Gündem
Masum Necmettin Erbakan içeri hırsız Ekrem İmamoğlu dışarı! İişte CHP ikiyüzlülüğü
CHP, kayıp trilyon yalanıyla seçim kampanyasında harcanan hazine yardımı üzerinden merhum Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’a hayatı zindan etmiş ve 80 yaşında hapse gönderebilmek için AYM’ye gitmişti. Aynı CHP şimdi ise, hakkında sayısız suçlama bulunan eski İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu için özgürlük naraları atıyor.
MUHAMMET KUTLU ANKARA
CHP, kayıp trilyon yalanıyla seçim kampanyasında harcanan hazine yardımı üzerinden Merhum Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’a hayatı zindan etmişti. Erbakan aleyhine kurulan kayıp trilyon kumpasını yandaş medyayla birlikte aylarca süren karalama kampanyasına dönüştüren CHP, Milli Görüş Liderini 80 yaşında hapse gönderebilmek için Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuştu. Aynı CHP, şimdi hakkında “yolsuzluk, rüşvet, irtikap, ihaleye fesat karıştırma, kişisel verileri yasadışı yollardan ele geçirme” gibi suçlamalarla soruşturma başlatılarak tutuklanan eski İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’na özgürlük istiyor. İmamoğlu için günlerce taşkınlıklar ve olaylara neden olan gösteriler, eylemler yapan CHP, işi yerli mallara boykota, bir gün boyunca Türkiye genelinde alışveriş boykotuna kadar vardırdı. Miting meydanlarında İmamoğlu’na özgürlük isteyen CHP Genel Başkanı Özgür Özel, demokratik bir ülkede bahsi bile edilmeyecek, “Cumhurbaşkanı adaylarının, parti genel başkanlarının cezaevine konulmaması” gerektiğini bile dillendirmekten geri durmadı.
‘İMAMOĞLU’NA ÖZGÜRLÜK KAMPANYASI İKİYÜZLÜLÜKTÜR’
Merhum Necmettin Erbakan’ın özel doktorluğunu yapan, 19-20’inci Dönem Refah Partisi Tokat Milletvekili Dr. Ahmet Fevzi İnceöz, konuya ilişkin Akit’e yaptığı değerlendirmede, “Merhum Erbakan hocamızın aynı zamanda doktoru olduğum için yanında bulunurdum. “Kayıp trilyon” iftiraları hocamızı çok üzmüştü. Kayıp trilyon davası kapsamında, merhum Erbakan hocamızın evine savcılık talimatıyla polis ekipleri gönderilmişti. Ama Sayın Erdoğan bunu duyunca İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’yu arayıp derhal polisin geri çekilmesini istemişti. Ondan sonra da AK Parti Grubu olarak Meclis’te yasal düzenleme yapıp Erbakan’ın hapse girmesini önlediler. AK Parti’nin, merhum Erbakan için çıkarttığı infazının ertelenmesine ilişkin yasayı CHP, Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) götürmüştü. ‘Yürütme durdurulsun ve Erbakan hapse girsin’ talebinde bulunmuşlardı. Fakat AYM bunu reddetti. Hatta o dönemde CHP yandaşı sol basında ‘Erbakan’a özel yasa’, ‘Erbakan’ı kurtarma yasası’ gibi karalama haberlere yer verildi. O zaman merhum Erbakan hocamızı ileri yaşında cezaevine attırmak için elinden gelen her şeyi yapan CHP’nin, şimdi hakkında onca ağır suçlamalar bulunan Ekrem İmamoğlu’na özgürlük kampanyaları düzenlemesi tam bir siyasi ikiyüzlülüktür. Erbakan hocamız, ‘hasmın şahitliği en kuvvetli delildir’ derdi. Dikkat ederseniz İmamoğlu’nun yaptıklarını ifşa eden CHP’lilerdir. Kanaatim, İmamoğlu’na yönelik şikayetler ve ihbarlar bir mal bölüşememe durumudur. Bölüşümden belki yeterli pay almadığını düşünenlerin başvurularıyla, sundukları delillerle başlamış bir soruşturma kapsamında tutuklanmıştır İmamoğlu. Maşeri vicdanda uyanan kanaat, her tarafta gerçekleri ortaya koyuyor. Hocamın esprili yönü vardı. Yine onun sıkça söylediği gibi, CHP’nin düştüğü durumu bir sandalye atıp izlemek lazım. CHP’nin İmamoğlu’nu cezaevinden çıkarmak için yaptığı gösteriler, eylemler ülkemize zarar veremeyecektir. Sayın Cumhurbaşkanımızın, ülkemizin, İslam aleminin, Türk dünyasının lideri olmasından öte, insanlığın şu anda lokomotif lideri olduğu ayan beyan ortadadır. CHP’nin birlik ve dirliğimize kast eden kampanyaları, yalnızca onların gerçek yüzünü ortaya koymaktadır” diye konuştu.
