Antalya'nın dört noktasında gerçekleştirilen deniz dibi temizliği kapsamında son durak Kaleiçi Yat Limanı oldu. 35 gönüllü dalgıç ve deniz polisinin katılımıyla gerçekleşen temizlik dalışlarında, deniz dibinden yaklaşık 1 ton atık çıkarıldı. Suyun üstü kadar altının da korunması gerektiğini vurgulayan yetkililer, denizlerin temiz kalmasının turizm ve ekosistem açısından hayati önem taşıdığına dikkat çekti.

Suyun altında ne ararsanız var!

Dalışa katılan Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Lokman Atasoy, su altının, en az üstü kadar korunması gerektiğini vurguladı. Atasoy, “Suyun üzeri masmavi ve tertemiz görünüyor ama altına indiğimizde binlerce atıkla karşılaşıyoruz. Lastik, pet şişe, cam şişe, fener, klozet ve hatta lavabo çıktı. Türk bayrağına rastladık, onu da çıkardık" dedi. Antalya’nın 640 kilometrelik kıyı şeridiyle önemli bir deniz potansiyeline sahip olduğunu belirten Atasoy, “Antalya, deniz sporları, ulaşım, balıkçılık ve rekreasyon alanları gibi birçok faaliyet açısından çok zengin bir şehir. Turizmi, büyük ölçüde temiz denizlerimize borçluyuz. Bu nedenle denizlerin korunması sadece çevresel değil, turizm açısından da büyük önem taşıyor" ifadelerini kullandı.

Yaptırım şart!

Lokman Atasoy, deniz çöplerinin çoğunun bilinçsizce ya da kazara atıldığını, ancak sonuçlarının ciddi olduğunu belirtti. Özellikle tek kullanımlık plastiklerin büyük tehdit oluşturduğuna dikkat çeken Atasoy, “Birçok ülke bu konuda yasaklar ve kısıtlamalar uyguluyor. Biz de kurallar koymalı, yaptırımları artırmalıyız" diye konuştu. Proje kapsamında bugüne kadar yapılan dört dalışta yaklaşık 1 tona yakın atık çıkarıldığını belirten Atasoy, “Amacımız kamuoyunu bilinçlendirmek, denizlerin kıymetini anlatmak" dedi.