Gündem
Mesut Yılmaz'la pazarlık yapmış! Netanyahu'nun 27 yıllık kuyruk acısı: Erdoğan yüzünden alamadık
Terör devleti İsrail'in Başbakanı Netanyahu, 1998 yılında dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz ile konuştuğunu ve Türkiye'nin sahip olduğu 'İbranice tabletin iade edilmesi'ni istediğini anlattı. Bu talebin iadesinin o zamanki İBB Başkanı Recep Tayyip Erdoğan yüzünden gerçekleşmediğini söyleyen katil Netanyahu, "Müzemizdeki bütün Osmanlı eserlerini vermeyi teklif ettim. 'Fiyatını söyle' dediğimde 'bedeli yok' dediler" diye konuştu.
Gazze'ye karadan işgal harekatı başlatan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarına küstah sözlerle cevap verdi. Kudüs'e giden Netanyahu, "İşte buradayız. Burası bizim şehrimiz. Sayın Erdoğan, burası sizin şehriniz değil. Bu bizim şehrimiz. Her zaman bizim şehrimiz olacak. Bir daha bölünmeyecek" ifadelerini kullandı.
MESUT YILMAZ'LA PAZARLIĞINI ANLATTI
1998'de dönemin başbakanı Mesut Yılmaz'ı ağırlayan Netanyahu, bu görüşmede yaptıkları pazarlığı anlattı:
O dönemde Türkiye'yle ilişkilerimiz çok güzeldi. Harika bir akşam yemeğinden sonra başbakanlık konutunda kahve içtik ve "Sizden bir ricam olacak" dedim. "İbranice yazılmış bir taş tablet var, 2700 yıl önce Kral Hizkiya tarafından kazılmış. Bu, Kral Davut'tan 300 yıl sonra. Belki de Ölü Deniz Parşömenleri hariç İsrail'deki en önemli arkeolojik keşif. Sana bir teklifim var, müzelerimizde binlerce Osmanlı eseri var. İstediğini seç, alabilirsin. Ve bir değişim yapalım" dedim. O da "Yapamam" dedi. "Müzelerimizdeki tüm eserleri alın" dedim. O da, "Hayır, bunu yapamam" dedi. Ben de "Fiyatını söyle" dedim. O da "Başbakan Netanyahu, fiyat yok" dedi. "Neden?" dedim. "İstanbul'un o zamanki belediye başkanının başını çektiği büyüyen bir İslamcı seçmen kitlesi var, adını biliyorsunuz ve Türk halkının bir kesimi, İsrail'e Kudüs'ün 2700 yıl önce Yahudi şehri olduğunu gösteren bir tablet vermemize öfkelenir" dedi.
Netanyahu konuşmasına, "2000 yıl sonra şehrimizi geri aldık. Bağımsızlığımızı geri kazandık. Ama bu ülke o 2000 yıllık özlem üzerine kurulu. İşte buradayız. Burası bizim şehrimiz Sayın Erdoğan, sizin şehriniz değil. Bizim şehrimiz. Her zaman bizim şehrimiz olacak" şeklinde devam etti.
İSTANBUL ARKEOLOJİ MÜZESİ'NDE SERGİLENİYOR
Netanyahu'nun bahsettiği Siloam Yazıtı, 1880’de bir çocuk tarafından tesadüfen bulunmuş, daha sonra Osmanlı döneminde İstanbul’a götürülmüş, şu anda İstanbul Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmektedir.
ERDOĞAN: NETANYAHU, HİTLER İLE İDEOLOJİK AÇIDAN AKRABADIR
Katar dönüşü gazetecilere açıklama yapan Erdoğan, "Türkiye, her koşulda Filistin davasının bayraktarı olmayı sürdürecektir. Bu, inancımızın ve tarihimizin bize yüklediği bir sorumluluktur" dedi. Netanyahu'nun Hitler'le ortaklığına dikkati çeken Erdoğan, şunları söyledi:
"Netanyahu, Hitler ile ideolojik açıdan adeta akrabadır. Böyle bir özelliği var. Nasıl Hitler, kaydettiği ilerlemenin etkisiyle kendini bekleyen hezimeti göremediyse, Netanyahu da aynı nihai akıbeti yaşayacaktır.
Filistin'in Batılı ülkelerce devlet olarak tanınması, ben inanıyorum ki İsrail'i daha fazla köşeye sıkıştıracaktır. Biz, bir kez daha BM zemininde bunu haykıracağız. Mazlumların çığlığını dünyaya inşallah duyuracağız.
İslam ülkelerinin kendi aralarında güvenlik, işbirliği, istihbarat paylaşımı ve kriz yönetimi mekanizmaları geliştirmeleri de hayati önemdedir."
TRUMP, NETANYAHU'YU UYARMIŞTI: SORUNUNU ÇÖZERİM AMA MAKUL OLMALISIN
Beyaz Saray'da ABD Başkanı Donald Trump'la ortak açıklama yapan Netanyahu için basın toplantısı fiyaskoya dönüşmüştü. Netanyahu'nun yüzüne baka baka konuşan Trump, "Benim büyük bir dostum var, adı Erdoğan. Ben onu severim, o da beni sever. Hiçbir zaman aramızda bir sorun olmadı. Birçok şey yaşadık birlikte. Bibi, eğer Türkiye’yle bir sorunun varsa, bunu çözebileceğime inanıyorum. Umarım sorun olmaz. Erdoğan’a dedim ki: Tebrikler. İki bin yıldır kimsenin başaramadığı şeyi başardın. Suriye’yi aldın dedim. O da yok yok dedi. Erdoğan sert biridir, zeki biridir. Netanyahu'nun Türkiye’yle ilgili herhangi bir sorunun olursa, bunu çözebilirim. Ama makul olmalısın" ifadelerini kullanmıştı.