Türkiye ve İsrail 6 yıl aradan sonra Roma’daki mutabakatın ardından ilişkileri normalleştiriyor. Bu gelişmeyi dün iki ülke başbakanı eş zamanlı olarak açıkladı. Başbakan Binali Yıldırım açıklamasında İsrail’in Mavi Marmara saldırısında şehit olanların yakınlarına 20 milyon dolar ödemeyi kabul ettiğini açıkladı. Yıldırım ayrıca, Türkiye’nin 10 bin tonluk insani malzeme yardımının da İsrail üzerinden Gazze’ye ulaştırılacağını açıkladı. Bu gelişme ile ilgili olarak İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise, ‘Gazze’ye deniz ambargosu kalkmayacak’ dedi.

Peki, iki ülke arasındaki mutabakat için mağdurlar ne diyor?

Mağdurların mutabakat hakkındaki görüşlerini aktaran İnsan Hak ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı (İHH) avukatlarından Uğur Yıldırım, söz konusu anlaşma ile özgürlük filosunun yaklaşımının uyuşmadığını belirterek tazminatlar konusunda da bu durumun açılan davaları etkilemeyeceğini ve davaların süreceğini söyledi.

İHH avukatı Uğur Yıldırım, şu değerlendirmelerde bulundu:

“MAĞDURLAR GAZZE’YE ABLUKANIN KALKMASINDAN YANALAR”

Mağdurlarla tekrar görüşme noktasında bir temas içindeyiz şu anda. Önemli olan Gazze’ye olan ablukanın ortadan kalkması olarak daha önce de mağdurların beyanı vardı, bu şimdi de geçerli fakat görünen o ki, şu anda ablukanın kalkmasından bahsetmiyoruz, sadece ambargonun genişletilmesinden bahsediyoruz.

“BU YAKLAŞIM ÖZGÜRLÜK FİLOSU İLE AYNI YAKLAŞIMI TAŞIMIYOR”

Ablukanın kalkmadığı, yardımların İsrail üzerinden ulaştırıldığı bir yaklaşım özgürlük filosu ile aynı yaklaşımı taşımıyor. Mağdurlar anlamında sadece ölen şehitlerimizin yakınları değil, gemide yaralanan 56 kişi var, ve bunlar silahlı şekilde yaralandılar. İşkenceye uğrayan mağdurlarımız da var. Yine eşyaları gasp edilen insanlar da var.

“20 MİLYON DOLAR ŞEHİT YAKINLARI İÇİN VERİLECEK, YARALILAR İÇİN BİR AÇIKLAMA OLMADI”

Bu insanların zararları bu noktada telafi edilmiş değil. 20 milyon doların içinde sadece şehitlerle ilgili olarak açıklama yapıldı. Yaralılar için bir açıklama olmadı. Bununla ilgili olarak da şehit yakınları da bunun bir ‘haksız fiil tazminatı’ olarak ödenmesini ve ödendiği zaman da dünyada belirlenen emsaller üzerinden ödenmiş olmasını öngörüyorlardı. Bu noktada bir yardım olarak verilmiş olmasını zaten İsrail’in yardımını kabul etmeyecekleri konusunda açıkladılar. Bu görüş de devam etmektedir.

“TAZMİNAT DAVALARDAN ÇEKİLME ANLAMI TAŞIMAYACAK”

Tazminat aynı zamanda davaların bir çekilme değildir. Ceza davası ve hukuk davası ayrıdır. Bu noktada davalardan herhangi bir çekilme olmayacaktır. Hukuki anlamda zaten bir etkisi yok ama sadece kamu davası niteliğindeki böyle bir davada şikayetten vazgeçme hafifletici neden olabilir ama şekli şemali bu şekilde olan bir tazminatın da şehit yakınları açısından ceza davasından vazgeçecekleri anlamında kabul edilmesi kesinlikle doğru değildir.

Kaynak: Ajanshaber