Kürsüye çıkan Özgür Özel’in “her meydan birer Meclis’tir” çıkışı, anayasal düzene açıkça meydan okumak olarak değerlendirildi. Seçimle gelen iktidarı “meşruiyetini kaybetmiş” ilan eden CHP yönetimi, milletin oyunu hiçe sayarak dar bir siyasi hesap uğruna devlet kurumlarına gözdağı vermeye çalışıyor. “İddianameyi yazın, TRT’den yayınlayın” sözleriyle yargıya açıkça talimat vermeye kalkan Özel’in, adalet beklentisini hukuk içinde değil sokak baskısıyla elde etme çabası hukuk devletine karşı açık bir tehdit olarak yorumlandı.

 CHP’nin “Millet iradesi” adı altında başlattığı gösteri zinciri, halkı sokağa çekme çabasından başka bir anlam taşımıyor. Özgür Özel’in Antalya’da yaptığı konuşmada, demokrasiden ve halkın söz sahibi olmasından bahsetmesi ise tam bir ironi. Zira CHP’li belediyelerin yönettiği şehirlerde emekçilerin hakları gasp edilirken, ne bir kürsü kuruluyor ne de “söz millette” deniliyor. En çarpıcı örnek ise İzmir. Tam 23 bin belediye işçisi, insanca yaşamak için greve çıkarken, CHP yönetimi kör sağır olmuş durumda. Belediyenin işçiye değil şov siyasetine yatırım yaptığı bu süreçte, Özgür Özel ve ekibi bir kez dahi emekçilerin yanında saf tutmadı.