Medya
İmamoğlu, o konuda da sınıfta kaldı! Eko’nun sessizliği büyük patlamaya sebep olacak
Mevlüt Tezel, İstanbul’daki trafik sorununu ele aldı. Tezel, CHP'li İBB’nin trafik sorununa karşı somut çözümler üretemediğini ifade etti.
Sabah gazetesi yazarı Mevlüt Tezel, İstanbul'daki trafik yoğunluğunun çözümüne dair eleştirilerde bulundu. Tezel, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun seçim vaatlerinin trafik sorununu çözmekte yetersiz kaldığını belirtti. İstanbul’un temel sorunlarının çözümü yerine sosyal medya odaklı PR çalışmalarına öncelik verildiğini ifade eden Tezel, vatandaşların trafikte geçen uzun saatlerden şikayetçi olduğunu vurguladı. Mevlüt Tezel, şunları kaydetti:
"İstanbul'da trafik yoğunluğu okulların kapalı olduğu günlerde bile yüzde 90'lara ulaşırken şehrin belediye başkanı, valisi, Kara Yolları Müdürlüğü, trafik denetleme şubesi vs. kalıcı çözüm üreten yok!
Bari birlikte hareket etseler!
Ekrem İmamoğlu da kendinden önceki İBB başkanları gibi trafik sorununu çözme vaatlerinde bulunmuştu:
"Ulaşım sorununu 5 yıl içerisinde İstanbul'un gündeminden çıkaracağım."
"Nüfusun yüzde 88'i yürüme mesafesinde metroya erişebilecek düzeye gelecek..."
"Aracını transfer merkezlerine park eden herkes, toplu taşımadan ücretsiz yararlanacak."
"İstanbul'da otopark sorununu gündemden çıkaracağız. 100 bin kapasiteli otoparklar yapacağız."
"Akıllı Trafik Yönetim sistemi kuracağız. Şehrin 1 saat sonraki trafik durumu tahmin edilecek ve önlem alınacak."
"TEM'de kuracağımız Megabüs'le metrobüs hattının yükünü hafifleteceğiz..."
İmamoğlu siyasi kariyerini CHP Başkanı ya da Cumhurbaşkanı olma üzerine kurmadan önce trafik gibi şehrin sorunlarına yoğunlaşmalı!
Elbette trafik yoğunluğunun tek sorumlusu İmamoğlu değil, bu sorun onu da aşıyor!
Lakin ortada şehrin temel sorunlarını çözecek icraat da yok! Konserler, Kent Lokantaları, kedi-köpeklere mama dağıtımı gibi PR odaklı sosyal medya belediyeciliği var!
En kötüsü ise; İstanbulluların günde 2-3 saat trafikte beklemeye alışması!
'Yüzüklerin Efendisi'ndeki Mordor'un Ordusu gibi sabah güneşi görmeden yollara düşüp akşam karanlığında evlere dönüyoruz!
Hayat mı bu?"