EKONOMİ SERVİSİ
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Ankara’da dün düzenlenen İSEDAK İzleme Komitesi 29. Toplantısı öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin IMF’ye borcunun sona ermesiyle ilgili değerlendirmede bulunan Bakan Yılmaz, “Hayırlı olsun. Tarihi bir gün, sembolik anlamı çok yüksek” diye konuştu.
Türkiye’nin yaptığı reformlarla artık IMF’ye muhtaç olmayan bir ülke haline geldiğini anlatan Yılmaz, IMF’den kaynak kullanmanın sadece finansal anlam ifade etmediğini belirtti.
YILMAZ: TÜRKİYE BÜTÜN
DÜNYANIN GÜVENİNİ KAZANDI
Yılmaz, “IMF’den borç alan ülkeler bir anlamda ekonomik vesayet altında oluyorlar. Türkiye, çok şükür 2008 yılında stand-by yapmayarak bu vesayetten kurtulmuştu, küresel krizde kendi politikalarını, kendi kaynakları ve aklıyla yöneterek başarısını bütün dünyaya ispat etti. Türkiye, öz güvenini kazandığı gibi bütün dünyaya güven veren bir ülke oldu. Dolayısıyla artık IMF’ye ihtiyacı olmayan bir ülkeyiz” dedi.
“TÜRKİYE İCRA DİREKTÖRLERİ
KURULUNA GİDİYOR”
Türkiye’nin 2014-2016 döneminde İcra Direktörleri Kurulu’nda yer alacağını bildiren Yılmaz, kontrol edilen değil, başka ülkeleri kontrol eden, dünya ekonomisine yön vermeye çalışan, karar alma süreçlerinde daha etkin konumda bir ülke haline geldiğini kaydetti.
Yılmaz, Türkiye’nin giderek bu konumunu güçlendireceğini dile getirerek, “2023’e giderken büyüyen ekonomisi, demokrasisi ve güçlü kurumsal yapısıyla Türkiye, sadece kendi içinde güven oluşturan bir ülke değil, aynı zamanda G20 üyesi, uluslararası kurumlarda ağırlığını artıran, dünya ekonomisine de yön veren ülkelerden biri olacak” şeklinde konuştu.
İslâm İşbirliği Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesi (İSEDAK) İzleme Komitesi 29. Toplantısı’nın açılışında yaptığı konuşmada da, Türkiye’nin IMF’ye borcunun kalmadığına dikkat çeken Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, etkilerini dünya çapında hissettiren küresel krizin ardından dünya ekonomisinin nispeten bir toparlanma eğilimine girdiğini ifade ederek, “Ancak gelişmiş ülkelerin düşük büyüme performansı, Avrupa bölgesinde sürmekte olan finansal riskler ve dünyanın değişik bölgelerinde cereyan eden afetler küresel belirsizlik ortamının sürmesine sebep olmaktadır” dedi.
Cumhurbaşkanı ve İSEDAK Başkanı Abdullah Gül ise, toplantıya gönderdiği mesajda birlik üyesi ülkeler arasındaki ticaretin hacminin düşük olmasına dikkat çekti. Üye ülkelerin toplam ticaret hacminin 4 trilyon doları aştığını belirten Gül, İslâm İşbirliği Teşkilatı (İİT) içi ticaretin yaklaşık yüzde 18 seviyesine yükseldiğini belirterek, üye ülkelerin toplam gayri safi hasılasının da 2011 yılında 5,73 trilyon dolardan 2012 yılında 6,11 trilyon dolar seviyesine ulaştığının tahmin edildiğini bildirdi. Gül, İSEDAK yeni stratejisiyle küresel güç dengelerinin değiştiği ve gelişmekte olan ülkelerin dünya ekonomisindeki paylarının arttığı yeni ekonomik düzende İslam coğrafyasının etkin bir güç olmasına katkı sağlamaya devam edecektir. Son dönemde hem sıklığı hem de etki süresi artan küresel ekonomik krizlerin ve dalgalanmaların olumsuz tesirlerini azaltabilmek için uluslararası camia olarak, bir yandan krizlere yol açan yapısal problemlere çözüm ararken bir yandan da çok taraflı ekonomik işbirliği ve dayanışmayı daha çok teşvik etmeliyiz.”