Gazze’de abluka altında yaşayan 18 aylık Muhammed el-Mutavak’ın kaburgaları ve omurgası sayılır hâlde paylaşılan fotoğrafı, İsrail’in sistematik aç bırakma politikasının sembolü oldu. İsrail, açlıktan ölen çocukları bile “önceden var olan sağlık sorunları” bahanesiyle inkâr ederken, Filistinli aileler çocuklarını hayatta tutabilmek için çaresizce mücadele veriyor.

Gazze’nin batısında derme çatma bir çadırda yaşayan Hidaya, oğlunun hikâyesini anlatırken gözyaşlarını tutamıyor. Hamileyken İsrail saldırıları başlamış, bebeği Muhammed 2023 Aralık ayında, Gazze’nin ilk büyük açlık dalgası sırasında dünyaya gelmişti. Kas güçsüzlüğüyle doğan Muhammed, başlangıçta fizyoterapiyle toparlanmaya başlamıştı. Babasının hastanelerden temin ettiği sütle tedavisi sürerken konuşmayı, hatta ayakta durmayı bile öğrenmişti. Ancak 2025 başında aile Cebaliye’den zorla çıkarıldı, babası bir İsrail saldırısında hayatını kaybetti ve o andan sonra Muhammed’in sağlığı çöküşe geçti.

İsrail’in kuşatması: süt, mama ve yiyecek yok

İsrail ablukasıyla birlikte süt, mama ve temel gıdalar tamamen ulaşılamaz hâle geldi. Muhammed’in kilosu 9 kilodan 6’nın altına düştü; artık başını dik tutamıyor, kollarını bile zor hareket ettiriyor. Hidaya, “Onun gibi bir çocuğun süte, yumurtaya, peynire, sebzeye ve meyveye ihtiyacı var ama o doğduğundan beri meyvenin ne olduğunu bile bilmedi” diyerek durumun vahametini dile getiriyor. Bugün Muhammed geceleri ağlayarak süt istediğinde annesi onu yalnızca suyla susturabiliyor.

Doktorların çaresizliği

Hastaneler, Muhammed’in durumunu “şiddetli akut yetersiz beslenme” olarak tanımlıyor ve tek çözümün düzenli gıda temini olduğunu söylüyor. Ancak Gazze’de bu imkânsız. UNICEF’e göre yalnızca 2025’in ilk yarısında her gün ortalama 112 çocuğa akut yetersiz beslenme teşhisi konuldu. Haziran ayında 6 bin 500’den fazla çocuğa bu teşhis konulurken, temmuzun ilk iki haftasında 5 bin çocuk daha bu listeye eklendi.

Hijyen bile yasak

İsrail, sadece gıda değil hijyen ürünlerinin girişini de engelliyor. Bebek bezi bulamayan Hidaya, oğlunu naylon poşetlere sarmak zorunda kalıyor: “Sızıntıyı önlemek için iki plastik poşet kullanıyorum. Kavurucu yaz sıcağında naylonun bebeğimin hassas cildine nasıl zarar verdiğini hayal edin.”

Dünyaya haykırış

Muhammed’in kaburgalarının sayıldığı fotoğraf, BBC, CNN ve New York Times gibi Batı medyasında yankı bulsa da İsrail ve destekçileri “önceden var olan sağlık sorunları” yalanıyla gerçeği örtmeye çalıştı. Ancak Hidaya’nın sözleri gerçeği haykırıyor: “Oğlum tam anlamıyla bir iskelete dönüştü. Kemiklerini, kaburgalarını ve omurgasını derisinden görebiliyorsunuz; tüm bunlar yiyecek eksikliğinden kaynaklanıyor. İşgal bize açlıkla savaşıyor. Çocuklarımızla savaşıyor.”