MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Ekim ayında yaptığı “Terörist elebaşı çıkıp tek taraflı silah bıraktığını ilan etmeli. Teröristbaşının tecridi kaldırılırsa gelsin TBMM’de DEM Parti Grup Toplantısı’nda konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırsın. Bu dirayet ve kararlılığı gösterirse, Umut Hakkı’nın kullanımıyla ilgili yasal düzenlemenin yapılması ve bundan yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın” çağrısı ile başlayan diyalog süreci, DEM Partili Sırrı Süreyya Önder ve Pervin Buldan’ın İmralı’ya gitmesiyle aşama kaydetti. Öcalan görüşmede, “Sayın Bahçeli ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim. Türk-Kürt kardeşliğinin güçlendirilmesi, tüm halklar için kader belirleyici bir önem taşıyor” mesajını verirken, ülkenin huzur ve birliği için atılan adımlar Kandil’deki terör baronlarını ve muhalefeti huzursuz etti. Yerel seçimlerde PKK’nın siyasi uzantısı ile ‘kent uzlaşısı’ adı altında ittifak kurup, DEM’in kontenjanından aday gösterdiği eski Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in PKK/KCK’dan görevden alınmasına isyan eden CHP Genel Başkanı Özgür Özel, birdenbire şehit aileleri ve gazileri hatırlayarak, “Sürecin şeffaf yürütülmesinden yanayız. En önemli kriterlerimizden birisi de şehit ailelerinin ve gazilerimizin hassasiyetlerinin gözetilmesidir” dedi. Azgın muhalifler de ülkemizin huzur ve güveni için atılan adımları baltalamak üzere kıyasıya bir kara propaganda yarışına giriştiler.

TAM BİR İKİYÜZLÜLÜK

Konuya ilişkin Akit’e değerlendirmede bulunan AK Parti Uşak Milletvekili İsmail Güneş ise, şunları söyledi: “Terör belası yaklaşık 40 yıldır ülkemizin problemi. Terörle mücadelede çok fazla şehidimiz oldu. Ülkemize büyük maddi manevi zararlar verdi. Bunun sonlandırılması lazım. Bir taraftan devletimiz terörü yurt içinde bitme noktasına getirirken, yurt dışında da büyük darbeler vurmaktadır. Teröristler artık başlarını çıkaramaz hale geldiler. Terörün tamamen sonlandırılması ülkemizin birlik ve beraberliği için çok önemlidir. Sayın Cumhurbaşkanımız ve Bahçeli’nin koordinasyonunda, şehit ailelerimiz ve gazilerimizi incitmeden dikkatli bir süreç yürütülüyor. Daha önce denendi ve akamete uğradı. PKK barışın olmaması için elinden geleni yaptı. Siyasi uzantıları da tavırlarını terör örgütünden yana koydukları için akamete uğradı. Teröre karşı net tavır koymayan CHP, siyasi uzantısıyla seçim ittifakı yaparken göstermediği hassasiyeti, şimdi terörün tümüyle sonlandırılması için atılan adımlara karşı olumsuz yaklaşması tam bir ikiyüzlülüktür. Biz barış ve kardeşliği ihdas edersek tüm Türkiye kazanır. Barış içinde Türküyle, Kürdüyle hep birlikte barış içinde ülkemizi geliştirmek istiyoruz. Tabi ki CHP Suriye’deki gelişmelerin şokunu üzerinden atamadı. DEM Parti ile ittifak içinde iktidar hayalleri kurarken devletimizin terörün tamamen gündemimizden çıkması için attığı olumlu adımlar onları şaşırtmıştır. İnşallah bu kez atılan adımlar başarıya ulaşır ve ülkemizin birlik beraberlik ve huzur içinde büyümesi için özlenen ortam oluşur. Türkiye’nin birliği, bütünlüğü ve toplumsal barışı sadece iktidarın sorumluluğu değildir. Muhalefetin de bu konuda üzerine düşen sorumluluğu üstlenerek katkı vermesi gerekir. Akıllarını başlarına devşirerek sorumluluk üstlenmeleri gerekir.”

OYUNCAKLARI ELİNDEN ALINIYOR

Bağımsız Ülkücüler Platformu Kurucusu Adnan Baran ise, şöyle konuştu: “Cumhur İttifakı, PKK’yı teslim almak için gayret sarf ederken, teröre teslim olmuş CHP oyuncağı elinden alınan çocuklar gibi ortalığı velveleye veriyor. Şehit aileleri ve gaziler üzerinden provokasyon yapmaya çalışıyorlar. Aldıkları belediyelerde PKK militanlarını istihdam ettiklerini, onlara makamlara mevkiler verdiklerini kendileri unutmuş olabilir. Ama bu millet asla unutmaz. Vatan, millet, bayrak konusunda konuşacak en son parti CHP’dir. Bizlere bu değerler üzerinden ders vermeye çalışmak CHP’nin hakkı da haddi de değildir. İçeride ve dışarıda ülkemizin lehine olan her konuda Türkiye’nin karşısında, aleyhine olan her konuda da Türkiye düşmanlarının yanında saf tutan bir CHP vardır. Sayın Bahçeli’nin ve Cumhur İttifakı’nın terörü bitirmek, milli birlik, beraberlik ve kardeşliği sağlamak için attığı adımı itibarsızlaştırmaya çalışıyorlar. Bahçeli her defasında şu hususların altını kalın çizgilerle çizmiştir. ‘PKK lağvedilsin, terör örgütü bitsin’ Bugüne kadar CHP’nin böyle bir çağrısı olmadı. Zaman zaman Yozgat’ta farklı, Hakkari’de farklı söylemleri tamamıyla oy devşirme amaçlıdır. Cerrahla katilin arasındaki fark ne ise, Cumhur İttifakı ile CHP arasındaki fark da odur.”