AKİT MENÜ

Gündem

Hükümete ayar vermeye kalkan darbeci TÜSİAD için savcılık harekete geçti! Baronlar ihanetin hesabını verecek

1979’da Ecevit hükümetini deviren ilanlarla ülkeyi 12 Eylül karanlığına sürükleyen, 1997’de Erbakan hükümetine karşı karalama kampanyaları yürüterek 28 Şubat post modern darbesine zemin hazırlayan, 2007’de Erdoğan hükümetine verilen e-muhtıraya alkış tutan, FETÖ’yle mücadele edilirken, “Ortada paralel devlet yok” diyen vesayetçi TÜSİAD’ın dün de mahkeme kararlarına “siyasi operasyon” demesi üzerine yargı harekete geçti.

Haber Merkezi

Buğra Kardan  İstanbul

Darbe ve koalisyon devirlerini mumla arayan TÜSİAD’ın skandal eylemleri, söylemleri bitmek tükenmek bilmiyor. Siyasi gerilimlerden nemalanan patronlar kulübünün evvelsi gün Ümit Özdağ, Ayşe Barım, Ekrem İmamoğlu, CHP-DEM bloğunun belediyeleriyle ilgili yargı kararlarını siyasi operasyon gibi lanse etmeye girişmesi ve hükümete kılıç çatan 5 cunta heveslisi teğmenin ordudan atılmasına sert çıkması bardağı taşıran damla oldu. TÜSİAD’ın çirkin sunumu, YİK Başkanı Ömer Aras ve Orhan Turan’ın hadsiz sözleri milyonları sinirlendirdi. Bu sözlere yargı da kayıtsız kalmadı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Aras’la ilgili soruşturma başlatıldı. Aras’ın yargıya telkin ve yönlendirmede bulunduğu belirlendi. Aras’a ‘adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs’, ‘gerçeğe aykırı bilgiyi alenen yayma’ suçlamaları yöneltildi.

HÜKÜMET DEVİRME ALIŞKANLIĞ


Hatırlara ise TÜSİAD’ın kirli geçmişi geldi. Patronlar kulübü, 1979’da Ecevit hükümetini deviren ilanlar vererek, 12 Eylül darbesinin yolunu açmıştı. 1997’de de “Laiklik elden gidiyor”, “İrtica geliyor” tantanalarıyla Erbakan hükümetini alaşağı etme cihetine gitmiş, 28 Şubat post modern darbesine ortam oluşturmuştu. İmam hatiplerin ortaokul bölümünü kapatanları, meslek liseleri dahil katsayı zulmüne imza atanları şakşaklamıştı. 2007’de Erdoğan hükümetine verilen e-muhtırayı alkışlamıştı. 2013’te ülkeyi yakıp yağmalayan Gezicileri masumlaştırmaya çalışmıştı. 2014, 2015 ve 2016’da FETÖ’yle mücadeleyi akim kılmak için çırpınmıştı. 2014’te “Ortada paralel devlet yok” iddiasında bulunacak kadar ileri gitmişti. 2015’te Türkiye’nin koalisyon devirlerine döndürmek için didinmişti.

BİR DÖNEMİN DOKUNULMAZLARI

Akit’e konuşan Avukat Ertuğrul Akar, şu değerlendirmelerde bulundu: “TÜSİAD, vesayet makamları için çalışmaya devam ediyor. Bu derneğin ülkeye zararı yararından çok. Ekonomiye girmeyen, PKK’ya laf etmeyen bu derneğin mahkeme kararlarını yermesi dikkat çekici. Karışmaması gereken konulara karışıyor. Görevinin, alanının dışına çıkıyor. Bu da doğal görülüyor. Yani ahlâktan, vatandan, milletten söz eden bir cami imamına ‘otur oturduğun yerde’ denirken TÜSİAD’ın ülkeye zarar veren siyasi açıklamalarına ses çıkarılmıyor. ASKON gibi Anadolulu sermayedarları bünyelerinde barındıran yapılanmalar var. Muhtemelen bunlar baronları tedirgin ediyor. Ekonomik tekelinin kırıldığı için sinirleniyor ve iktidara yükleniyor. Patronlar kulübü epeydir görünürde yoktu. Anlaşılan CHP’nin cumhurbaşkanı adayını belirlemeye koyulması erken seçim baskısı yapmasıyla yüreklendi. Eski planı yeniden sahnelemeye başladı. Ama şu anda o eski Türkiye yok. Tahkikat başlatmış durumda. O zehirli cümleler tek tek ele alınacak. Hukuka aykırı durum, bağlantı olup olmadığı araştırılacak. Başkanın ifadesi de alınacak. Burada önemli olan tahkikat başlatmak. Daha evvel TÜSİAD idarecilerine bırakın tahkikatı dokunulmazdı, hakkında konuşulmazdı bile. Artık dokunulmayanlara dokunuluyor.”

PKK’NIN TÜSİAD’I MI DİYE SORARLAR

Avukat Cengiz Ocakçı da şunları söyledi: “TÜSİAD ne ve kim adına konuşuyor? Sermaye adına mı, halk adına mı konuşuyor? Karar versin. Bir kere görevini, alanını unutmaması gerek. Siyasi propaganda yapmaması gerek. Patronlar kulübü, siyasetle ilgileniyorsa parayı veya fabrikayı bırakmalı. Devletin de yanında yer almalı. Bakıyorum, Ömer Aras ve Orhan Turan çıkıp kayyım kararlarını yeriyor. Bunlara ‘Siz DEM’in mi, devletin mi tarafındasınız’ sorusu sorulmaz mı? Biz onları çok iyi tanıyoruz. Karşımızda darbelere, muhtıralara tavır almayan ve koalisyon dönemlerini arayan bir yapı var. Halkın yanında olmayan, eğitim ve okuma hakkı yenen binlerce gencin dramını umursamayan var. TÜSİAD üyeleri, kendi menfaatlerini temel alıyorlar. Bunlar, montajcılar. Paradan kuvvet alıyorlar. Bunların skandal eylemleri, eylemleri de toplumu şaşırtmıyor. Ülkenin önemli bölümü bunların yakalarını yapışılmasını diliyor. Bu yönde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı müspet bir adım attı. Nihayetinde hata yapanın yanına kâr kalmamalı. Ne demek yargı kararlarını dile dolamak ve siyasi operasyon olarak sunmak? Ne demek kayyım ve ordudan ihraç kararlarına muhalefet etmek? Devletin güvenliğiyle ilgili tedbir almasından daha doğal ne var? Akıllarından çıkarmamalılar ki kimse yargıdan kaçınamaz. Kimse sorumsuz, dokunulmaz değildir. Kimse de yargılananı aklayamaz. Artık eski Türkiye yok. TÜSİAD üyeleri alışsınlar, eskisi gibi hukuksuzluklar hoş görülmeyecek.”

Yorumlara Git

Savaşa hazırlık eğitimi: Tüm evlere savunma kitapçığı dağıtılacak!

İsrail'den yeni işgal rotası! 'Suriye'den çekilmeyeceğiz'

Kabine bugün toplanıyor

'Amerika ve İsrail’in sonu geliyor!'

ABD’den Maduro’ya “Terör Örgütü kılıcı! Rubio’dan skandal çıkış: “Güneşler Karteli, 24 Kasım’da FTO oluyor!”