BUĞRA KARDAN  İSTANBUL

Yatırımdan ve icraattan kaçınan CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da babası gibi gördüğü Kemal Kılıçdaroğlu’nun yöntemlerini kullanmaya yöneldi. Kılıçdaroğlu gibi ülkeyi yabancılara şikâyet etmeyi huy edinen İmamoğlu, Meksika’da Türkiye’nin otoriteleştiği iftirasını ortaya atacak kadar ileri gitti. Bloomberg CityLab 2024 Zirvesi’ne katılan İmamoğlu, 6 yıldır hizmette bir arpa boyu yol almasını yuttururcasına, “İstanbul’un bugün yüzleştiği zorlukların nedeni sadece ülkede gittikçe artan otoriter sistem değil, otoriter liderlerin bölgesinde yayılmış olması” dedi.

Asıl totaliter tek parti

Bu ifadesiyle kızdırdığı Anadolu’dan “Orada burada Türkiye’yi karalama bırak” uyarısı alan İmamoğlu’nun tarihten de bihaber olduğu ortaya çıktı. İmamoğlu’nun ülkenin totaliter idareye mahkûm edildiği, toplumun inim inlediği İsmet İnönü devrini okumadığı anlaşıldı. İttihatçı, totaliter anlayışa dayalı devri yok sayan İmamoğlu’nun milli iradeyi temel alan Erdoğan yönetimi için “Otoriter” yakıştırmasında bulunması öfke uyandırdı.

Haddini hududunu bilsin

akit’e konuşan Siyaset Bilimci ve Tarihçi Yılmaz Altunsoy, şunları söyledi: “İmamoğlu da Kılıçdaroğlu gibi Türkiye’yi başka ülkelerde jurnalleyerek hata ediyor. Türkiye’yi yabancılara şikâyet etmek haddi değildir. Ülkenin içinde bulunduğu demokratik ortamı otoriter olarak yaftalamak tam bir acizlik ifadesidir. Hele hele otoriter yaftalamasını, gölgelemesini yapan CHP’li yerel yönetici ise bu tam manasıyla bir ikiyüzlülüktür. İkiyüzlülüktür çünkü Türkiye’nin erken cumhuriyet tarihine baktığımız zaman otoriter ve totaliter rejimlerle karşılaşırız. Her şey ortadadır. Ve bize demokrasiden, haktan en son söz edecek olanlar CHP’lilerdir. Erdoğan’ın öteden beri vesayet odaklarıyla savaştığı aşikârdır. 15 Temmuz, e-muhtıra, kapatma davasına karşı dik duruşu hatırdadır. CHP’liler aynaya baksın.”

Horolop şorolop biri

Eski AK Parti Milletvekili Ahmet Hamdi Çamlı ise, şunları dile getirdi: “Bu normal. Çünkü İmamoğlu, dışarıda planlanan projenin ürünü, göreve geldi. O güç ona Erdoğan için ‘otoriter de’ talimatını veriyor. O kuvvetin emirlerine riayet ediyor. Şu kati ki İmamoğlu, kale alınacak biri değil. Tam Karadenizli müteahhit. Horolop şorolop biri. Makam, mevki için her şeyi yapar. Yevmiyeci. İmamoğlu’nda derinlik bulmak mümkün değil. Bu nedenle Kılıçdaroğlu gibi yabancılara ülkeye şikâyet etmesi doğal. Çünkü rolünü ifa ediyor. Kendini bu konuma taşıyanlara diyet ödüyor. İmamoğlu, Zelenski ve Guaido’yu andırıyor. Dışarıda planlanan projenin ürünü. Böyle birinden etik ilkelerle ilerlemesi umulmaz. ‘Otoriter’ iddiası komik. Bizi güldürüyor ve Erdoğan’ın Kılıçdaroğlu’na yönelik ‘Diktatör olsam burada oturamazsın’ cümlesini hatırlatıyor. İlaveten İmamoğlu’na ‘CHP’nin tarihini bir oku’ dedirtiyor.”