CHP’de son kurultayda yaşanan yönetim değişikliğiyle birlikte başlayan huzursuzluk giderek artıyor. Partide ortaya çıkan çok başlılık ve iç karışıklık, partinin iktidara yönelik halkı ikna edecek politikalar ortaya koyamamasıyla da birleşince, Özel yönetimi de parti içi muhalefet de 1930’ların tek parti rejimine özlem duymaya başladı. Kemal Kılıçdaroğlu’na yakınlığıyla bilinen bazı milletvekilleri Genel Kurul’da kürsüye çıkamama ve görmezden gelinme şikâyetleriyle Genel Başkan Özgür Özel’den kapalı grup toplantısı talep etti.

TEK PARTİ DÖNEMİNİ ARATMIYOR

Burada muhalif milletvekillerini temsilen konuşan Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç 1931’de yapılan CHP Kurultayı’na atıfta bulunarak, Atatürk’ün kendine muhalif olanlara söz hakkı verdiğini, o dönemki konforun şu an kendilerinin olmadığını söyledi. Bunun üzerine Özel’in, şu tehditte bulunduğu öğrenildi: “O dönemde Atatürk rahattı, sosyal medya yoktu benim de öyle bir konforum yok. Bir eleştiriniz varsa gelin burada söyleyin, sosyal medyada partimizi tartıştıracak, zora sokacak açıklamalarda bulunmayın. Konuşmaya devam edenler istemediğimiz adımlar atmamıza yol açabilir.” CHP’de kaynayan cadı kazanını akit’e değerlendiren SAD Araştırma Başkanı Sadullah Özcan ise, şunları söyledi:

1930’LARIN BİLE GERİSİNDE

“Vatandaşın seçimlerle beraber partiden bir bekleyişi olduğunu söylemiştik. Aradan geçen 8 aylık sürede, partinin 1930’lu yılların bile gerisinde bir yapıya doğru gittiği iç bünyesindeki eleştirilerden anlaşılıyor. Cumhurla ilgili sıkıntılarının hala devam ettiğini görüyoruz. Problem, bir taraftan Atatürkçülük yapıp bir taraftan ülkenin geleceği açısından proje ortaya koyamamaları, bölücü çevrelerle yol yürümeye kalkmalarının oluşturduğu güven sıkıntısıdır. Parti içerisinde ciddi ayrışmalar var. Bu 2028’deki cumhurbaşkanı seçimlerinde iktidara uzanabilmesinin önünü kapatmaktadır. Partinin iki, üç, dört parçalı duruma sürüklenmesinin de önüne geçemiyorlar. Muhalefetteki boşluğu doldurabilecek manevra kabiliyetinden de uzaklaşıyorlar. Yerel yönetimlerde milletin verdiği primi heba etmeleri de bu durumu daha da kötüleştiriyor. Vatandaşlar da yavaş yavaş CHP’den umudunu kesiyor. Çok sayıda yeni parti kurulmaya başlanıyor. Son dönemde üç küçük partinin Meclis’te bir araya gelerek ortak grup oluşturmaları da muhalefetin yamalı bohçaya döndüğünü gösteriyor. Suriye’deki ve dünyadaki gelişmelerle değişen dengeler, Türkiye’nin önüne büyük fırsatlar çıkarıyor. Ancak muhalefet partilerinin bu gelişmelere bile gerçekçi yaklaşamaması da içinde bulunduğu durumu ortaya koymaktadır.”

KURULTAY SÜRECİ BAŞLAMIŞTIR

Politikadam.com Genel Yayın Yönetmeni Gazeteci Yazar Fehmi Çalmuk da şunları söyledi: “Cuntacı Kenan Evren ‘Demokrasi gitara benzer her telinden bir ses çıkar’ derdi. CHP şu haliyle akordu bozulmuş bir gitara benziyor her telinden ahenksiz sesler çıkıyor. Kurultaydaki diyet borcu Özgür Özel’in elini kolunu bağlamaktadır. Kendi milletvekiline bile konuşma alanı açmaktan imtina eden, özgürce konuşmasına tahammül edemeyen CHP yönetiminin eskaza iktidara geldiğinde aykırı seslere nasıl tahammül edecektir, varın siz düşünün. CHP kurultay sürecine girmiştir. Özgür Özel kaynayan tencerenin kapağını istediği kadar kapatmaya çalışsın koltuğu sallanıyor. Bir diyet borcu varsa acilen ödemesi, milletvekillerinin karşısına özgür iradesiyle çıkması gerekmektedir. Yoksa davul onun boynunda tokmak İmamoğlu’nun elinde olduğu müddetçe bir iktidar beklentisi hayaldir. İşlerine geldiği zaman 1930’lu yılların partisini örnek gösteren CHP’liler, işlerine geldiği zaman da çağdaş bir sosyal demokrasi anlayışını toplumun önüne koymakta.”