Siyaset
İsrailli’ninki can da Gazzeli’ninki değil mi?
Balıkesir ve İzmir’de halka hitap eden Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İsrail’in Gazze’de yaptığı katliamlara tepki gösterdi. Erdoğan, “Gazze’de bin 500’den fazla insan hayatını kaybetti. Şimdi 1 tane askerleri esir alındı diye İsrail, feryat ediyor. Peki, sen 1 tane askerinin esir alınmasını konuşuyorsun da bu bin 500 tane şehidin, 7 bini aşkın yaralının hesabını kim verecek. Senin ki can da öbürküler patlıcan mı?” dedi.
HABER MERKEZİ - Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçim kampanyası kapsamında, dün Balıkesir Kuvayi Milliye Meydanı’nda düzenlenen mitingde, vatandaşlara hitap etti. Erdoğan daha sonra İzmir’e geçerek buradaki mitingde konuştu.
İsrail, Hitleri aratmıyor
İsrail’in Gazze’ye yönelik gerçekleştirdiği katliamlara değinen Erdoğan; “O masum çocukların ahı, o masum annelerin feryadı er ya da geç İsrail’den sorulur. Uluslararası toplum artık İsrail’in bu şımarıklığının, bu hukuk tanımazlığının, bu soykırım sevdasının mutlaka önüne geçmelidir. İsrail, Hitleri aratmayan bir soykırım yaparken ne Orta Doğu’ya, ne de dünyaya asla barış gelemez. Asla adaletten söz edilemez” dedi.
Şehidlerin hesabını kim verecek?
Dünya kamuoyunun, bin 500 kişi öldükten sonra, yüzlerce çocuk hayatını kaybettikten sonra Gazze ile ancak çok cılız bir şekilde ilgilenmeye başladığını ifade eden Erdoğan, “Zulüm ile abad olunmaz. Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste. Er veya geç çıkacak” diye konuştu. Erdoğan: “Gazze’de bin 500’den fazla insan hayatını kaybetti. Şimdi 1 tane askerleri esir alındı diye İsrail, feryat ediyor. Peki, sen 1 tane askerinin esir alınmasını konuşuyorsun da bu bin 500 tane şehidin, 7 bini aşkın yaralının hesabını kim verecek. Seninki can da, öbürküler patlıcan mı?” diye sordu.
PENSİLVANYA, CHP VE MHP’Yİ PARMAĞINDA OYNATIYOR
“Rahatsız olan sadece İsrail değil, içeride işte o eski Türkiye’nin aktörleri de bizim Gazze mücadelemizden ciddi şekilde rahatsız oluyorlar. CHP, MHP, onların ortak cumhurbaşkanı adayları, elbette bunları parmağında oynatan Pensilvanya bizim İsrail zulmü karşısında dimdik durmamızdan çok rahatsız oluyor. İstiyorlar ki eskisi gibi olsun, istiyorlar ki Türkiye görmesin, duymasın, söz söylemesin” diyen Erdoğan sözlerinin devamında şunları söyledi: “Hayret, hayret birden bire Türkmenleri hatırladılar. İnanın gündemlerinde hiç yoktu, inanın unutmuşlardı. Biz Gazze için sesimizi yükseltince bunlar nasıl olduysa Türkmen kardeşlerimizi hatırladılar ama bilmedikleri bir şey var. Biz ne kadar Gazze için mücadele veriyorsak o kadar da hatta daha fazlasıyla Türkmen kardeşlerimiz için de mücadele veriyoruz. Ey Bahçeli, bizim Türkmen kardeşlerimiz için ne yaptığımızı daha önce senin yanında olan arkadaşlarına sor. Onlar da bilir ama benim Türkmen kardeşlerim de bilir. Acaba Bahçeli senin hayatında Türkmen kardeşlerimle görüşmek diye bir dert var mı ya?”
Akşam başka sabah başka
Konuşmasını sürdüren Erdoğan, Mehmet Akif Ersoy’un, Ekmeleddin İhsanoğlu’nun babasının arkadaşı olduğunu dile getirerek, “Fakat o kitabedeki; Kim cennet vatanın uğruna olmaz ki feda? Şüheda fışkıracak toprağı sıksan, şüheda. Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda, Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda” dizelerini okuyarak, “Bu istiklal Marşı mı, yoksa Çanakkale Şehitleri mi?” dedi.
Erdoğan, “CHP’ye, MHP’ye, Saadet, Büyük Birlik vesaire buralara gönül vermiş kardeşlerime sesleniyorum. Bir olalım, iri olalım, diri olalım, kardeş olalım bu şer ittifakına 10 Ağustos’ta en güzel cevabı verelim... Pensilvanya ihanet şebekesi bizim telefonlarımızı dinlediği kadar bunların da telefonlarını dinledi. Her şeyi kaydettiler. İşte MHP’nin milletvekilleri çıkıyor tek tek kendilerine yapılan alçakça şantajları anlatıyor ama Bahçeli hakaret etmekten bunları duymuyor ya da duymazlıktan geliyor. MHP’nin ipini Pensilvanya’ya teslim ettiler. Sadece AK Partili kardeşlerimden değil, CHP’li, MHP’li diğer tüm partilere gönül vermiş kardeşlerimden destek bekliyoruz.” dedi.
HARAMI HAMUDUYLA GÖTÜRDÜLER
İzmir’de de vatandaşlara hitap eden Erdoğan Paralel Yapı’ya yüklenerek şunları söyledi: “Utanmadan çıkmışlar ‘biz haram yemedik’ diyorlar. Kardeşlerim bunlar haramı hamuduyla götürdüler. Paralel yargıdakiler ‘senin şu işini çözeriz ancak şunu vereceksin, şuraya şunu yapacaksın’. İş adamlarına aynı şekilde ‘senin şu işini görürüz ama şunu şuraya vereceksin’ diyerek iş adamlarının hepsi bir korku kumpası içerisine girdi. Siz daha ne yiyeceksiniz, en büyük haramı yemişsiniz, kul hakkına girmişsiniz, vatanınıza, ülkenize, milletinize ihanet etmişsiniz. İnsanların mahremine, yatak odalarına kadar girmişsiniz, şantaj yapmışsınız.”