UCLA ve Columbia Üniversitesi bilim insanları, beynin derinlerinde yer alan ve “hafıza noktalama işareti” gibi çalışan locus coeruleus bölgesinin, yaşanan olayları ayrı anılar olarak kaydetmede kritik rol oynadığını keşfetti.

UCLA ve Columbia Üniversitesi’nden psikologlar, beynin hafıza süreçlerini derinden etkileyen küçük ama güçlü bir bölgeyi mercek altına aldı. Neuron dergisinde yayımlanan çalışmaya göre, beynin beyin sapında yer alan “locus coeruleus” adı verilen nöron grubu, yaşanan olaylar arasında “hafıza sınırları” çizerek geçmişimizi anlamlı bölümlere ayırıyor.

Araştırmanın başyazarı Prof. David Clewett, “Beyin, bir deneyimin ne zaman bitip diğerinin başladığını anlamak için bu bölgeyi kullanıyor. Tıpkı dildeki noktalama işaretleri gibi, bağlam değişimi anıları birbirinden ayırıyor” dedi. Deneylerde katılımcılara görüntüler izletilirken, ses tonlarında ve yönlerinde yapılan değişikliklerle “olay sınırları” oluşturuldu. fMRI ve göz bebeği ölçümleri, bu sınırlar sırasında locus coeruleus’un daha aktif olduğunu gösterdi.

Araştırma, bu aktivitenin hafıza merkezlerinden biri olan hipokampusa “yeni bir olay başladı” sinyali gönderdiğini de ortaya koydu. Ancak kronik stresin, locus coeruleus’un bu kritik sinyalleri üretme yeteneğini körelttiği belirlendi. Araştırmacılar, stresin bu etkiyi “beynin sürekli çalan yangın alarmı”na maruz kalmasına benzetiyor.

Bilim insanlarına göre bu keşif, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) ve Alzheimer gibi hafıza ile ilişkili hastalıkların tedavisinde yeni yollar açabilir. Locus coeruleus’un aşırı aktivitesini düşürmek için nefes egzersizlerinden ilaç tedavilerine kadar çeşitli yöntemlerin araştırılması gerektiği vurgulanıyor.