Gündem
Devlet silahın bırakılmasını istiyor! CHP-DEM kavga peşinde
Terörle mücadele kapsamında 4 belediyeye kayyım atanması, Kandil'in rotasındaki CHP ve DEM'in ayarlarını bozdu. DEM'in Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan'ın Mardin'de ''Seyit Rıza ne yaptıysa, Şeyh Sait ne yaptıysa, Mazlumlar, Denizler, Sakineler ne yaptıysa Kürt halkı da onu yapacaktır'' ifadelerine CHP Genel Başkanı Özgür Özel de ''Söz bitmiştir'' diyerek tehlikeli bir oyun sergilemeye başladılar.
Buğra Kardan İstanbul
Terörle bağlantılı 4 belediyeye kayyım atanması CHP ve DEM'i köpürttü. Yıkım ittifakının paydaşlarından Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu, Tuncer Bakırhan, Tülay Hatimoğulları provokatif açıklamalarda bulundu. Bu açıklamalar tartışıladursun Mardin’den tehlikeli bir çağrı geldi. Bakırhan, Özel’in hemen yanında ''Seyit Rıza ne yaptıysa, Şeyh Sait ne yaptıysa, Mazlumlar, Denizler, Sakineler ne yaptıysa Kürt halkı da onu yapacaktır'' demeye cüret etti.
Bunlar ülke için tehdit
X platformundan ''Uyarıyorum, söz bitmek üzeredir'' paylaşımını yapan Özel'le aynı otobüste görüntülenen Bakırhan’ın PKK'lı Mazlum Doğan ve Sakine Cansız'ın adını anarak kanlı Kobani eylemini yeniden sahneleme cihetine gitmesi infial uyandırdı. Bakırhan'ı hayranlıkla dinleyen Özgür Özel de tepki yağdı.
Konuya ilişkin Akit'e konuşan eski AK Parti Milletvekili ve Demokrasi ve Birlik Derneği Başkanı Mehmet Metiner, şunları söyledi: ''Tuncer Bakırhan'ın Mardin'de kullandığı dil Kandil dilidir. Şeyh Sait ve Seyit Rıza isyanını kanlı biçimde bastıran CHP iktidarıdır. Ortada zulüm varsa bunun müsebbibi yanı başında duran Özel'in Başkan olduğu CHP'dir. CHP ile Kandil'in temsilcisi DEM'in aynı çizgide buluşması tarihsel bir ironi olmanın ötesinde ibretlik bir durumdur. Yine Şeyh Sait, Seyit Rıza ve PKK'nın önde gelen isimlerini zikrederek ayaklanma tehdidinde bulunan birinin Meclis'te yeri olamaz. Bu, siyasetin dili değildir.
Devlete meydan okunamaz
Devlete meydan okunmaz. Herkes, hukuk içinde siyaset yapmakla yükümlüdür. Terör örgütüne yardım ve yataklıktan ceza almış belediye başkanları için de gerekli adım atılır. PKK/KCK adına belediyeleri yönetmeye çalışmak, tüm imkânları terör örgütlerine aktarmak suçtur. Kayyım uygulaması legaldir. Halkın iradesine de halel getirmez. Şeyh Sait ve Seyit Rıza bir kenara da PKK yöneticilerinden Mazlum Doğan ile Sakine Cansız'ın adını anmak ne demektir? Karşımızda Washington'dan, Tel Aviv'den aldığı kuvvetle şımaran ve kalkışma çağrısında bulunan bir DEM var. Bakırhan suç işlemiştir. Aynı otobüste ve yan yana olan Özel de suça ortak olmuştur. Kürt halkı temkinlidir. Terör örgütüne pabuç bırakmaz. Onun için CHP'yle kol kola yürüyen DEM'in ayaklanma tehditleri, telkinleri karşılıksızdır. Kürt halkının PKK'nın dilini kullananlara kulak vermediği akıldan çıkarılmamalıdır.”
Sükût ikrardan gelir
Avukat Sinan Pak da şu görüşleri paylaştı: ''Tuncer Bakırhan, topluma devlete karşı ayaklanma telkininde bulundu. Savcılarımız, hemen devreye girmeli. Onun örnek olarak sunduğu Seyit Rıza, devlete karşı silah kullanmamış mıdır? Bu DEM'in kapatılmasına dahi neden olabilir. Gelelim Özgür Özel'e. Seyit Rıza'dan örnek veren birinin yanında Özel'in sessiz sedasız durması siyaseten skandaldır, Seyit Rıza'dan örnek verilirken çıt çıkarmayan Özel'i Genel Başkan koltuğunda oturtmamalıdır. Seyit Rıza'nın ayaklanmasına müdahale eden kimdir? Atatürk. CHP Genel Başkanı. Buna rağmen Özel'in Atatürk'ün devrimlerine, ilkelerine karşı ayaklanan birinin adının geçirilerek ayaklanma davetinde bulunulması karşısında dilini yutması anlaşılır değildir. Sükût ikrardan gelir. Dolayısıyla Özel, hatalıdır. Yanlış tavrından ötürü sorumludur. Ve Atatürk'ün makamını terk etmesi gerekmektedir. O, bunu yapmadığı takdirde CHP'li Atatürkçülerin istifa talebinde bulunmaları ya da kurultay kararı almaları şarttır.''