AKİT MENÜ

Gündem

Bakanlık haklı çıktı: Sezaryen çocuklarda kansere mi neden oluyor?

Doğum yöntemlerinin çocuk sağlığı üzerindeki uzun vadeli etkileri üzerine araştırmalar sürerken, yeni bir bilimsel çalışma, sezaryenle doğan çocukların bazı lösemi türlerine yakalanma riskinin artabileceğini ortaya koydu.

Haber Merkezi

Doğum yöntemlerinin çocuk sağlığı üzerindeki uzun vadeli etkileri üzerine araştırmalar sürerken, yeni bir bilimsel çalışma, sezaryenle doğan çocukların bazı lösemi türlerine yakalanma riskinin artabileceğini ortaya koydu.

Dünya genelinde sezaryen doğum oranları, gerek tıbbi gerek kişisel tercihlerle birlikte artış gösteriyor. Bu değişimin ortasında, araştırmacılar doğum şeklinin çocuk gelişimi ve sağlığı üzerindeki potansiyel etkilerini daha iyi anlamaya çalışıyor.

İsveç’in Karolinska Enstitüsü’nden araştırmacılar, 1982–1989 ve 1999–2015 yılları arasında 2.5 milyon çocuğun doğum verilerini inceledi. Bu çocukların %15.5’i sezaryenle dünyaya geldi; doğumlar planlı ve acil sezaryen olarak ikiye ayrıldı.

Sezaryen ile Lösemi Riski Arasında İlişki

Araştırma sonuçları International Journal of Cancer (Uluslararası Kanser Dergisi) adlı bilimsel yayında yayımlandı. Buna göre, sezaryenle doğan çocuklar arasında 1.495 lösemi vakası kaydedildi.

Veriler, özellikle planlı sezaryenle doğan çocuklarda, en yaygın çocukluk çağı lösemisi olan Akut Lenfoblastik Lösemi (ALL) riskinin, normal doğuma kıyasla %21 daha yüksek olduğunu gösterdi.

ALL’nin bir alt türü olan ve çocukluk çağı lösemilerinin %80’ini oluşturan B hücre tipi ALL (B-ALL) için bu risk oranı %29 olarak belirlendi.

Araştırmacılar, risk artışının özellikle erkek çocuklarda ve daha küçük yaş grubundaki çocuklarda daha belirgin olduğunu kaydetti.

Uzmanlar, bu ilişkiyi doğum sürecindeki bazı eksik deneyimlerle açıklıyor:

Planlı sezaryende çocuk, doğum kanalındaki yararlı bakterilere maruz kalmıyor.

Doğum stresi gibi faktörlerin eksikliği, bağışıklık sisteminin gelişimini olumsuz etkileyebilir.

Aynı mekanizma, sezaryen doğan çocuklarda daha önce saptanan astım ve gıda alerileri gibi rahatsızlıklarla da ilişkilendiriliyor.

Öte yandan, acil sezaryen doğumlarda süreç doğum sancısıyla başladığı için çocuk bu etkenlere kısmen maruz kalabiliyor. Bu da riskin az da olsa düşmesini sağlıyor.

Çalışmanın baş araştırmacısı Dr. Christina Evimorfia Kampitsi, sonuçlarla ilgili olarak şunları söyledi:

“Sezaryen doğum, tıbbi bakımın vazgeçilmez bir parçası ve çoğu zaman hayat kurtarıyor. Amacımız tıbbi gerekçelerle sezaryen olmak zorunda kalan annelerde kaygı yaratmak değil. Ancak, tıbbi bir zorunluluk olmaksızın uygulanan planlı sezaryenlerin taşıdığı riskler konusunda daha açık bir tartışma yapılmalı.”

Yorumlara Git

Türkiye’ye Karşı “Aşil Kalkanı”: Yunanistan, mevzilerini İsrail teknolojisiyle güçlendiriyor

Pentagon’da F-35 endişesi büyüyor: “Çin teknolojiye erişebilir” iddiası

Arınç’ın cezaevi ziyaretindeki sözler kulisleri salladı! Gözler tahliye ihtimaline çevrildi

Soçi'ye Valday'e - Novo-Ogaryovo'a Rusya ofis yaptırdı: Perde arkası ortaya çıktı! Putin'in sırrı...

Fatih Altaylı, Ekrem İmamoğlu ve Zeydan Karalar'ı Müjdat Gezen CHP'li Mahir Başarır ile ziyaret etti!