İSTANBUL - Günde ortalama bin 500 aracın trafiğe katıldığı İstanbul’da, 3. Boğaz Köprüsü Projesi’nin de içinde bulunduğu Kuzey Marmara Otoyolu Projesi ile Odayeri-Paşaköy Kesimi Projesi’nin yapımı devam ediyor. AA, tamamlandığında şehir trafiğini TIR ve kamyon yoğunluğundan kurtarması beklenen Yavuz Sultan Selim Köprüsü’ndeki çalışmaları havadan görüntüledi. Yaklaşık 4 bin 627 kişinin çalıştığı projede, 737 makine ve 51 çeşitli ekipmanın kullanılıyor ve hava şartları uygun olduğu zamanlarda 24 saatlik vardiyaya geçiliyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlü pazarlıkla yüklenici firmadan 29 Mayıs 2015’te bitirilmesi sözünü aldığı projede 8 şeritli karayolu ve 2 hat tren yolu yer alacak. Yeni köprünün maliyeti 4,5 milyar lirayı bulacak. Proje, İstanbullular’a, kamu kesimine ve özel sektöre birçok açıdan katma değer sağlayacak. Köprünün tamamlanmasını sabırsızlıkla bekleyen sektörlerden birisi de lojistik… TIR ve kamyonların Yavuz Sultan Selim Köprüsü’ne yönlendirilmesiyle, hem şehir trafiği rahatlayacak hem de sektörde planlama imkanı artacak, dur-kalk kaynaklı yakıt maliyetleri azalacak.

YILDA 3 MİLYAR DOLAR...

Helikopterde AA muhabirinin sorularını cevaplayan Batu Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Taner Ankara, İstanbul’daki dev yatırımların taşımacılık sektörüne doğrudan ve dolaylı pek çok katkısının olacağını belirterek, tır ve kamyonların şehir trafiğini rahatsız etmeden direkt geçişlerinin mümkün olacağını, bunun tüm paydaşlar için kazançlı bir durumu beraberinde getireceğini kaydetti. Taner Ankara, 3. Köprü, Kuzey Anadolu Otoyolu, İzmit Otobanı, 3. Havalimanı gibi projelerin sonlanmasıyla birlikte lojistik alanında dünyanın en önemli hatlarının oluşabileceğini ve ticaretin yüzde 20 oranında artabileceğini söyledi. Türkiye’deki ticaretin büyük çoğunluğunun Çorlu-İstanbul-Kocaeli hattından geçtiğini belirten Ankara, İstanbul’da gerçek anlamda bir transit geçişin olmamasının ticareti yavaşlattığı görüşünde... Sektörün hali hazırda dur-kalk masraflarının yılda 3 milyar dolara ulaştığını belirten Ankara, şöyle dedi: “Şu anda fazladan bir 3 milyar dolarlık mazot tüketimi var. Planlama noktasında da işlerin tam anlamıyla yürümesinde sıkıntılar yaşıyoruz. Örneğin bir arabamızı yola çıkardığımızda bir yerden bir yere gideceğinde planlama yapamıyoruz. Planlama yapamadığımız zaman müşterinin deposuna veya fabrikasına mal ulaşamıyor. Ulaşamadığı zaman onlar da aynı şekilde planlamalarını düzgün yapamadığı için aksaklıklar oluyor. Gün içerisinde bu karmaşık sorunlarla devamlı olarak baş etmek zorunda kalıyoruz.”