HABER MERKEZİ

Sözde ‘Milli Görüş’ çizgisinde siyaset yaptıklarını iddia eden ve merhum Necmettin Erbakan’nın gerçek varisleri olduklarını öne süren Saadet Partisi yöneticileri Hoca’nın kemiklerini sızlatmaya devam ediyor.

Başörtüsüne bez parçası diyen CHP’nin devrik lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na “kefil” olan önceki Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun vicdanları yaralayan hareketleri hafızalardaki yerini korurken, selefi Mahmut Arıkan da aynı istikamette ilerliyor.

Arıkan, partisinin grubundaki ilk konuşmasında mevcut özgürlük ortamının 28 Şubat’ın daha şiddetli hali olduğunu söyleyecek kadar ileri gitti.

Başörtülülerin kamu kurumlarına ve üniversitelere alınmadığı, evladını askere gönderen annelerin yemin törenine katılmasına dahi müsaade edilmediği, dindar subayların ordudan atıldığı, muhafazakâr sermaye oluşumlarının kapısına kilit vurulduğu, İmam Hatip talebelerinin önünün kesildiği, Kur’an kurslarının kapatıldığı, yüz binlerce insanın fişlendiğini, binlerce Müslüman uydurma delillerle zindanlara atıldığını unutan SP’li Arıkan vesayetin kökünü kazıyan Erdoğan liderliğindeki AK Parti iktidarını vesayetçilikle itham etti.

Geçmişte partisi cuntacılar tarafından kapanan Arıkan’ın, “Sizin 28 Şubat’ın mimarlarından sadece bir farkınız var. O zaman kararlar askerî vesayetten mahkemelere giderdi. Şimdi saraydan mahkemelere gidiyor” sözleri, 28 Şubat mağdurlarının yüreğini yaktı.

Hamas’a terörist diyen CHP zihniyetiyle iş tutan Arıkan’a tepki gösteren Erbakan’ın yol arkadaşlarından eski Tokat Milletvekili Ahmet Feyzi İnceöz, “Yorum bile yapmaktan imtina ediyorum. Bir laf vardır, ‘paran kadar konuş’ derler ya? Onlar da oyları kadar konuşsun. Yüzde 1’lerin altına düştüler. Bunları kaale almaya bile gerek yok. Halk bunlara gereken cevap zaten sandıkta veriyor” dedi.

{galleryalbum id:97589 slug:'spli-arikandan-cumhuriyet-mevkutesine-skandal-ovguler-kirli-cumhuriyetin-neresi-ilkeli'}