ABD’de yaşayan FETÖ firarisi Enes Kanter, ABD Kongresi İnsan Hakları Komisyonu’na katılarak Türkiye’yi şikayet etti. FETÖ mensuplarına yönelik operasyonları ve tutuklamaları eleştiren Kanter’in bir yanında CIA’nın operasyon elemanlarından Michael Rubin, diğer yanında da FETÖ’nün ABD’deki üst düzey yöneticilerinden Alp Aslandoğan yer aldı.

10 Haziran’da ABD Kongresi’nin Tom Lantos İnsan Hakları Komisyonu’nda "Türkiye'de İnsan Hakları" başlıklı bir oturum düzenlendi. Oturum gündemi ise Türkiye’de FETÖ’ye yönelik devam eden operasyonlardı.

Oturumda ilk sözü alan Enes Kanter, yalnızca basketbolcu olarak değil, bir Hizmet Hareketi (FETÖ) mensubu olarak konuştuğunu söyledi.

Türkiye’nin AİHM kararlarına uymamasına, FETÖ operasyonlarını sürdürmesine, HAMAS’ı desteklemesine tepki gösteren Kanter, ABD Kongresi’ne Türkiye’yi durdurma çağrısı yaptı.

Kanter konuşmasında şu şikayetlerde bulundu:

 

FETÖ BULUŞMALARI SOSYAL ETKİNLİKMİŞ

“Erdoğan’ın politikaları ve nefret dolu söylemleri toplumu kutuplaştırdı, dini siyasi kazanç uğruna araçsallaştırdı ve bir zamanlar demokratik bir model olarak gösterilen yapıyı ortadan kaldırdı. Bugün artık şunu konuşuyoruz: Türkiye, sınır ötesi baskı uygulamalarında başı çekiyor; HAMAS’a destek veriyor, İran ve Rusya’ya yönelik ABD yaptırımlarını deliyor, suç şebekeleriyle kara para aklama faaliyetlerinde iş birliği yapıyor.

“Muhalefet siyasetçileri, seçilmiş belediye başkanları, entelektüeller ve gazeteciler tutuklanıyor; şirketlere el konuluyor; bebekli anneler sadece yardım kuruluşlarına bağış yaptıkları için hapse atılıyor. Üniversite öğrencileri hatta çocuklar, sosyal etkinliklere katıldıkları için gözaltına alınıyor.

“Siyasi tutukluların ailelerine yiyecek veya maddi destek sunmak bile terör eylemi olarak nitelendiriliyor. Türkiye’de muhalefet partileri, siyasetçiler ve gazeteciler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın otoriter yönetimi altında sistematik bir baskıya maruz kalmaya devam ediyor. Hükümeti eleştirenler, siyasi saiklerle açılan davalara, keyfi gözaltılara ve karalama kampanyalarına maruz kalıyor.

“Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin açık kararlarına ve uluslararası baskılara rağmen, iş insanı ve hayırsever Osman Kavala ile eski HDP eş başkanı Selahattin Demirtaş hâlâ cezaevinde tutuluyor. Benzer şekilde, İstanbul’un popüler muhalefet belediye başkanı Ekrem İmamoğlu da siyasi amaçlı davalarla gelecekteki seçimlerden men edilmek isteniyor.

MÜDAHALEYE ÇAĞIRDI

“Saygıyla belirtmek isterim ki, ABD Kongresi’ni ve bu Komisyonu aşağıdaki adımları atmaya davet ediyorum: Türkiye’de devam eden siyasi tutuklamaları açıkça kınamaya, ABD’nin desteği ve silah satışlarını insan haklarında ve hukuk devletinde ölçülebilir iyileşmelere koşullu hâle getirmeye, özellikle sürgüne zorlananlar başta olmak üzere, Türkiye’den gelen bağımsız sivil toplum seslerine destek vermeye, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına uymasını talep etmeye, Türkiye’nin sınır ötesi baskı politikalarına ve INTERPOL sisteminin kötüye kullanımına karşı önlem almaya ve yurtdışındaki sürgünler ile muhaliflerin korunmasını sağlamaya. Türkiye halkı özellikle de gençleri, hâlâ özgür ve adil bir toplum hayali kuruyor. Bu hayale destek veren Komisyon’un çabalarını takdirle karşılıyor ve teşekkür ediyorum.”