İSLAM
Başyücelik Emirleri: Ecnebi Mütehassıs
Necip Fazıl'dan: Mutlaka fethetmekle mükellef bulunduğumuz Batı dünyasının aklî teçhizatını, Batılı ustaları her selâhiyetle harîmimize çekerek elde edemeyiz; üstelik kendimizinkini kaybederiz. Bu işin çaresi, harikulâde üstün münezzeh, hattâ mukaddes bir hırsız ruhiyle onun harîmine girip her şeyini devşirmektir.
Necip Fazıl'dan: Mutlaka fethetmekle mükellef bulunduğumuz Batı dünyasının aklî teçhizatını, Batılı ustaları her selâhiyetle harîmimize çekerek elde edemeyiz; üstelik kendimizinkini kaybederiz. Bu işin çaresi, harikulâde üstün münezzeh, hattâ mukaddes bir hırsız ruhiyle onun harîmine girip her şeyini devşirmektir.
Bu emirle beraber, memleketin talimî ve tatbikî her sahasında ecnebi mütehassıs yasaktır.
Ecnebi mütehassısın tarifi, bir iş, meslek veya ilimde ustalık sahibi olan gayr-i Müslim şahıstır.
● Sadece fennî ve tatbikî sahalarda bir dereceye kadar tahammülü kabil olan ecnebi mütehassısı, bilhassa sâf ilim ve sanat sahasında iki başlı bir felâket telâkki ediyoruz. Şöyle ki, ecnebi mütehassıs, bize hiçbir bilgiyi mal etmiyeceğine karşılık, ilim perdesi altında ruhumuzu sistemle bozmaya memurdur.
● Tarihimizde, inkılâp âbidelerini bile ecnebi mütehassıslara yaptıran devrin, bu milleti müstemlekeleştirmekten başka gaye gütmeyici ruhunu ifadede bu misal, âzamî derecede parlaktır. Millî olmak iddiasında bir inkılâp, kendi âbidelerini ecnebilere ısmarlamakla, kendi bakirelerini kadınlığa irca için ecnebilere müracaat etmek arasında bir fark bulunduğunu iddia edemez. Biri maddede oluyor, öbürü mânada...
● Mutlaka fethetmekle mükellef bulunduğumuz Batı dünyasının aklî teçhizatını, Batılı ustaları her selâhiyetle harîmimize çekerek elde edemeyiz; üstelik kendimizinkini kaybederiz. Bu işin çaresi, harikulâde üstün münezzeh, hattâ mukaddes bir hırsız ruhiyle onun harîmine girip her şeyini devşirmektir.
● Bilhassa bütün maarif teşkilâtı; üniversite, yüksek mektep ve liseler... Bilhassa bütün ordu teşkilâtı; askerî talim ve terbiye müessiseleri ve birlikler. Ve nihayet bütün vekâletlerin çerçevelediği bütün iş ve tatbik sahaları dâhil olarak, ecnebi mütehassısın bulundurulabileceği tek yer yoktur.
● Bu emrin neşri tarihinden itibaren umumî devlet ölçüsü, herhangi bir müessisenin, ya millî heyetiyle mevcut ve kendi kendisini idare eder ve her ân terakkiye doğru yürür mahiyette olduğu, yahut bir gün varlık şartlarına erinceye kadar mevcut olmadığı ve mevcut olmak için her çileye başvurmak borcu altında bulunduğundan ibarettir.
Necip Fazıl Kısakürek, İdeolocya Örgüsü, s. 359-360