Rus yapımı S-300PS ve Tor-M2KM hava savunma sistemleriyle donatılan ülke, askeri kapasitesinde tarihi bir sıçrama yapıyor. Bu hamle sadece savunma değil, jeopolitik satranç tahtasında dikkat çekici bir hamle olarak değerlendiriliyor.

Geçtiğimiz günlerde Zafer Günü töreni için yapılan askeri provada, Telegram üzerinden sızdırılan bir videoyla gündeme düşen görüntüler, Kırgızistan’ın Rusya ile olan askeri iş birliğinde yeni bir perdeyi araladı. Gövde gösterisinin yıldızları, Rusya’dan tedarik edilen S-300PS ve Tor-M2KM sistemleri ile Belarus’tan alınıp modernize edilen S-125-2BM Pechora oldu.

Moskova’nın Gökyüzüne Uzanan Stratejisi

Bu dikkat çekici gelişme, 2023’te Rusya ile imzalanan ortak savunma anlaşmasının doğrudan bir sonucu. Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü (KGAÖ) çatısı altında oluşturulması planlanan ortak hava savunma sistemi, sadece Kırgızistan’ı değil, tüm Orta Asya’yı yeni bir güvenlik mimarisiyle tanıştıracak.

Üstelik bu gelişmeler, Kırgızistan bütçesinden tek kuruş çıkmadan hayata geçiyor. Uzmanlara göre bu, Rusya’nın eski Sovyet coğrafyasındaki etkisini askeri teknolojiyle pekiştirme stratejisinin bir yansıması. Bişkek çevresindeki Kant üssü gibi kritik Rus askeri noktalarının korunması da bu stratejinin merkezinde yer alıyor.

Tatbikatlar ve Eğitimlerle Derinleşen İlişki

Moskova’nın yalnızca donanım değil, eğitim ve teknik destek alanında da ciddi kaynak aktardığı biliniyor. Rus eğitmenler tarafından verilen sistem kullanım eğitimlerinin yanı sıra, “Rubezh-2024” ve “Indestructible Brotherhood” gibi ortak askeri tatbikatlar da, Kırgız ordusunun Rus standartlarına entegre edilmesini hızlandırıyor.

Bu gelişmeler, Orta Asya’nın askeri dengelerinde yeni bir denge noktasının oluşmakta olduğunu gösteriyor. Kırgızistan için bu sadece bir füze değil; gökyüzüne yazılmış bir ittifakın imzası.