AKİT MENÜ

Dünya

Öldürülmen, onların adiliğinin delili

Şehid Esma Biltaci’nin öldürülmesinin üzerinden tam bir yıl geçti. Geçen yıl bugün o, şehadet şerbetini içmişti. Akrep Cezaevi’nde tutuklu bulunan babası Muhammed Biltaci, ona ölüm yıldönümünde bir mektup daha yazdı. Biltaci, kızına duyduğu özlemi kaleme aldığı mektubunda şu ifadelere yer verdi: “Allah’a yemin olsun ki, başımıza gelenden dolayı ne hüzünlendik, ne de rehavete uğradık. Sizlerin yolunda ilerliyoruz. Hiç şüphesiz zafer gelecektir”

Güncelleme Tarihi:

Mısır’da geçen yıl 3 Temmuz’da yaşanan askeri darbenin ardından 14 Ağustos günü Rabia katliamı sırasında öldürülen Esma Biltaci’nin babası Muhammed Biltaci, tutulduğu Akrep Cezaevi’nden şehid kızı Esma’ya ölüm yıldönümü dolayısıyla bir mektup daha yazdı.

Yaşanan darbeden önce Hürriyet ve Adalet Partisi İcra Komitesi Üyesi olarak görev yapan Muhammed Biltaci, “Hocam, örnek insan, gözümün nuru kızım” hitabıyla başladığı mektubunda şunları kaleme aldı:

O GÜNÜN ÜZERİNDEN KOSKOCA 1 YIL GEÇTİ

“Pak ruhunun, tarihte gerçekleşen Büyük Kerbela günü ve Uhdud Ashabı’nın yanına, herkesin gözü önünde yıldızlar gibi şehitlerin arasında yaratıcısına ulaştığı günün üzerinden bir yıl geçti. Temiz ruhlar her türlü kahır, zulüm ve isyana karşı çıkarak imanla ve bağlılıkla sebat içinde hakla göğe yükseldi. Üste çıkma, alçak görme, hakaret, zulüm ve zalimlerin üstüne yükselişle yükseldi. (..)

‘SANA OLAN ÖZLEMİMİ BİR TEK ALLAH BİLİR’

Muhammed Biltaci, mektubunun devamında şehid kızı Esma’ya duyduğu özlemi şu satırlarla dile getiriyor:
“Sevgili kızım, güzel yüzüne, güleç dudaklarına, ince duruşuna ve olgun karakterine iştiyakımın ne kadar olduğunu ancak Allah bilir. Buna karşı sabrı da ancak Allah verir. (..) Sen (..) bizleri hiç terketmedin. Hatta annenin (..) Allah’a yemin ederek “Esma aramızda yaşıyor” sözüne karşılık “doğru söylüyorsun” dedim. Evet onlar Rablerinin katında rızıklanırlar. (..) Arkadaşların rüyalarında seni gördüklerini, onları hayır işleri yapmaları konusunda yönlendirdiğini söylüyor. (..) Ne de güzel yapıyorsun benim güzel kızım, şehadetinden önce de sonra da uğraşların ne de güzeldi.”

‘ASKER, GÜCÜNÜ HALK ÜZERİNDE KULLANDI’

Kızı Esma’nın askeri bir kanas tarafından öldürüldüğünü hatırlatan Biltaci, kızının savunduğu davanın haklı olduğunu ise şu satırlarla anlatıyor:

“(..) senin ne bir silah, ne de bir taş dahi atmaksızın öldürülmen zulme ve karanlıklara karşı, darbeye karşı duranları hedef aldıklarının bir delilidir. Yine senin öldürülmen, başının üzerinde uçan askeri helikopter ve meydanı dolduran askeri kanas, onların ne kadar alçak ve adi olduklarının delilidir. (..) Halk, suçsuz insanları öldürmeleri için değil, siyonistlere karşı kullanmaları için onlara harcamalarda bulunmuştu. Bir de bakıyoruz ki askerin kendisi bu gücü halkı öldürmek, ezmek ve vesayet sistemini güçlendirmek için kullanıyor.”

‘HİÇ ŞÜPHESİZ ZAFER GELECEKTİR’

Biltaci, darbeden sonra başına gelenlere rağmen kendisini unutmadığını, kızı Esma’ya şu sözlerle ifade ediyor:
“Kızım, hocam ve gözümün nuru, ciğer parelerimizin katledilmesi, onlarca davanın sırtımıza yüklenmesi, mallarımıza el konulması, akademik görevlerimizden el çektirilmemiz, doğru olmayan yargı tarafından idam ve müebbet hapis kararlarının çıkması, (..) Allah’a yemin olsun ki ne seni, ne de ak pak şehit kardeşlerini bir an için dahi unutturmaya yetmedi. (..) Allah’a yemin olsun ki, başımıza gelenden dolayı ne hüzünlendik, ne zayıfladık, ne de rehavete uğradık. İşte bizler sizlerin yolunda ilerliyoruz. (..) hiç şüphesiz zafer gelecektir.”

‘NE OLMASI GEREKTİĞİNİSİZLERDEN ÖĞRENDİK’

Biltaci, kızının şehit edilmesinden sonra geçen bir yılda, kendilerini hapis, gardiyan, ölüm ve idam gibi kelimelerin korkutmadığını ifade ederek, mektubuna şu satırlarla son veriyor:

“Bizler hürriyet, adalet ve hakkın değerlerinin gerçekleşmesi için Allah yolunda fedakârlığın nasıl olması gerektiğini sizlerin temiz mü’min, güzel ruhlarınızdan öğrendik.

Son olarak, senin ve şehit kardeşlerin için her namazda derecelerinizi artırması ve sizi kendisine yakın şahitlerden kılması için dua ediyoruz. Allah’a, Muhammed’in (SAV) havz-ı kevserindeki salih kullarına ve sizlere katılana dek bizlere sabır ve sebat vermesi için duacıyız.”

Yorumlara Git

Şüphe içinde şüphe! Sır gibi diplomat ölümleri

Trump’tan Venezuela’ya 'Narko' ablukası: Maduro’nun ailesi yaptırım kıskacında

CHP nereye el atsa rezil oluyor! İşte yaşancı Ali Mahir’in ÖLDÜ dediği fil

Yaşlı adam neye uğradığını şaşırdı! Bu da alkollü kadın terörü

Sakarya ve Kocaeli'nin su kaynağı! Sapanca Gölü'nden üzen haber