‘İMAMOĞLU’NU AKLAMAYA ÇALIŞMASI TARİHE UTANÇ VESİKASI OLARAK GEÇECEKTİR’
Merhum Erbakan’a yakın isimlerden, Politikadam.com Genel Yayın Yönetmeni, Gazeteci Yazar Fehmi Çalmuk da şunları söyledi: “Türkiye’de bir cunta darbesi olarak tarihe geçen 28 Şubat döneminde partisi kapatılan ve Cumhuriyet tarihinin en geniş siyasi yasaklı listesi oluşturulan, bu da yetmiyor gibi, uydurdukları trilyon davası ile kumpas kurulan Milli Görüş lideri 54’üncü Hükümet Başbakanı Necmettin Erbakan’ı, ilerlemiş yaşına rağmen mahkûm ettiren CHP’nin, bugün tanıkların ve MASAK belgelerinin ışığında suçlanan Ekrem İmamoğlu’nun, sütten çıkmış ak kaşık gibi tertemiz bir sicile sahip olduğunu öne sürerek meydan meydan, şehir şehir, ekran ekran dolaşıp aklamaya çalışması tarihe bir utanç vesikası olarak geçecektir. Sözde iddialar ve belgelerle 80 yaşındaki bir eski Başbakanı mahkûm etmek, illa cezaevinin dört duvarı arasına koymak, ev hapsini iptal ettirebilmek için Anayasa Mahkemesi kapılarına giden Cumhuriyet Halk Partisi yönetimi bu utancı unutturmak istercesine şimdi telaşla Ekrem İmamoğlu için af kampanyası düzenliyor. 38’inci kurultayın üzerindeki şaibeden kurtulabilmek için alelacele olağanüstü kurultay yapan Cumhuriyet Halk Partisi yönetimi, şimdi iddiaları ve belgeleri Cumhuriyet Halk Partisi üyeleri tarafından savcılığa sunulan, yüzyılın en büyük yolsuzluk davasını aklamak için deterjan üretme gayretine girdi. Eczacı olarak bildiğimiz Özgür Özel, şimdi bir hukuk adamı gibi yorum yapıyor. Ekrem İmamoğlu’nu aklayabilmek için formül arıyor. Yaptıkları zulmü, baskıyı tarih halen canlı olarak yaşatırken, CHP yönetimine idrak yolları muayenesinden geçmesini ve tarihle yüzleşmesini öneriyorum.”
‘ERBAKAN’I HAPSE GÖNDERMEK İÇİN HER YOLU DENEDİLER!’
AK Parti, o dönem Erbakan’ın hapse girmesini önlemek için infaz yasasında değişiklik yapan bir kanun çıkardı. Cumhurbaşkanı Sezer, “kişiye özel düzenleme olmaz” gerekçesiyle yasayı veto etti. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan arkasında durdu. Yasa değiştirilmeden tekrar çıkarılınca anayasa gereği Sezer onaylamak zorunda kaldı. Böylece Erbakan hapse girmekten kurtuldu. Önce ev hapsi kolaylığı getirildi, ardından sağlık raporu ile o zorunluluk da kaldırıldı. 80 yaşındaki Necmettin Erbakan’ın ille de cezaevine konulmasını isteyen CHP, Erbakan’ın hapse girmesini önleyen yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Hem de Sezer’in veto gerekçeleriyle. CHP’li Muharrem Kılıç ve 110 milletvekilinin imzasıyla yasanın iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulundu. Erbakan’ın cezaevine atılabilmesi için CHP’nin AYM’ye başvuru dilekçesinde şu ifadeler yer alıyordu: “Eski bir başbakan hakkındaki hapis cezasının infazı söz konusu olunca, hemen yasa değişikliği yapılmıştır. Hazine zararının tahsili koşulundan vazgeçilerek, başka tazmin yolu getirilmiştir. Refah Partisi’nin kapatılmasından sonra RP Genel Merkezi tarafından il teşkilatlarına dağıtılmayan paraların, dağıtılmış gibi gösterilerek makbuz kesildiği iddiasıyla açılan ‘kayıp trilyonlar davası’ diye bilinen davada Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi mahkûmiyet kararı vermiştir. RP’nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan, ‘evrakta sahtekârlık’ suçundan 2 yıl 4 ay 10 gün hapis cezasına, kurucu üyeler ve il başkanlarından 69 yönetici de ‘yolsuzluk ve zimmete para geçirmek’ suçundan mahkûm olmuştur. Hatta Refah Partisi’nin eski Kayseri İl Başkanı ve Milletvekili Şaban Bayrak da, bu kapsamda aldığı 4 aylık hapis cezasını çekmek üzere cezaevine girmiştir. İşte söz konusu yasa değişikliği ‘Necmettin Erbakan hapse girmesin’ diye, bu davadan dolayı yapılmıştır…”