Dünya
Siyonistler hiçbir yerde istenmiyor! Eurovision’da yuhalandılar
Gazze’de çocukları katleden terörist Yahudiler, Avrupa sahnesinde de istenmeyen ülke konumuna düştü. İspanya'dan yayıncı kuruluş, Eurovision sahnesine çıkan İsrailli şarkıcıyı tanıtırken katliamı hatırlattı; seyirciler ise protesto etti, yuhaladı.
Gazze’de çocukları katleden terörist Yahudiler, Avrupa sahnesinde de istenmeyen ülke konumuna düştü. İspanya'dan yayıncı kuruluş, Eurovision sahnesine çıkan İsrailli şarkıcıyı tanıtırken katliamı hatırlattı; seyirciler ise protesto etti, yuhaladı.
Gazze’de çocukların üzerine bomba yağdıran terörist Yahudiler, Eurovision sahnesinde yuhalanarak karşılandı. İspanyol devlet televizyonu RTVE’nin yorumcuları Tony Aguilar ve Julia Varela, İsrailli temsilci Yuval Raphael sahneye çıkmadan önce “Gazze’de 50 binden fazla insan öldü, 15 binden fazlası çocuk” diyerek bir gerçeği yüzlerine çarptı.
Bu cesur hatırlatma, sadece bir yayıncılık refleksi değil; Avrupa kamuoyunun giderek artan vicdani rahatsızlığının da tezahürü. İsrail’in Eurovision’a katılımını sorgulayan açıklama, “barış, adalet ve insan haklarına saygı” çağrısıyla şekillenmiş olsa da; ardında Batı'nın ikiyüzlülüğünün teşhiri yatıyor.
Seyircisiz Yayın, Bayraksız Alan: Avrupa Yayın Birliği’nin İkiyüzlülüğü
Yarışmanın ikinci yarı finalinde sahneye çıkan Yahudi, seyirciden saklandı. Kamera sadece şarkıcının yüzüne odaklandı, ekranlar seyircisiz bırakıldı. Bu, sadece bir güvenlik önlemi değil; Batı’nın sözde özgürlük söyleminin ne kadar sahte olduğunu gösteren bir sansür.
Yahudi, provalarda yuhalandı. Filistin bayrakları açıldı. “Güvenlik” bahanesiyle protestocular dışarı atıldı.
Bu tablo, Avrupa’nın yıllardır uyguladığı çifte standardın yeni bir örneği. Ukrayna’yı işgal ettiği gerekçesiyle Rusya’yı yarışmadan ihraç eden Avrupa Yayın Birliği (EBU), Gazze’de çocukları katleden Yahudi söz konusu olunca “sanat siyasetten ayrı tutulmalı” diyerek kılıf arıyor.
Sokaklar Konuşuyor
İsviçre’nin Basel kentinde yapılan büyük final öncesi protestolar, bu vicdani uyanışın işaret fişekleri. Filistin bayraklarıyla alanlara gelen aktivistler, hem Yahudi'yi hem Batı’nın sessizliğini protesto etti. “Filistin’e özgürlük, soykırımı durdurun” sloganları, eğlencenin dekoru arkasında akan kana isyanın sesidir.
Bu ses, halkların yüzüne kapanan mikrofonlara rağmen sokaklarda yankılanıyor. Açılış töreninden büyük finale kadar her aşamada terörist Yahudi karşıtı tepkiler öne çıkıyor. Artık sahte selamlamalar, gösterişli sahneler yetmiyor; gerçek, gözlerin önüne bir yumruk gibi iniyor.
Eurovision’daki bu gelişmeler, Batı'nın kendi çelişkileriyle yüzleşmek zorunda kaldığı anlardan sadece biridir. Yahudilerin katliamı, sadece Filistin halkını değil, insanlığın vicdanını da hedef alıyor. Ve o vicdan, artık her yerde “Yahudi'yi istemiyoruz!” diyor.