BUĞRA KARDAN  İSTANBUL

Bunları perdelemek için ülke ülke turlayarak Türkiye’nin aleyhine ileri geri laflar eden İmamoğlu, Bulgaristan’da da akla zarar ifadeler kullandı. Sofya’da düzenlenen B40 Balkan Şehirleri Zirvesi’ne katılan İmamoğlu, kötü İngilizcesiyle “Hâlihazırda hem hukuka hem de akla meydan okuyan yarım düzine davayla karşı karşıyayım. Siyaset yelpazesinin her yönünden meslektaşlarım ve muhalefet üyeleri, mesnetsiz suçlamalarla ya da sadece fikirlerini söyledikleri için, bir gece içinde görevden alınıyor ya da tutuklanıyorlar” deme hadsizliğinde bulundu. 2024’te Almanya ve Mısır’da terörle irtibatlı belediyelere kayyım atanmasından yakınan, Brezilya’da da Türkiye’de otoriter yönetim bulunduğu iftirasını ortaya atan İmamoğlu’nun son açıklaması bardağı taşıran damla oldu. Kılıçdaroğlu’nun yolundan giderek dünyaya iktidarı ve yargıyı jurnalleyen İmamoğlu toplumda büyük tepki topladı.

SEN NASIL VATANSEVERSİN

Konuya ilişkin Akit’e konuşan AK Parti Adıyaman Milletvekili Mustafa Alkayış, şunları söyledi: “Siyasiler, sorumlu olmalıdırlar. Görevleri ya da unvanları ne olursa olsun dışarıda ülkelerini karalamamalıdırlar. İmamoğlu’nun Sofya’da yaptığı açıklamalar belli. Bu açıklamalar çok yanlış. İmamoğlu’nun da başka birinin de yabancılara ülkemizi ve hukukumuzu kötüleme hakkı yok. Fikirler, tavırlar farklı olsa da dışarıda Türkiye ve Türkiyelilik ekseninde bir araya gelmek gerektiği unutulmamalı. Bunun yanında ülkede erkler ayrılığı var. Önemli erklerden yargı, bağımsız ve tarafsız. Onun için konuları bağlamlarından koparıp tahkikatlar ve davalarla ilgili hatalı yorumlar üretilmemeli. Muhakkak ve muhakkak dikkatli üslup kullanılmalı. Siyasiler, bu hususta daha da duyarlı olmalılar. Bilhassa muhalif figürler, yargıyı içeride ve dışarıda yıpratmaktan kaçınmalılar. Mahkeme kararlarını orada burada tartışmaktan imtina etmeliler. Hepimiz aynı gemideyiz. Devlet hepimizin. Devlet organlarını şikâyet etmenin, toplumda infial uyandıracak eylemlerde bulunmanın büyük bir hata olduğunu aklımızdan çıkarmamalıyız. Mahkeme kararlarına itibar etmeliyiz. AK Parti’yi örnek almalıyız. AK Parti’nin geldiği gelenek haksız kararlarla karşı karşıya kaldı. 28 Şubat döneminde olanlar ortada. Bunlara rağmen AK Parti’nin yöneticileri, toplumu karşı karşıya getirecek bir adım atmadılar. Hukukun güçlenmesinden yana oldular. Onun için muhalif figürlere önerimiz Türkiye’nin hayrına olacak cümleler etmeleri, tahkikatları ve davaları siyasi polemik hâline getirmemeleridir.”