Tarih
17 Eylül 1961: Adnan Menderes’in İdam Edilmesi (Eski Başbakan)
Onlar, yaşadıkları döneme maddi manevi anlamda damga vurarak iz bırakıp gittiler. Bugün, Eski Başbakan Adnan Menderes’i hayırla yâd ediyoruz.
27 Mayıs 1960 Darbesi Türkiye’de üniversitelerin üzerinden silindir gibi geçmiş, 147 profesör emekli edilmişti. Bu arada üniversiteler gibi orduda da tasfiyeye başlanmış, 5500 subay zorunlu olarak emekliye sevk edilmişti. Bâbıâli’de birçok gazete kepenk kapamış, Doğu’da yüzlerce aşiret reisinin evi yurdu dağıtılmış, binlerce işadamı iflasa sürüklenmişti. Hâsılı; ihtilal, Türkiye’yi allak bullak etmişti.
Türkiye 15 Ekim Seçimlerine giderken, seçimlerden tam bir ay önce, Demokrat Parti yanlılarına gözdağı verir gibi 15 Eylül 1961’de, Yassıada Yüksek Adalet Divanı kararları açıklandı. 15 sanık idama, 31 sanık müebbet hapse, 408 sanık da çeşitli hapis cezalarına mahkûm oldu. 133 sanık ise, beraat etti. Ölüm cezasına çarptırılanlar arasında Celâl Bayar, Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan vardı.
Cumhurbaşkanı Celâl Bayar’ın 65 yaşını geçmiş olması nedeni ile hakkında verilen ölüm cezası, müebbet hapse çevrildi.
Darbeciler düzmece bir mahkeme kurmuşlar bu mahkemede düzmece bir yargılama yaparak Dönemin Başbakanı ve iki Bakanının idamına karar vermişlerdi.
Darbecilerin acımasızca saldırdığı en önemli hedef ise Başbakan Adnan Menderes idi. Darbeci askerler Menderes ‘idamdan kurtulur’ diye askeri hücumbota darağacı dahi kurmuşlardı.
Talat Aydemir’in, savunması da ilave edilerek yayımlanan ‘Hatıratım’ kitabında bu anlamda ilginç notlar da yer alır: “Cemal Gürsel, Yassıada Komutanı Tarık Güryay’a telefon etmiş ‘İnfaz durdurulsun, yeni bir doktorlar heyeti gönderilecek.’ demişti. Bunun üzerine Güryay derhal durumu Altay Ömer Egesel’e bildirmiş. Egesel hemen telaşlanmış ‘Aman, kurtaracaklar, götürüp asalım’ demiş.
O zaman Örfi İdare Kumandanı Cemal Tural ve Garnizon Komutanı General Faruk Güventürk’e vaziyet bildirilmiş. Onlar da “Acele edin” demişler. Derhal iki tane hücumbot hazırlanmış. Hatta hücumbotlardan birinde darağacı da kurulmuş, ne olur ne olmaz, İmralı’ya gidinceye kadar yolda telsiz ile bir emir gelirse (idamın durdurulması için) o zaman hemen yolda hücumbotta idamı infaz ederiz diye tertibat aldırmış.”(Aydemir,2010)
Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan 16 Eylül 1961’de Adnan Menderes ise, 17 Eylül 1961’de İmralı’da idam edildi.
Milletin gönlünde taht kuran Başbakan Menderes’i uydurma suçlamalarla idam ettiler.
