AKİT MENÜ

Ekonomi

Babacan: Biz yürüyeceğiz onlar peşimizden gelecek

Başbakan Yardımcısı Babacan, ‘’Biz konuştukça kredi derecelendirme kuruluşları olduklarından daha değerli hale geliyorlar. Biz yürüyeceğiz. Bu kuruluşlar da peşimizden gelecekler’’ dedi.

2013-03-30 20:10:34

BURSA
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Standard & Poor’s’un Türkiye’nin notunu yükseltmesiyle ilgili olarak, ‘’Biz konuştukça kredi derecelendirme kuruluşları olduklarından daha değerli hale geliyorlar’’ ifadesini kullandı.
Bursa Valiliği ile Capital ve Ekonomist dergilerinin iş birliğiyle düzenlenen, Anadolu Ajansının medya sponsoru olduğu ‘’Uludağ Ekonomi Zirvesi’’nde, açıklamalarda bulunan Babacan, Türkiye’nin son 10 yıldır her alanda büyük ilerlemeler kaydettiğini ifade etti.
Babacan, özellikle son 3-4 yıldır küresel krizin tüm dünyada hakim olduğu ve dünyayı derinden etkilediği bir dönemde bu krizden en az etkilenen ve krizden en hızlı çıkan ülke olarak da Türkiye’nin gerçekten güzel bir performans sergilediğine dikkati çekti.
‘’KONUŞTUKÇA OLDUKLARINDAN
DAHA DEĞERLİ HALE GELİYORLAR’’
‘’Uluslararası derecelendirme kuruluşu S&P’nin notumuzu artırmasına rağmen bazı edişeler dile getiriliyor. Seçim süreci, cari açık, bu durumlar risk olarak gösteriliyor. Siz bunları sorun olarak görüyor musunuz?’’ şeklindeki soru üzerine Babacan, kredi derecelendirme kuruluşlarının vermiş olduğu not ve yapmış olduğu değerlendirmeler konusunda konuşmayı doğru bulmadığını ifade etti.
Babacan, ‘’Çünkü biz konuştukça kredi derecelendirme kuruluşları olduklarından daha değerli hale geliyorlar’’ diyerek, bu kuruluşların geriden izlediğini ve geriden baktığını ifade etti.
Kredi derecelendirme kuruluşlarının yaptıkları değerlendirmelerin de itibarının ve güvenirliğinin eskisi olmadığına dikkati çeken Babacan, şunları kaydetti:
‘’Bizim açımızdan hala önemli kılan unsur şu; bazı yatırım fonları kredi notuna göre yatırım yapıp yapmamaya karar veriyor. Bu fonlar, 20-30 yıl önce kredi derecelendirme kuruluşlarının daha itibarlı olduğu dönemlerde kurulmuş fonlar. Kendi iç kuralları gereği bu nota bakarak karar veriyorlar. Bizim notumuz arttıkça belki şimdiye kadar cezbettiğimiz bir grup yatırımcı da Türkiye’ye gelip yatırım yapma imkanını bulacak. Bu kişilerle konuştuğumuz zaman gönüllerinde Türkiye var. ‘Bizimkiler 20-30 yıl önce yazmışlar, bu kural beni bağlıyor, gelemiyorum’ diyorlar. Biz onların gönüllerini çoktan kazanmışız. Zaten sıcak da bakıyorlar. Biz yürüyeceğiz. Bu kuruluşlar da peşimizden gelecekler.’’
Türkiye’nin kendi derecelendirme kuruluşu kurması konusunda ise Babacan, ‘’Bankalar Birliğimiz bu konuda ciddi şekilde tartışıyor. Bunun ortaklık yapısı, işleyiş yapısı üzerinde bir ekip çalışıyor’’ dedi.
‘’EUROBOND İÇİN EN AZ İKİ
KURULUŞUN DAHA NOTU LAZIM’’
Başbakan yardımcısı Ali Babacan, ‘’Eurobond ihraç edebilmek için iki rating kuruluşunun daha not vermesine ihtiyacımız var’’ sözünün hatırlatılması üzerine de, şunları kaydetti:
‘’Bu yatırım araçlarında, satın alanların itibar gösterdiği, dikkate aldığı üç-dört tane kredi derecelendirme kuruluşu var. Bunlar herhangi bir kuruluştan değil, bu daha çok ismi bilinenden not alırsa daha kolay pazarlanıyorlar’’ diye konuştu.
Hazine Müsteşarlığının iki kuruluştan, bedel ödemek suretiyle kredi derecesi çalıştırmasını yaptırdığını ama herhangi bir bedel ödemeden kendiliğinden Türkiye’yi derecelendiren kuruluşların da olduğunu anımsatan Babacan, şöyle konuştu:
‘’Mesela S&P o grupta. Kendiliğinden böyle bir çalışma yapıyor ve not veriyor. Bizde yapma demiyoruz.
Bunun yanında yine JCR var. Onlara da herhangi bir ödememiz olmuyor. Onlar da kendileri değerlendiriyor ve kendi kredi notlarını veriyorlar. Ama eurobond ihracı için en az iki tane notu alıp belgelerin arkasına iliştirmek gerekiyor ki bunların dünyadaki yatırımcılara daha rahat ulaşması söz konusu olsun.’’
Özelleştirmede değer kaygısı
Özelleştirme konusuna da değinen Babacan, hükümet olarak bu konuda çok kararlı olduklarını vurguladı. Ekonomide özel sektörün ağırlığını artmasının, kamu sektörünün ağırlığının düşürülmesinin çok temel bir politika alanları olduğunu dile getiren Babacan, bunu da kararlılıkla uyguladıklarını kaydetti. ‘’Bugün köprü ve otoyolların özelleştirmesine onay vermediysek bu köprü ve otoyolların özelleştirme yapmak istemediğimizden değil’’ diyen Babacan, değer konusunda kaygıları olduğunu söyledi. Babacan, ‘’Eğer bir daha bu işe bakarsak, bundan daha fazla değer olabilir diye düşündük ve o sebeple ihale iptal edildi. Yeniden, yeni bir format üzerinde de çalışıyoruz’’ diye konuştu.
Özelleştirmelerin hızla devam ettiğini anlatan Babacan, ‘’Orada herhangi bir sorun yok. Son iki üç yıldır biz özelleştirme hedeflerimizin hep altında kaldık. Bunu da unutmayalım. Hep 10 milyar, 10 milyar bütçeye rakam yazıyorduk. Ancak 3 milyar, 4 milyar gibi rakamlarda özelleştirme yapabiliyorduk. Bu yıl bütçeye 4 milyar yazdık. Fakat Halk Bankası’nın özelleştirmesi her ne kadar geçen yıl olsa da. Biz onun parasını özelleştirmede tuttuk. Bu yıl şubat ayında o para bütçeye girdi. Bütçeye girince de bu seneki özelleştirme hedefini de peşinen karşılamış olduk’’ ifadelerini kullandı.
 

Yorumlara Git

Tel Aviv alev alev! İstifa sesleri yükseliyor, Netanyahu köşeye sıkıştı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York’ta!

AB, Google’a ültimatom verdi! Ağır cezalar geliyor

ABD’den vatandaşlarına ‘acil kodlu’ çağrı: Derhal terk edin!

Kaldırılan gizemli video yeniden ortaya çıktı! Google'ın eski CEO'sundan şok eden tahminler