HABER MERKEZİ

Sözde “irtica” bahanesiyle Kur’an kurslarına karşı çıkan, İslam’ın özünün anlatıldığı seçmeli din derslerinin kaldırılmasını isteyen laikçi azınlığın dayattığı seküler hayat, gençlerimizi adım adım ahlaksızlık çukuruna sürüklüyor. Bir zamanlar Fransa’da oynanan dansa bile müdahale eden Kanunî Sultan Süleyman’ın torunları, küçük çocukların girmemesi gereken içkili mekanlarda müstehcen danslar yaparak, Batılı turistlerin bir numaralı eğlencesi haline geldi.
CHP’li belediyelerin sorumluluk alanındaki tatil beldelerinde yaşanan ve son dönemde patlak veren görüntülerde, çocuk yaştaki gençlerin yarı çıplak şekilde sergilediği müstehcen hareketler, kamuoyunda infiale sebep olurken, manevi eğitimin önemi bir kez daha anlaşıldı. Henüz 18 yaşını bile doldurmayan küçük çocukların karıştığı skandal dans görüntüleri mide bulandırırken, ilahiyatçılar Türk milletinin kadim değerleriyle uzaktan yakından alakası olmayan bu kepazeliğe geçit verilmemesini isteyerek, yaşanan toplumsal çöküntüye dikkat çekti. Halkın manevi değerlerine tahammül etmedikleri halde sözde çağdaşlık adı altında yıllarca her türlü müstehcenliğin propagandasını yapan malum kesime kulak verilmemesi gerektiğini belirten ilahiyatçılar, bu tür çirkefliklerin önüne geçmenin ancak öze dönüşle mümkün olduğunu söyledi.

DEVLET AHLAKSIZ AKINLARA KARŞI TEYAKKUZDA

Öte yandan, Muğla Valisi İdris Akbıyık da son günlerde sosyal medyada paylaşılan rezil dans gösterileri ve yapılan çalışmalarla ilgili basın toplantısı düzenledi. Görüntüleri kabul eden ve eski yıllara ait olduğunu belirten Akbıyık rezalete geçit vermeyeceklerini belirtti.

Akbıyık şu ifadeleri kullandı: “Marmaris’te sahada gece-gündüz denetimler yürütüyoruz. Kamera sistemleri ve bölge amirlerimizin desteğiyle işletmeler titizlikle kontrol ediliyor. Vatandaşlarımızın huzuru ve Marmaris’in marka değerinin korunması için hiçbir detayı göz ardı etmiyoruz. 2025 yılında 27 işletmeye toplam 39 işlem uygulandı. Turizmi olumsuz etkileyen hiçbir uygulamaya müsamaha göstermeyeceğiz. Vatandaşlarımızın ve misafirlerimizin huzur içinde tatil yapmalarını sağlamak için tüm kurumlarımız görev başında. Marmaris, güvenli ve kaliteli tatilin adresi olmaya devam edecek.”

‘CİDDİ YAPTIRIMLAR UYGULADIK’

Tüm Din Görevlileri ve Gönüllüleri Derneği Genel Başkanı Metin Kaçar da konuyla ilgili olarak şunları söylerdi:

“Birileri bu topraklar üzerinde gerek maddi, gerek manevi, gerek siyasi oyunlar oynamak istiyor. Bunların içerisinde de en önemli oyunlardan bir tanesi ahlaki oyun. Ekonomik saldırılarla bize diz çökertmeyi başaramadılar. Siyasi olarak başaramadılar. Bölmek istediler, başaramadılar. Şimdi de ahlaken bizi çökertmek istiyorlar. Ahlaki değerlerimizle oynayarak maalesef sadece adı İslam ülkesi ama yaşayış olarak bizi özentiden öteye gitmeyen bir İslam anlayışına sahip olan bir topluluk haline getirdiler. Fransa’daki bir dans için ‘bunu ya kaldırırsın ya bu bir savaş ilanının sebebidir’ diyen dedelerin torunlarının bugün geldikleri nokta can acıtıyor, yürek yakıyor. Üç kuruş için, üç kuruşluk dünya menfaati için dini değerlerimizden, İslam’ın evrensel değerlerinden bizi vazgeçirme noktasına getirdiler.
Artık erkek kadınını kıskanmıyor. 18 yaşından küçük erkek çocukları turistlerin karşısında uygunsuz hareketler sergiliyor. Bizi edep ve hayânın kalmadığı bir noktaya getirdiler. Bizim bunları kabullenmemiz mümkün değil. Gelen turisti para olarak gördükçe, ‘nasıl gelirse gelsin kabul edelim’ zihniyeti değişmediği müddetçe bu olayları ve daha acılarını, daha kötüleri de yaşayacağız. Dolayısıyla ciddi tedbirler alınması gerekiyor. Belediye başkanlarımızdan tutun mülki amirlerimize, bakanımıza, milletvekillerimize hatta Sayın Cumhurbaşkanımıza bu konuda çok ciddi görevler düşüyor.”

GENÇLERİMİZ 3 KURUŞ İÇİN AYAĞA DÜŞMESİN

“Ülkemizin gençliğini üç kuruş para için ayağa düşürmesinler” diyen Metin Kaçar Hoca şöyle devam etti: “Biz şerefli bir tarihin sahibi olan ataların, dedelerin torunlarıyız. Biz Sahabe-i Kiram efendimizin yolunun yolcularıyız. Biz Hazreti Muhammed Mustafa Sallallahu Aleyhi ve Sellem Efendimizin yolunun müdavimleriyiz. Böyleyken bizi bu kötülüklerle kuşatıp ahlaken çoluğumuzu çocuğumuzu elimizden almaları çok büyük bir tehlikedir. Azgın azınlığın istediği olduğu müddetçe başarılı olamayacağız. Azgın azınlık, dört-altı yaşındaki çocuğun Kur’an kursuna gitmesinden, Diyanet’in bu projesinden rahatsız olur. Ama altı yaşında, sekiz yaşındaki çocuğunu pavyona götürüp, dans etmesine razı olur. Onlar için her şey mubahtır.”