Aşırı sağcı lider Marine Le Pen ve sekiz Avrupa Parlamentosu üyesi AB fonlarını zimmete geçirmekten suçlu bulundu.

Le Pen ve milletvekilleri ile birlikte yargılanan 12 yardımcı da suçlandı. Mahkeme, Avrupa Parlamentosu'nun "gerçekte aşırı sağ parti için çalışan kişilerin sorumluluğunu üstlenmesi" suretiyle toplam zararın 2,9 milyon euro olduğunu tahmin etti.

Mahkeme Başkanı Bénédicte de Perthuis, suçlu bulunan dokuz milletvekili ve on iki yardımcısının "hayali sözleşmeler" imzaladığını ve parti içinde açıkça bir "sistem" bulunduğunu açıkladı.

Perthuis, sanıkların kişisel kazanç sağlamadığını ancak Avrupa Birliği fonlarını kendi partileri lehine yönlendirdiklerini belirtti. Hâkim, "Bu kişilerin tamamının aslında parti için çalıştığı, ancak milletvekillerinin onlara herhangi bir görev vermediği tespit edilmiştir" dedi.

Ayrıca, soruşturmaların bu durumun yalnızca bir yönetim hatası olmadığını gösterdiğini vurgulayan hâkim, "Bu, partinin maliyetlerini azaltmak için kurulan bir sistem çerçevesinde yapılan zimmet suçudur" ifadelerini kullandı.

Mahkeme başkanı açıklamanın devamında, "Açık olalım; hiç kimse siyasete karıştığı için yargılanmıyor, konu bu değil. Soru, sözleşmelerin uygulanıp uygulanmadığıydı" denildi.

Mahkeme sırasında Marine Le Pen'in zaman zaman başını sağdan sola sallayarak karara tepki gösterdiği görüldü.

Libération gazetesinin haberine göre, mahkeme yaklaşık 12 yıl boyunca 40’tan fazla sahte sözleşme yapıldığını tespit etti.

The Guardian'dan Jakup Kruba "Dikkat edilmesi gereken bir nokta: Hâlâ mahkumiyet kararını beklememiz gerekiyor. Bu kararın, kendisinin cumhurbaşkanlığı görevi için aday olmaya uygun olmadığına dair bir beyan içerip içermeyeceği ve kararın ne zaman geçerli olacağına ilişkin bilgiyi de içermesi gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.

Le Pen'in siyasi yasağı kesin ancak zamanı belli değil
Mahkeme, Marine Le Pen’in kamu görevine aday olmasının yasaklanacağını açıkladı, ancak baş hâkim bunun ne kadar süreyle geçerli olacağını ve derhal yürürlüğe girip girmeyeceğini henüz belirtmedi.

Bu detayların önümüzdeki saat içinde açıklanması bekleniyor.

Cezası açıklanmadan mahkeme salonunu terk etti
Marine Le Pen, cezası açıklanmadan önce mahkemeden ayrıldı. Pas-de-Calais Milletvekili, özellikle Catherine Griset'in eşliğinde duruşma salonunu terk etmeyi tercih etti.

Le Pen ile birlikte kimler yargılanıyor?
Marine Le Pen ve tüzel kişilik olarak yargılanan Ulusal Birlik (RN) partisinin yanı sıra, davada adı geçen sanıklar arasında RN üyesi veya eski üyesi olan birçok isim bulunuyor:

On bir Avrupa Parlamentosu üyesi, olayların yaşandığı dönemde Ulusal Cephe (FN) çatısı altında seçilmişti. Bunlar arasında Perpignan Belediye Başkanı Louis Aliot, eski RN geçici başkanı Jean-François Jalkh, Avrupa Parlamentosu üyesi Nicolas Bay ve partinin eski ikinci ismi Bruno Gollnisch yer alıyor.

Eski FN lideri Jean-Marie Le Pen (7 Ocak 2025'te hayatını kaybetti) ve eski AP üyesi Jean-François Jalkh (67 yaşında) da bu davada suçlanan isimler arasında.

