Gündem
CHP’nin ikiyüzlülüğüne DEM partililerden büyük tepki geldi! Aşıkların arasına Apo girdi!
Geçmişte 6’lı masa etrafında bir araya gelen, yerel seçimlerde “kent uzlaşısı” yapan ve alınan göstermelik seçim başarıları sonrası “birlikte iyi salladık” sözleriyle sevinç kutlamaları yapan CHP ve DEM Parti aşkının arasına “Apo” girdi. Birkaç oy uğruna mitinglerde Atatürk ile Öcalan posterlerini yan yana açan, Hakkâri’de Türk Bayraklarını gizleyerek miting düzenleyen CHP’lilerin ‘İmralı ziyaretine gitmeyeceklerini’ açıklaması DEM Parti tabanından öfkeye sebep olurken, seçim kardeşleri kanlı bıçaklı oldu.
Sebahattin Ayhan İstanbul
Geçmişte 7’li masalar kuran bir araya gelen, yerel seçimlerde “kent uzlaşısı” yapan ve alınan göstermelik seçim başarıları sonrası “birlikte iyi salladık” sözleriyle sevinç kutlamaları yapan CHP ve DEM Parti aşkının arasına “Apo” girdi. Birkaç oy uğruna mitinglerde Atatürk ile Öcalan posterlerini yan yana açan, Hakkâri’de Türk Bayraklarını gizleyerek miting düzenleyen ve Türkiye’ye ‘işgalci’ diyen operacı Pervin Chakar’ın elini öpen CHP’lilerin ‘İmralı ziyaretine gitmeyeceklerini’ açıklaması DEM Parti tabanından öfkeye sebep olurken, düşman kardeşler kanlı bıçaklı oldu. CHP Grup Başkan Vekili Murat Emir’in, “İmralı’ya gidiş için partimizden üye vermeyi doğru bulmuyoruz” sözlerine tepki gösteren bir grup DEM Partili, CHP’nin Van İpekyolu İlçe Başkanlığı’na saldırarak parti binasının tabelasını kırarak “Terörsüz Türkiye sürecine destek vermeyen CHP’yi istemiyoruz” sloganları attı. Bir dönem CHP ile birlikte ülkeyi bölmeye yönelik federasyon anayasası taslağı hazırlayan DEM yöneticileri ve fondaş gazeteciler ise Abdullah Öcalan’a görüşmekten korkan ortaklarına sert sözlerle yüklendi. Eleştirilere cevap veren CHP lideri Özgür Özel, “Biz meseleyi asla ve asla hiçbir şekilde engelleyerek, barışın gelmesini engelleyerek, Kürt sorununun çözülmesini engelleyerek, terörün bitmesini engelleyerek bir tutum takınacak değiliz” diyerek gönül almaya çalıştı.
CHP’NİN TABELASINI SÖKTÜLER
İşte eski ortaklarından CHP’ye gelen tepkiler... CHP Nusaybin yöneticisi Abdulvehap Akan, “Kürt halkını sevmeyen bizi de sevmesin” diyerek partisinden istifa etti. DEM Parti Eş Genel Başkanlarından Tuncer Bakırhan, “CHP’nin üye vermeme kararı, Kürtleri yaralamıştır, kırmıştır. Tam da yüz yıllık bir yarayı sarmak için şimdi sorumluluk almayacaksak ne zaman alacağız? Bunu bir yere not ettik. CHP Kürt meselesini doğru okumalı. Bunu iktidar karşıtlığına dönüştürmemek gerekiyor” derken; Tülay Hatimoğulları da, “Bu ülkenin, Cumhuriyet’in kurucu partisinin Ada’ya gitmekten imtina etmesi ve bu sürece olan yaklaşımı bizler tarafından üzüntü ile karşılanmıştır” ifadesini kullandı. DEM’li Pervin Buldan da “Ana muhalefet partisi DEM Parti’dir. Nokta” paylaşımında bulundu. Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit da, “Tarihi cesur insanlar yapar cüret edenler yapar, doğru tarafta duranlar yazar. Sorumluluk alanları da almayanları da tarih yazacak” dedi. Fondaş gazeteciler de “DEM seçmeniyle bağın kalktığı söylenemez ama zorladı” dediler.
CHP ÇÖZÜM DEĞİL OY PEŞİNDE
İmralı çatlağını Akit’e değerlendiren eski HDP Milletvekili Ayhan Bilgen ise, şunları dile getirdi: “Bu sorunun çözümünden yana olmak, zorlukları da göze almayı gerektirir. Hem çözümden yanaymış gibi siyasal dil kurup hem de riskli alandan kaçınmak, siyasi ahlak açısından da ülke sevgisi açısından da kabul edilebilir bir durum değildir. Bu bir parti meselesi değildir. Türkiye’nin ihtiyacı olan bir alanda herkesin taşın altına elini koymasıdır. Sadece oy almak için tavır sergileyip bugün sorumluluktan kaçmak, meydanlarda konuştuğunu unutmak, kim tarafından olursa olsun kabul edilemez. Özellikle bu konuyla ilgili üst perdeden vaatlerde bulunanların bugün sergiledikleri tavır, seçmen ve Türkiye’de yaşayan herkes tarafından gayet dikkatle ele alınacaktır.”
CHP YİNE ŞAŞIRTMADI
Gazeteci Yazar Mehmet Hasip Yokuş ise şunları söyledi: “CHP yine şaşırtmadı ve geleneksel Kürt sorununu üreten rolüne geri döndü. Dersim Katliamı’ndan itibaren Kürt sorununu derinleştiren; dindar kesimleri, İslami çevreleri ve farklı kültürel unsurları yok sayan, onları baskı ve asimilasyon politikalarıyla ötekileştiren uygulamalara dayanır. Ve DEM Parti... Diyarbakır’da doğup büyüyen bir Kürt olarak, faili meçhulleri, yargısız infazları, köy yakmalarını bizzat yaşamış bir tanık olarak, son 20 yılda AK Parti iktidarıyla birlikte görece bir normalleşme oluştuğunu kabul ediyorum. Buna rağmen HDP’nin, AK Parti’yi karşıt bir noktaya koyup CHP ile ittifak yapması tamamen ideolojik bir tercihidir. Bu tercihin ne Kürt sorunu ne özgürlük ne de demokrasi açısından sahici bir temeli yoktur. HDP de CHP ile benzer bir çizgiyi takip etti. Demirtaş’ın ‘Seni başkan yaptırmayacağız’ çıkışından bu yana HDP, 6’lı masanın etrafında konumlanan bir siyaset izledi. İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyükşehirlerde CHP adaylarına açıkça destek verdiler. Eğer bu ittifakın insan hakları, özgürlükler veya Kürt sorunu açısından bir gerekçesi olsaydı bu tutum ortaya çıkmazdı.”