Rubio, Senato Dış İlişkiler Komitesindeki onay oturumunda Orta Doğu ile ilgili soruları yanıtladı.

Çin ile ilişkiler başta olmak üzere ABD'nin dış politikada karşılaştığı zorluklara değinen Rubio, "yabancı güçlere bağımlılığı" azaltma ihtiyacını vurguladı ve Çin'i "gelişmekte olan statüsünü kötüye kullanmakla" eleştirdi.

Rubio, "İhtiyacımız olan ham maddeler, ilaç üretme, ekonomimizi besleme, kendimizi veya halkımızı besleme yeteneği için yabancı güçlere bağımlı hale gelen bir ülke olmayacağız." şeklinde konuştu.

"Felaketle sonuçlanacak küresel çatışmayı önlemek için Çin ile doğrudan ve dürüst diplomasinin önemini" vurgulayan Rubio, Çin'le ilgili dış politikayı ABD ulusal çıkarlarıyla uyumlu hale getirme hedefinden bahsetti.

Çin'in Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyindeki pozisyonuyla ilgili de değerlendirmede bulunan Rubio, "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyini düşünün ki bu açıkça küresel çatışmayı önleme amacıyla oluşturulmuştu. Ne yazık ki bugün dünyadaki en büyük istikrarsızlık itici güçlerinden ikisi Güvenlik Konseyinde veto oyu kullanıyor, bu, Güvenlik Konseyini neredeyse işlevsiz hale getirdi." ifadelerini kullandı.

İran'ın, Orta Doğu ve İsrail'e karşı tutumunu eleştirdi

Marco Rubio, konuşmasında İran'ı, İsrail'e karşı tutumu ve bölgedeki hedefleri konusunda eleştirirken, yaptırımlarla zayıflatılsa da Tahran yönetiminin Orta Doğu'daki amaçlarından vazgeçmediği iddiasında bulundu.

İran'ın Rusya ile birlikte Güney Amerika'daki bazı ülkelerle olan ilişkisine atıfta bulunan Rubio, şunları kaydetti:

"Venezuela'da Rus varlığınız var, çok güçlü bir İran varlığınız var. İranlılar aslında, kendi yarım küremizde İran insansız hava araçlarının üretimi için insansız hava aracı fabrikaları inşa etmeye başlıyorlar. Venezuela rejiminin kendi yarım küremizdeki Hizbullah çalışanlarına gerçek ama gayrimeşru pasaportlar sağlama konusundaki uzun uygulamasından bahsetmiyorum bile."

İsrail'in "tarihsel olarak, kuzeyde Hizbullah, batıda Hamas, daha kuzeyde ise sürekli nükleer silahlara sahip olmak isteyen İran gibi düşmanlarla çevrili" olduğunu söyleyen Rubio, Tel Aviv yönetiminin ABD'nin desteğine ihtiyacı olduğunu vurguladı.

Rubio bu konuda, "Başkan (Donald) Trump yönetiminin, Amerikan tarihindeki en İsrail yanlısı yönetim olmaya devam edeceğinden eminim." diye konuştu.