Teröristlere “arkadaşlar” diyen, eli kanlı militanların cenazelerinde gözyaşı döken CHP’liler, sıra devletin şerefli polisine geldiğinde şehir eşkıyalarını aratmıyor. Gezi olayları sırasında çapulculara müdahale eden polisin anasına küfreden, polisin “yolu açın” uyarısına “it” diyerek tepki gösteren ve 1 Mayıs gösterilerini bahane ederek, polis aracını işgal eden CHP’liler, her fırsatta emniyet mensuplarını hedef alıyor.

ÖZGÜR ÖZEL KIŞKIRTMIŞTI

Ekrem İmamoğlu’na destek için Saraçhane’de toplanan maskeli provokatörlere, “Polisle çatışalım diyenler el kaldırsın” teklifi sunan Özgür Özel’in skandal çağrısının ardından CHP, şimdi de emniyet mensuplarının üzerine araç sürme rezaletiyle çalkalanıyor. 23 Nisan’da Ankara’nın Altındağ ilçesinde meydana gelen olayda “dur” ihtarına uymayan CHP Ankara Milletvekili Adnan Beker’in şoförü polisin üzerine araç sürdü. Yaralanan polis memuru hastaneye kaldırılırken, şoförden şikâyetçi oldu. Yine 23 Nisan’da CHP’li milletvekillerini taşıyan parti otobüsünün şoförü ise başörtülü polisin “dur” ihtarına uymayarak büyük bir kinle aracı polisin üzerine sürmüştü. CHP’lilerin şehir eşkıyası gibi polise yönelik saldırılarından bazıları şöyle:

1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü bahanesiyle İstanbul’da izinsiz gösteri düzenleyenlerin gözaltına alınmasını bahane eden CHP Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal, ağır ifadelerle işgal ettiği polis aracının kapısına dikilerek, uzun süre görevini yapmasına engel oldu.

Aynı Tanal, Ekrem İmamoğlu’nun tutuklandığı 23 Mart’ta ise Çağlayan Adliyesi’nde polislere saldırarak olay çıkardı.

Gezi Olayları sırasında, Ankara’da çıkan göstericiler arasında yer alan dönemin CHP milletvekili Levent Gök, çapulculara tazyikli su sıkan polislere; “Sizin ananızı s...., eşekoğlu eşekler” diyerek küfretmişti.

CHP’li Tuncay Özkan da 2017 yılında, Trabzon’un Maçka ilçesindeki, “Çekil oradan terbiyesiz, edepsiz seni. Defol oradan, it” diyerek görevli polise hakaret etmişti.

YERLİKAYA: KAMU DÜZENİNE TEHDİT

Saldırılara tepki gösteren İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, “Görevini yapan kadın polisimize araçla saldırmak, sadece bir polise değil; devletimize, huzur ve güvenliğimize ve kamu düzenine yapılmış bir tehdittir. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Bu pervasız ve acımasız saldırı, hukuk karşısında hak ettiği cevabı alacaktır” dedi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç da, ‘CHP’nin otobüs şoförüne 23 Nisan’da milletvekillerini 1. Meclis’e götürdüğü için tutuklama talep edildiği’ şeklindeki iddiaları yalanlayarak, “CHP otobüsünü kullanan sürücü hakkında ‘zincirleme şekilde görevli memura mukavemet’ suçundan ‘konutu terk etmeme’ adli kontrol tedbiri uygulanmıştır” bilgisini paylaştı. Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral da, “Otobüsleriyle polisimizi göz göre göre eziyorlar! Bunlardaki düpedüz polis nefreti, devlet düşmanlığı!” ifadesini kullandı.

DÜPEDÜZ DEVLETE MEYDAN OKUMA

Akit’e konuşan TBMM Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu Başkanı AK Parti Milletvekili Veysal Tipioğlu ise, şunları söyledi: “Bu bir trafik ihlali değil, doğrudan devlete, hukuka ve kamu düzenine meydan okumaktır. Bu cesareti nereden bulduklarını, kimlerin bu pervasızlığa zemin hazırladığını hepimiz biliyoruz. Siyaseti sokak şiddetiyle beslemeye çalışan, kolluk kuvvetlerini sistematik şekilde itibarsızlaştıran bir anlayışın ürettiği bu sonuç, sadece bir güvenlik problemi değil, aynı zamanda bir zihniyet sorunudur. Bugün polise karşı bu saldırgan dilin ve eylemin önünü açanlar, aslında devleti hedef almaktadır. Bir yandan ‘hukuk devleti’ nutukları atıp diğer yandan güvenlik güçlerinin görevini yapmasına engel olan bu ikiyüzlü siyaset tarzı, millete hizmet değil, millete ihanettir. CHP’liler, polise karşı geliştirilen bu cüretkâr saldırıları açıkça kınamak ve kendilerini bu sorumsuzluktan ayırmak zorundadır. Devletin polisi hedef alınırken susanlar, üç gün sonra çıkıp ‘hukuk’ adına konuşamaz. Bu zihniyete karşı hukuk kararlılıkla işlemeli. Türkiye Cumhuriyeti devleti, polisini sahipsiz bırakmaz. Emniyet teşkilatımıza yönelik her saldırı, karşısında sadece polis memurunu değil, bu milletin tamamını bulur.”