Siyaset
“Cumhurbaşkanı’nı tezgahçılar değil milletimiz seçecek!..”
Genel Yayın Danışmanımız ve Yazarımız Serdar Arseven’e gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ “Paralel Devlet” ile mücadelede emin adımlarla ilerlediklerini ve devletin kurallarından başka bağlılıklar aramayan bir anlayışın tamamen hakim olduğu bir yapıyı oluşturduklarını belirtti.
SERDAR ARSEVEN / ANKARA - Türkiye, bir yandan Marmaray, dünyanın en büyük havalimanı, Atak helikopter hamlesi gibi büyük atılımları diğer yandan da “büyük tezgahları” konuşuyor. Diyarbakır’da “bayrak indirme” kriziyle zirveye taşınan “provokasyon algısı” gözleri, gezi olayları, yolsuzluk kılıflı hükümeti bitirme operasyonları, dinleme skandalları gibi olağanüstü gelişmelerin işaret ettiği “paralel yapı”ya ve diğer “odak”lara çevirdi.
Paralel Yapı ile mücadele ne durumda?..
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından en az yüzde 51’in desteğine sahip bir ismin Köşk’e çıkacak olması ne gibi değişikliklere yol açacak?..
Bu süreçte paralel devlet ve diğer odaklarla mücadele bağlamında ne gibi yeni adımlar atılacak?..
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile bu konuları konuştuk. “Paralel Devlet” denilen yapıyla mücadelede emin adımlarla ilerlediklerini, “sadece milli iradeye yaslanan” ve devletin kurallarından başka bağlılıklar aramayan anlayışın tamamen hakim olduğu bir yapıyı oluşturduklarını belirten Bozdağ “Milli iradeye değil de, başka türlü güç odaklarına bağlı olarak faaliyet gösteren paralel odaklarla mücadelede kararlıyız. Bu mücadele süreci bütün yönleriyle işliyor. Bu mücadele Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından daha da etkin hale gelecek. Çünkü Cumhurbaşkanımız ilk defa milletimiz tarafından seçilecek. Kararı tezgah üstüne tezgah kuranlar değil milletimiz verecek.” dedi.
“ADRESİ ŞAŞIRMAYIN!”
Bekir Bozdağ, “Muhalefet partileri de seçimi türlü provokasyonlarla karıştırmak isteyen güçlerin değil milletimizin yapacağının farkına varmak zorundadır. Milletimiz, bir zamanların ülkeyi krizlerden krizlere sürükleyen zihniyetteki Cumhurbaşkanlarından birini seçmeyecek..” mesajını verdi.
Bozdağ şöyle devam etti: “Muhalefet adayları veya çatı adayı… Milletimizden oy isterken ne diyecek? ‘Ben Bilmem, gelen kanunları 15 gün geçmeden onaylayacağım ya da bir daha görüşülmek üzere geri göndereceğim, yok rektörleri belirlenen isimler arasından atayacağım, ben bu sınırlar içinde kalacağım mı diyecek?’ Bunlarla sınırlı bir çerçeve çizecekse, milletimize ne taahhüt edecek? Bunları aşan taahhütleri olacaksa, şu andaki Cumhurbaşkanı yetkilerinden daha fazlasını işaret edecek demektir. Muhalefetin bu pozisyonda olması bile, tek başına Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası ile birlikte yepyeni bir döneme girdiğimizi göstermektedir. Herkes daha aktif bir Cumhurbaşkanı tablosundan bahsedecek. En az yüzde 51’in desteğini almış bir Cumhurbaşkanı elbette çok farklı bir noktada olacak. O gün sistem de çok farklı bir noktada olacak”
“YOKSA HALK NİYE OY VERSİN Kİ?..”
Bozdağ, “çatı adayı” arayışları hakkında da şunları söyledi: “Muhalefetin çatı adayı nedir? Neyi vaat edecektir? Mevcut sınırlardan öte bir vaadi olmayacaksa halk ona niye oy versin ki? Dolayısıyla cumhurbaşkanımızı milletimizin seçecek olması bile tabloyu değiştirmeye kafidir. Sistem, değişime, yeniliğe icbar etmektedir. Muhalefet partileri de buna uymak mecburiyetinde kalacaklardır. Çünkü millet tarafından seçilecek olma mecburiyetinin tabiatında bu vardır.”
TEZGÂHLAR TUTMAZ
Başta “Bayrak provokasyonu olmak üzere” tezgahları hatırlatmamız üzerine “Bu tür tezgahların tutmayacağını geçtiğimiz bir yılın hadiseleri göstermiştir. 30 Mart‘taki milli irade vurgusu Türkiye’nin geleceğine işaret etmektedir diyen Adalet Bakanı Bozdağ sözlerini,
“Birçok tezgah denendi. Üretim rakamlarını gördünüz. Olan biten, tezgâhlara karşın ortaya konulan milli refleks atılan adımların sağlaması olmuştur. Türkiye eski Türkiye değildir. Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra bu güne kadar bunu hâlâ anlamamış olanlar da gerçeklerin farkına varacaklardır. Kimse başka yerlerde çare aramasın. Öyle bir çare yok! Türkiye eski Türkiye değil hâlâ anlamadınız mı?” diyerek tamamladı.