Menderes’in gözden çıkarılma sebeplerinden biri de İslam Dünyasına karşı duyduğu sıcak ilgiydi. O, İslam Dünyasına burnunun ucuyla bakan laik monşerlerden biri değildi. Özek bunu şöyle anlatır: Menderes, Irak Başbakanı Nuri Sait ve Pakistan Başbakanı İskender Mirza, Bağdat Paktı diye bir pakt kurdular. Maksat bunu genişletmekti. Nasır buna karşı çıkmıştı. Bu heyet Nasır’ı ikna etmek için Mısır’a gelmişti fakat başarılı olamadı. Nasır bu işe karşı çıktı. Karşı çıkarken de arkasında Siyonizm vardı. Menderes ve diğerleri ise Siyonizm’e tam olarak karşı adamlardı.(Özek-Yıldırım,2012:134)
İdamların ardından henüz bir ay dahi geçmeden, 15 Ekim 1961 tarihinde serbest seçimler yapıldı. Yaklaşık 1.5 yıldır büyük bir suskunluk içinde olanları izleyen halk, darbecilere hiç ummadıkları bir ders vermiş, DP’nin devamı olan partilere oyunu akıtmıştı. AP, YTP ve CMKP geçerli oyların % 62,5’unu alarak 277 milletvekili ve 114 senatör ile TBMM’de temsil edilme hakkı kazanmıştı.
xxx
Adnan Menderes Kimdir?
Adnan Menderes 1899 yılında Aydın’da doğdu. Anne ve babasını küçük yaşta kaybeden Menderes’i anneannesi büyüttü. Eğitim hayatına İzmir İttihat ve Terakki Mektebi’nde başladı. Kızılçulu Amerikan Koleji’nde okuduğu dönemde misyonerlerle başı belaya girdi. Bu durumdan kurtulmak için çeşitli makamlara başvurdu. Müracaat ettiği makamların birinin başında da Celal Bayar vardı. Daha sonra Ankara Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Birinci Dünya Savaşı yıllarında yedeksubay olarak askerliğini yaptı.
Aydın’da bazı arkadaşlarıyla birlikte, Ayyıldız grubunu kurdu. İlerleyen zamanlarda Piyade Alay Yaveri olarak, savaşa katıldı. Savaştan sonra İstiklal Madalyası almaya hak kazandı. Ali Fethi Okyar tarafından 1930 senesinde kurulan Serbest Fırka’nın Aydın teşkilatını kurarak başkanı oldu. Bu parti kapatılınca, CHP’ye girdi. 1931 yılında, bu partiden, Aydın milletvekili seçildi.
1945 senesine kadar, TBMM’de komisyon raportörlüğü yaptı. O yıl Saracoğlu Hükümeti’nin gündeme getirdiği Toprak Kanunu tasarısını şiddetle tenkit ederek, komisyondan istifa etti. Partide yaptıkları muhalefetten dolayı, 12 Haziran 1945’te, Refik Koraltan ve Fuat Köprülü ile birlikte, CHP Disiplin Kurulu tarafından ihraç edildiler. Bunun üzerine Celal Bayar da hem partiden hem de milletvekilliğinden istifa etti. Bu hareketler, Demokrat Parti’nin 7 Ocak 1946’da kurulmasına vesile oldu.
1946 seçimlerinde, Demokrat Parti’den Kütahya milletvekili seçildi. Celal Bayar’dan sonra, partide ikinci adam konumuna geldi. 14 Mayıs 1950 seçimlerinde, DP, oyların 53,5’ini alarak iktidar oldu. 10 sene boyunca Demokrat Parti’nin tek başbakanı oldu. İktidarı zamanında, 5 hükümet kurdu. Bu on senelik zaman içinde, Türkiye’nin iç ve dış siyasetinde büyük gelişmeler oldu. Sanayileşme ve şehirleşme hamleleriyle ülke büyük bir kalkınma yaşadı.
Tarımda makineler kullanılmaya başlandı. Ulaşım, enerji, eğitim, sağlık, sigorta ve bankacılık alanlarında büyük gelişme yaşandı. 27 Mayıs 1960 tarihinde yapılan gerçekleşen askeri darbeyle, iktidardan indirilerek Yassıada’ya hapsedildi. Milli Birlik Komitesi tarafından kurulan Yüksek Adalet Divanı’nca ölüm cezasına çarptırıldı. Yassıada’da tutuklu bulunduğu 17 Eylül 1961 tahinde İmralı Adası’nda asılarak idam edildi.