Buğra Kardan  İstanbul

Kurultay tartışmaları ve belediyelere yönelik yolsuzluk soruşturmaları CHP yönetimini asabileştirdi. Güdümünde bulunduğu sabık İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun hırsızlık, yolsuzluktan tutuklanması emanetçi Genel Başkan Özgür Özel’i iyice zıvanadan çıkardı. Özel, kendisini delegelere pavyon ve bar köşelerinde dağıttığı paralarla CHP Genel Başkanı koltuğuna oturtan İmamoğlu’nun devre dışı kalınca hem yargı görevlilerine hem de kabine üyelerine tehditler savurmaya yöneldi. Özel’in tehdit ettiği isimlere Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin de dahil oldu. Özel’in Kartal mitinginde LGS üzerinden hedef aldığı Tekin’e “Sen de Yüce Divan’da yargılanacaksın” demesi infiale yol açtı. Özel için “Silivri Cezaevi’ne gitmek için elinden geleni ardına koymuyor” yorumu dahi yapıldı. Bu tehdit, nefret ve intikam kokan diğer beyanlarını da hatırlattı.

ÖNÜNE GELENE YÜCE DİVAN TEHDİDİ

Geçen hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan’a FETÖ’nün 17/25 Aralık kumpaslarına atıfla tehditte bulunan Özel, “Bu millet seni unutmadı. Gün gelecek o defterleri açacağız. O bakanları da ona sessiz kalanları da Yüce Divan’da yargılayacağız. Ant olsun” diye çıkışmıştı. Haziran ayında yolsuzlukları soruşturan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’e, “Akın sert kayaya çarptın oğlum! Gelip darmadağın ederim, aklını başına topla, tepemin tasını attırma” cümlesini kurmuştu. Özel’in hışmından biz de nasibimi almıştık. İnananların gür sesi Akit’e hakaret edecek kadar alçalmıştı. Usulsüzlükleri tahkik eden İzmir Cumhuriyet Başsavcısı’na “Akın Gürlek’le yarışan onunla birlikte hesap verir” diye bağırmıştı. CHP’nin emanetçi lideri Özel, bir yargı görevlisine “Kâbusunuz olurum. Herkes devrin Zekeriya Öz’ü gibi sınırdan kaçıp gidemiyor. Burada yatanlar da var. Bunu yapanların burada yargılanmayacağının garantisi yok. Ona göre hareket edin” şeklinde hitap etmişti.

MİLLETİ KARŞISINA ALIYOR

Özel’e tepkiler yükselirken, olan biteni Akit’e yorumlayan Avukat Tuba Arslan, şunları söyledi: “Anlaşılan o ki Özel, çok stresli. Devamlı birilerini tehdit ediyor. Özel, halkın oyuyla seçilmiş olan Cumhurbaşkanı’mızın görevlendirdiği Tekin’e böyle dememeliydi. O, halkla karşı karşıya geldiğini idrak etmeliydi. Darbe dönemlerini çağrıştıran bir laf etmemeliydi. Çünkü Yassıada yargılamaları belleğimizde. Menderes ve iki arkadaşını idama mahkûm eden mahkemenin aldığı hukuk dışı kararlar aklımızda. Tehditlerle gelen 1960 darbesinin ardından uydurma delillerle yapılan yargılamalar hafızamızda. O nedenle Özgür Özel’i anlama, hoş görme imkânı yok. Özel’in darbe dönemlerini çağrıştıran bir dil kullandığı muhakkak. Özel’in kimlik bunalımını atlatması gerektiği de hakikat. O nedenle Özel, CHP Genel Başkanı olduğunu unutmamalı. Tehdit diliyle ilerlememeli. Yargı görevlilerini ve kabine üyelerini korkutma girişimlerini terk etmeli. Hülâsa Özel, Yüce Divan’ı anımsatarak meşru yol çağrısı yapmıyor. Bunu Türkiye tarihinden biliyoruz. Görünen o ki Özel, yolsuzluk soruşturmalarını takiben telaşlandı. CHP içinden gelen şikâyetlerle başlayan soruşturmalar kovuşturmalara dönüşünce, milletin güveninin kötüye kullanıldığı katileşince bu telaş arttı. Muhtemelen Özel’i kaplayan istikbal kaygısı öfke hâlini aldı ve onu tehdit, intikam diline itti. Özel’in kendisine gelmesini ümit ediyoruz. İntikamla, öcle, tehditle bir şey elde edemeyeceğini kavramasını umuyoruz.”

ALLAH AKIL ŞİFA VERSİN!

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu da şunları dile getirdi: “CHP’nin ve Özgür Özel’in ruh hâli kötü. Özel’in savcıları, bakanları tehdit etmesinin başka bir açıklaması yok. CHP’de ve Özel’de başta bir zafer sarhoşluğu vardı. Şu anda o sarhoşluğun yerini panik aldı. Çünkü Özel, batağa saplanmış CHP’yi yönetemiyor. Pislikleri, yolsuzlukları kapatamıyor. Pislikler, yolsuzluklardan gelen paralarla Genel Başkan olduğu netleştikçe psikolojisi bozuluyor. Kendisine makam veren İmamoğlu’ndan talimat aldığı için bunalım geçiriyor. Aksi takdirde Milli Eğitim Bakanı Tekin’e, savcıları tehdit etmezdi. Aksi takdirde medya gruplarına hakaret etmezdi.Özel, Genel Başkan gibi davranmıyor. O, çok hırçın. Çünkü CHP zihniyetinin gücü kırıldı. Çünkü kim iktidarda olursa olsun CHP zihniyeti ülkeye hükmediyordu. Bu zihniyete dokunulamıyordu. Vesayet rejimi ortadan kaldırılınca bu zihniyete dokunulmaya başladı. Ve Özel’de hazımsızlık, rahatsızlık belirdi. Buhran da CHP’yi, Özel’i hakarete, tehdide sevk ediyor. CHP lideri Özgür Özel’in yolu yol değil. O, hak etmediği koltukta oturuyor. Rüşvetçinin vesayeti altında. Pislikleri, yolsuzlukları ortada olan birinin baskısı altında. O nedenle sıkıntılı. Allah şifa versin.”