On iki kişi, parlamento asistanı olarak gösterilmiş. Bunlar arasında Thierry Légier, Catherine Griset, mevcut RN milletvekilleri Timothée Houssin ve Julien Odoul ile Marine Le Pen’in kız kardeşi Yann Le Pen bulunuyor.

Dört parti çalışanı, bunlar arasında Wallerand de Saint-Just yer alıyor.

'Siyasi ölüm' demişti
Bu senaryoyu "siyasi ölüm" olarak tanımlayan Le Pen, partisine fayda sağlamak amacıyla AB parlamentosunun parasını hortumlamayı amaçlayan "bir sistemin" başında olduğu suçlamalarını reddetmişti. Le Pen, parlamento çalışmalarını, partisinin milletvekillerinin ihtiyaçlarına göre uyarlamanın kabul edilebilir olduğunu savunarak mahkemeye verdiği ifadede "Kesinlikle en ufak bir usulsüzlük, en ufak bir yasa dışı hareket yaptığımı düşünmüyorum" ifadelerini kullanmıştı.

Ne olmuştu?
Le Pen'in Avrupa Parlamentosu (AP) milletvekilli olduğu dönemde 2 kişiye hayali danışmanlık hizmetleri nedeniyle AP fonlarıyla maaş ödediği iddia ediliyor.

Fransa'da Marine Le Pen'in de aralarında bulunduğu, eski adıyla Ulusal Cephe Partisinden seçilmiş bazı AP milletvekilleri hakkında 2004-2016 yıllarında AP'de "hayali istihdam" oluşturdukları iddiasıyla 2015'te soruşturma açılmıştı.

Paris savcılığı, Le Pen ve babası Jean-Marie Le Pen dahil partinin bazı AP üyeleri hakkında AB'ye ait fonları kötüye kullandıkları ve "suçu gizledikleri" gerekçesiyle dava açılmasını istemişti.

2018'de isim değişikliğine giderek Ulusal Birlik (RN) ismini alan oluşumun önde gelen ismi ve eski cumhurbaşkanı adayı Le Pen ile babası Jean-Marie Le Pen ve Louis Aliot ile Bruno Gollnisch gibi isimlerin aralarında bulunduğu 27 partilinin AB fonlarını kötüye kullanmaktan yargılandıkları dava, Eylül 2024'te Paris Ceza Mahkemesi'nde görülmeye başlanmıştı.

Le Pen için mahkumiyet kararı çıkarsa 2027 Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olamayabilir.

Anketlerde önde görünüyor
2 aydır devam eden süreçte Le Pen’in 5 yıl ceza alacağı konuşuluyordu. Le Pen, suçlu bulunması durumunda verilen ceza ne olursa olsun temyize gideceğini belirtmişti. Burada önemli olan detay, mahkemenin “kararın hemen geçerli olacağına” dair bir hükümde bulunup bulunmayacağı. Bu durumda karar itiraz halinde bile hemen uygulanacak. Bu süreç, Marine Le Pen’in şimdiden favorisi olarak görüldüğü 2027 seçimlerinde aday olmasının önüne geçebilir.

Avrupa’da aşırı sağcı dalganın yükseldiği günlerde Le Pen de iktidara yürüyordu. 2022’de yapılan son cumhurbaşkanlığı seçimlerinde merkez partilerin Emmanuel Macron’un arkasında birleşmesiyle yenilen Le Pen, 2024’te yapılan Avrupa Parlamentosu seçimlerinde ise büyük bir zafer elde etmişti. Le Pen’in partisi Ulusal Birlik, bu seçimlerde oyların yüzde 31.37’sini almış, en yakın parti yüzde 14.6’da kalmıştı. Yapılan kamuoyu araştırmalarına göre Le Pen, şu anda da cumhurbaşkanlığı için favori durumda. Le Figaro’nun aktardığına göre Ihop’un yaptığı ankette Le Pen, sol ve merkez bloğun adayı kim olursa olsun yüzde 34 ile 37 oy arasında alarak birinci aday çıkıyor.