Gündem
CHP’nin maskarası oldular! Cuntacıdan kahraman olmaz
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katıldığı KHO mezuniyet töreni sonrasında korsan yemin ederek milli iradeye kılıç çektikleri için TSK’dan atılan 5 eski teğmen apar topar Anıtkabir’in yolunu tutarak nasıl siyasallaştıklarını gözler önüne serdi. Cuntacılardan kahraman olamayacağını tescilleyen disiplinsizlerin CHP tabanını oluşturan kemalist kesime mesaj vermesini değerlendiren uzmanlar, “Anıtkabir yerine, CHP merkezine gitselerdi daha isabetli olurdu” diye konuştular.
ONLARIN MÜSTAHAKI CHP
Olan biteni değerlendiren AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Şahin, şunları dile getirdi: “TSK’ya siyaset karıştırmayalım diyorlar. Bu 5 teğmen, daha teğmen oldukları gün TSK’yı siyasetin içine soktular. Bir de siyasetten uzak olduklarını söylüyorlar. Türk siyasetinde 1960’tan bu yana gelen süreçleri de göz önünde bulundurmak lazım. 27 Mayıs’ı, 12 Mart’ı 12 Eylül’ü, 28 Şubat’ı ve 15 Temmuz’u unutmayalım. Talat Aydemir darbe girişimlerini de unutmamak gerekiyor. İsmet İnönü zamanında 1500 Harp Okulu öğrencisinin askeriyeden atılmasını da dillendirmekte fayda var. Şimdi bunu konuşuyorsak bu ayrılma kararı verilen 5 teğmenin de bunu düşünmesi gerekiyordu. Anıtkabir’e gitmişler, resim vermişler. Farkındaysanız bir süreç işletiyorlar. Anıtkabir’e gideceğinize CHP genel merkezini, genel başkanını ziyaret etseydiniz daha iyi olurdu. Bir kesim var, ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ diyenleri ihraç ettiler diyorlar. Tamamen yalan söylüyorlar ve bilerek bu işi sürdürüyorlar.”
ANITKABİR İSTİSMARI
Akit’e konuşan Güvenlik Uzmanı Emekli Albay İbrahim Keleş de, şunları söyledi: “Bu teğmenler ‘emre itaatsizlikte ısrar’ kapsamına girdiler. Bu nedenle TSK’dan ayırma kararı doğru ve yerindedir. Teğmenlerin aynı zamanda siyasi bir davranış sergilediklerini de söylemek mümkündür. 28 Şubat döneminde yasal olmadığı halde mezuniyet törenlerinde bu metnin okunduğu bilinmektedir. 15 Temmuz darbe teşebbüsünden sonra mezuniyet ve diploma törenlerinde bu uygulama tamamen kaldırılmıştır. Hal böyleyken teğmenlerin bunu okuması ve organize bir eylem halinde sergilemeleri, elbette kabul edilemezdi. ‘Mustafa Kemal’in askerleriyiz’ sözü, ilk defa bu metinde kullanılsaydı vatandaşların herhangi bir tepkisi olmayacaktı. Ne var ki, 2003 yılından itibaren, mevcut yönetim aleyhine yapılan yürüyüşlerde, bu söz siyasi bir slogan olarak kullanılmıştır. Özellikle 2007’de CHP’nin başını çektiği Cumhuriyet Yürüyüşlerinde de bu slogan dillendirilmiştir. Hatta Sırrı Sakık, bu slogan üzerinden CHP’ye hakaretamiz ifadeler kullanmıştı. Teğmenlerin TSK’dan ayırma işleminin ertesi günü topluca Anıtkabir’e gitmeleri, CHP’lilerin zaman zaman şikayet etmek için Anıtkabir’e gitme eylemleriyle benzeşmektedir. Netice itibariyle, bu yaşananların mesleki bir yanı olmakla birlikte öte yandan siyasi bir tarafı olduğunu da okuyabiliyoruz.”
PİŞMAN OLMADIKLARI ORTADA
Güvenlik Uzmanı Ersan Ergür ise şunları kaydetti: “TSK’dan ihraç edilen teğmenlerin, bu olayın vuku bulmasından sonra topluca Anıtkabir’e gitmeleri, yaptıkları eylemden bir pişmanlık duymadıklarını, bunu bir amaçla ve mesaj niteliğinde yaptıklarını ortaya koymaktadır. Türkiye’de Atatürkçülüğü kullanarak Müslümanlar üzerinde bir üstünlük veya bir efendilik kurma anlayışı artık terk edilmelidir. Teğmenlerin Anıtkabir’e gitmelerinin altında Türkiye’de yeni bir kutuplaşmanın fitilini yakmak gibi bir niyet olduğunu değerlendiriyorum. Çünkü Atatürkçülük, Anıtkabir, Kemalizm gibi ideolojik isimler, muhafazakâr kesimle devlet arasında bir çatışma unsuru olarak kullanılmıştır. Bu bakışa sahip olan Atatürkçü anlayış, her zaman için Atatürkçülüğü ve Kemalizmi, Müslümanların üzerinde her zaman bir sopa, bir tehdit unsuru olarak veya bir terbiye unsuru olarak kullanmıştır. 28 Şubat darbe sürecinde de bu zihniyeti hep beraber yaşadık. Ancak artık bu zihniyetin devri kapanmıştır. Köhnemiş bu düşünce yapısı Türkiye’nin demokrasi çöplüğünde yok olmaya mahkûmdur.”