Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Suudi Arabistan temaslarını takip eden heyette yer alan ve Mescid-i Nebevî ziyaretinin ardından kalp krizi geçirerek Hakk'ın rahmetine kavuşan Yeni Akit gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hasan Karakaya vefatının 9. sene-i devriyesinde kabri başında dualarla anıldı.

Özellikle 28 Şubat sürecinbde korkusuz ve cesur yazıları ile hafızalara kazınan Karakaya'nın Edirnekapı Şehitliği'nde bulunan kabrinin başında düzenlenen anma programına uzun yıllar birlikte mesai yaptıkları Yeni Akit Yazarı Ali Karahasanoğlu, Yeni Akit Gazetesi Yayın Yönetmeni Murat Alan, Yazı İşleri Müdürü Şafak Bozkurt ile Hasan Emrah Savcı, Haber Müdürü Zekeriya Say, Yayın Kurulu Üyesi Hasan Hüseyin Maden, yeniakit.com.tr Haber Müdürü Faruk Erzen, Akit TV Haber Koordinatörü Muharrem Coşkun'un yanı sıra ailesi, dostları ve sevenleri katıldı.

Sat 14.00’da başlayan anma programı, Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı ve yapılan dualarla son buldu.

Mustafa Karahasanoğlu Ağabey da unutulmadı

74 yaşında vefat eden ve Edirnekapı Şehitliğinde kabri bulunan Akit Medya Grubu İcra Kurulu Başkanı merhum Mustafa Karahasanoğlu ağabey de unutulmadı.

Akit Medya Grubu yöneticileri ve çalışanları Karakaya'nın ardından Karahasanoğlu'nun da kabrini ziyaret ederek dualar etti.

"Dünyada iki kalem var ki beni çok etkilemiştir"

2021 yılında Hasan Karakaya için Haliç Kongre Merkezinde düzenlenen anma törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Dünyada iki kalem var ki beni çok etkilemiştir. Birinci üstad Necip Fazıl Kısakürek, ikincisi de Hasan Karakaya. Bunlar kalemleriyle malum cephelere her zaman korku salmışlardır ama korkmamışlardır. Çok önemli. Hasan Karakaya kardeşimiz köşesinde işte bunu başarı bir şekilde yürüttü.” demişti.

Erdoğan, Hasan Karakaya'nın özellikle 28 Şubat döneminde verdiği mücadelenin, onun yiğitlik beratı olarak herkesin hafızasına kazındığını vurgulayarak, şunları kaydetmişti.

"Siyasetin ve toplumun gazete manşetleriyle hizaya çekildiği o meşum günlerde Hasan Karakaya, halkın ve hakkın sesi olmuştur. Darbeciler tehditle susturamadıkları Hasan Karakaya'nın kalemini bu kez uyduruk davalarla kırmaya çalışmış, ancak onun iradesini rehin, kalemini esir alamamışlardır. Dönemin vesayetçi basınına ve darbecileri ayakta alkışlayan yargısına rağmen Hasan Karakaya, linç edilme pahasına özgürlükleri, milli iradeyi ve milletin değerlerini savunmayı sürdürmüştür. İkbal peşinde koşanlardan, köşesini kiraya verenlerden, üç kuruşluk dünya menfaati için zulmü alkışlayanlardan, zulmü mazur gösterenlerden, zulme boyun eğenlerden asla olmamıştır. Darbecilere şirin görünmek uğruna gazete manşetlerinden 'Bırak git' çağrısı yapan korkaklara prim vermemiş, duruşunu, vakarını, gazetecilik mesleğinin haysiyetini son nefesine kadar korumuştur. Ne söylemişse, ne söyleyecekse hesapsız söylemiş. Ucu nereye varırsa varsın perdesiz konuşmuş, hakkın hatırını daima yüksekte tutmuştur. Korkmamış, ürkmemiş, sinmemiş, adam gibi adam