Anlaşma, kısa menzilli hava savunma sistemlerine olan talebin artmasıyla geldi. Sözleşme, Arizona, Tucson’daki Raytheon tesisine verildi ve ABD Savaş Bakanlığı tarafından duyuruldu.

Doğu Avrupa ve Orta Doğu’daki çatışmalar, kara kuvvetlerinin alçaktan uçan hava tehditlerine karşı savunmasızlığını ortaya koydu ve Stinger gibi sistemlere ilgiyi artırdı. Stinger, modernize edilmiş hedefleme başlıkları, iyileştirilmiş rehberlik yazılımı ve çeşitli atış platformları ile uyumlu hale getirildi. Omuzdan atılan modelinin yanı sıra füze, araçlara monte edilen sistemler ve döner kanatlı hava araçlarına entegre edilerek operasyonel esnekliği artırıldı.

 

Stinger sisteminin önemi

Stinger, dronlar, helikopterler ve sabit kanatlı uçaklar gibi düşük irtifadaki tehditlere karşı etkili olan omuzdan atılan bir hava savunma sistemi olarak biliniyor. 1980’lerden bu yana ABD ve müttefik kara kuvvetlerinin temel unsurlarından biri olan sistem, yeni savaş alanı gereksinimlerine yanıt olarak geliştirilmiş durumda.

Silah, Ukrayna’da yaygın olarak kullanıldı ve ABD tarafından sağlanan Stinger füzeleri, Ukrayna kuvvetlerinin Rus hava saldırılarına karşı savunmasına katkı sağladı. Bu durum, günümüz savaş alanında insansız ve döner kanatlı tehditlerin artan yaygınlığı göz önüne alındığında sistemin önemini pekiştirdi.

Daha gelişmiş sistemler geliştirilmekte olsa da, Stinger’ın savaş tecrübesi, uyarlanabilirliği ve kullanım kolaylığı, ABD ve müttefik hava savunma envanterlerinde önemli bir unsur olmasını sağlıyor.