın. Hiçbir toplantıya katılmıyorsun. Parlamenter sistem diyorsun, kendi belediye meclisine saygı duymuyorsun. Tamamen istişareye kapalı bir belediye yönetimi var. Bırakın bizlerin sözünü, kendi partili üyelerinin sözünü bile dinlemekten imtina ediyorsun. 144 kişilik mecliste 57 üye Cumhur İttifakı’ndan. Geriye kalanın tamamı kendi grubun. Senin kendi grubundan meclis üyelerinin bile fikirlerine saygın yok. Sen hangi parlamenter sistemden bahsediyorsun? Sürekli konuşurken istişare, denetim güzellemeleri yapıyorsun, uygulamaya geldi mi bir tane uygulaman yok. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 6 yıldır belediye şirketleriyle ilgili tek kelime bilgi vermedin. Belediye bütçesinin büyük çoğunluğunu, mal ve hizmet alımlarının tamamına yakınını belediye şirketleri eliyle yapıyor. Bunlarla ilgili bize bir tek kelime bilgi vermedin. Sadece benim 30’un üzerinde soru önergem var. Bir kelime bilgi vermiyorsun, ondan sonra istişare, denetim, şeffaflık, hesap verebilirlik güzellemeleri yapıyorsun. Kim inanır buna. Gelsin bunların hesabını soracağız. Ama nerde!”