Gündem
İmam Hatipler İffet ve Ahlakın Kalesidir! Diyanet İşleri Başkanı Arpaguş ödül töreninde konuştu
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Safi Arpaguş, “İmam hatip okulları ve bu okullardan yetişen nesiller, İslam’ın rehberliğinde merhamet medeniyetini yeniden inşa etme idealinin vücut bulmuş halidir” dedi.
Arpaguş, Büyük Çamlıca Camii 1071 Kongre ve Etkinlik Salonu’nda, Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen “İmam Hatip Okullarının 74. Yılında Başarı Örnekleri Sergisi ve Ödül Töreni”nde konuştu.
Bir milletin varlığının ve bekasının, iyi yetişmiş, imanlı, ahlaklı ve erdemli nesillerle mümkün olabileceğini vurgulayan Arpaguş, din eğitiminin toplumun manevi hayatını korumak açısından hayati bir önem taşıdığını belirtti.
“Milli ve manevi değerlerine bağlı, güçlü ve inançlı bir toplum ideali, ancak bu değerler doğrultusunda yetişen nesillerle gerçekleşebilir,” diyen Arpaguş, imam hatip okullarının Türkiye için taşıdığı anlam ve değere de dikkat çekti.
“74 yıl önce büyük zorluklar ve fedakârlıklarla yeniden hayat bulan imam hatip okulları, bugün ortaya koydukları başarılarla milletimizin iftihar vesilesi haline gelmiştir. Kurulduğu günden bu yana halkımızın yoğun ilgisine mazhar olan bu güzide kurumlar, İslam’ın inanç, ibadet ve ahlak esaslarını genç nesillere doğru şekilde aktarmada önemli bir görev üstlenmiştir,” ifadelerini kullandı.
İmam hatiplerin, öğrencilerin hem dini hem de beşeri ilimlerde kendilerini geliştirmeleri için sağlam bir zemin sunduğunu belirten Arpaguş, şunları söyledi:
“Medeniyet değerlerine bağlı, vatanını ve milletini seven, bilgili, erdemli ve ahlaklı bir neslin yetişmesine bu okullar öncülük etmiştir. İmam hatip nesli, Müslümanların birlik ve beraberliğini, bütün insanlığın huzur ve selametini amaçlayan büyük bir mefkureyi temsil etmektedir.”
Yeryüzünün bugün adalet, merhamet ve iyiliğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğunu belirten Arpaguş, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Yaşadığımız sorunların temelinde bilginin hikmetten, teknolojinin ise ahlaktan koparılması yatmaktadır. Modern çağda insani ve ahlaki değerler ötelenmiş, örselenmiş ve yitirilmiştir. Böyle olunca, zihinleri aydınlatması gereken bilgi ve hayatı kolaylaştırması gereken teknoloji, zalimlerin elinde bir ifsat aracına dönüşmüştür.”